bugün

şükrü erbaş’ın 99 yılında yayınlanan kitabı.
dönüp dolaşıp okutuyor kendisini, her defasında farklı bir tat ve yeni pencereler.

"güzellik insanların gelecek düşlerinden çoktan çıkmıştı. kimsenin ortak türküsü yoktu ve kimse türküsünü bir başına söyleyemiyordu. bir yere gitmeden, gelecek birisini bekliyordu herkes.

koro halinde susuluyordu ve yalnızca yüksek sesle konuşanlara inanır olmuştu insanlar.
incelik yalnızlığa dönüşe dönüşe bitmişti. şiddetin coğrafyasında elbette gökyüzü bir lükstü ve ancak yağmur yağınca anımsanıyordu.
gittiği en büyük uzaklık evinden işi olanlara ne aşk, ne özgürlük ne de barış anlatılabilirdi."