bugün

şike yüzünden olmuştur.Zaman gazetesi yazarı sert bir dille eleştirmiştir,cemaat kalemşörü şamil tayyar üstü kapalı tehdit etmiştir.zaten bilinen ancak kamoyuna yansıtılmayan bir rekabet var cemaat ve erdoğan arasında.cemaat daha fazlasını istedikçe bu erdoğan'ı rahatsız ediyor.kimse fetullah gülen'in ağlamaklı sohbetlerine vermedi oyu,bu konuda tayyip erdoğanı haklı buluyorum ve galip gelen tarafın başbakan olmasını umuyorum.aslında hiç sevmem kendilerini,ancak cemaat çok tehlikeli bir rol almaya başladı.
(bkz: go tayyip go)

not:aslında adalete hiç inanmamış olup şike mevzusuna körükörüne inanlar,hala mı ? acıyorum be sırf kıskançlıktan olmaz ki böyle.
siyaset bazen tali meselelerde krizleşir.
akp hareketi elbette mütedeyyin kitlelere dayanmaktadır. unutulmaması gereken husus, üst yapısal değerlerin yığınları eski kalıplarıyla kanalize etmemesidir. bu yaşanan aydınlanmanın sonucudur. toplumları değişmez görmek hem ilmi değil, hemde siyaset dışıdır. türkiyeyi 80-100 yıl öncesinin insan manzaralarıyla izah edebilmek mümkün değildir. temelinde yatan, hadisenin sınıf niteliğinin kavranamamasıdır. 1700-1800 yıllarında ticaret burjuvası, yeni yeni olgunlaşmaya başlayan sanayi burjuvazisi, feodaliteye ve kilise egemenliği savaşında demokratik nitelik kazanması, hedefe demokratik nizamda ulaşılacağı gerçeğinin kavranmasıdır.
uzun yıllar korumacılıkta palazlanan türk burjuvazisinin, üretim sahasında güdükleşmesi, rantiyeleşmesi, onu geleneksel oligarişyle kopmaz bağlarla kenetlemiştir. yeni ekonomik güçlerin yeni bir siyasa ile sahneye çıktığı an karşılaştığı direnç, sadece dini motifler değil, belki hiç değil, sınıfsal çıkarlardır.
bu bağlamda yeni siyasi hareket, kendi içinde taşıdığı koalisyon bağlamı birlikler, zaman zaman kimi konular temelinde karşı karşıya gelmektedir ve gelebilir.
gelecek, yeni siyasi hareketin, yeni sınıfların ihtiyacı olan demokrasi koşullarını, hem gerilemiş, statükoya boğulmuş sermayenin bir kanadına karşı ve hemde varlığını hala koruyan bürokratik vesayete karşı geliştirebilmesinde yatmaktadır. sorun aynı zaman da yeni siyasi hareketin içinde mevzilenmiş sınıf güçlerinin mücadelesidir.
akp'li olmasam da bu konuda başbakanı haklı buluyorum.

akp'nin tabanı ağırlıklı olarak tayyip erdoğan için oy veriyor bu partiye. diyelim ki bizim pensilvanyalı eleman Erdoğan'ı bile alt edip akp'nin başına şakirtlerinden birisini geçirdi, erdoğan da yeni bir parti kurdu. inanın o parti yine seçimi kazanır, sümüklü şakirtler de göt üstü oturur.
artık iyice ayyuka çıkan iddiadır. şike yasası, cumhurbaşkanı ile ilgili spekülasyonlar derken şimdi bir de uludere olayında cemaat başbakana eleştiri dozunu artırmıştır. oda tv'nin iddiasına göre cemaatin yeni hedefi başbakanın gözdesi mit müsteşarı hakan fidan. http://www.odatv.com/n.ph...eniyle-hedefte-0401121200 . taraf yazarlarının kendisine çullanmasından zaten anlaşılmıştı. cemaat başbakanın sistemle yeteri kadar hesaplaşmadığını, iyice devletçi olmaya başladığını, eskisi gibi olmadığını çok değiştiğini, orduya karşı koruyucu olduğunu öne sürüyor ki bunun anlamı cemaatin veya planlarının başbakan tarafından en azından kısmen engellendiğidir. bakalım bu siyasi rekabet nereye varacak. koskoca ülkenin çıkarının bir cemaatin çıkarından üstün olduğu gerçeği ne zaman anlaşılacak.
ortada paylaşılamayan şeylerin olduğunun göstergesidir.