bugün

Adam önüne gelen her şeye bozkurt arması yaptırmış, her şeyin adını bozkurt koymuş. Türklük ateşiyle yanıp tutuşmuş, bu memlekette bir türklük ruhu doğurmuştur.

"Biz ne Bolşevikiz, ne de komünist: Ne biri, ne diğeri olamayız. Türkler milliyetperver ve dinlerine hürmetkâr bir millettir. Bizim hükümet şeklimiz tam bir demokrat hükümetidir." (Mka)

Bu memleket, Dünya'nın beklemediği, asla ümit etmediği bir müstesna mevcudiyetin yüksek tecellisine, yüksek sahne oldu. Bu sahne yedi bin senelik (en aşağı), bir Türk beşiğidir. Beşik tabiatın rüzgârlarıyla sallandı; beşiğin içindeki çocuk tabiatın yağmurlarıyla yıkandı, o çocuk tabiatın şimşeklerinden, yıldırımlarından, kasırgalarından evvelâ korkar gibi oldu; sonra onlara alıştı; onları tabiatın babası tanıdı, onların oğlu oldu. Bir gün o tabiat çocuğu tabiat oldu, şimşek, yıldırım, Güneş oldu. Türk oldu. Türk budur. Yıldırımdır, kasırgadır, Dünya'yı aydınlatan Güneş'tir.