bugün

karmaşık bir başlık oldu açayım biraz. bir derste kötü olursunuz o derse takarsınız kötü aldıkça kamçılanırsınız. uğraştıkça bir süre sonra iyi almaya başlarsınız(matematiği böyle sevdim). ancak geçen bu süreçte artık o dersin meftunu olmuş olursunuz. şu meşhur büyük aşklar büyük kavgalarla/nefretle başlar geyiği var ya galiba böylesine bir uzun süreli takıntılı eylem sonucu oluyor. neyse şu sözler meramımı daha iyi açıklar:

"sana bir hikaye anlatayım ister misin ?
15 yaşındayken mahalledeki bir plakçıya giderdim.
orda çalışan biri vardı ve o benim ne sevdiğimi bilirdi.
ve bir gün bana bir albüm vermişti.
eve götürüp pikaba taktım ve anında nefret ettim.
yani gerçekten nefret ettim.
sadece anlayamıyordum.
bu yüzden tekrar çaldım, tekrar çaldım, sonra tekrar çaldım.
sonunda fark ettim ki çalmadan duramaz olmuşum.
o notaları dinleyip duruyordum.
o gün şunu anladım; hayatım boyunca yapmak istediğim şey işte buydu."