beleş sms olmadan önce çaldırma trendi

gsm operatörlerinin çok sonradan buldukları dalga olan beleş smsten önce biz cep telefon sahipleri, arkadaşımızı, dostumuzu, ahbabımızı, çaldırarak ''bak seni hatırladım'' mesajını onlara ulaştırıyorduk. ne kadar ilginç? gel zaman, git zaman gsm operatörlerinin bu akıl almaz beleş sms olayları herkesin ağzını sulandırdı ve nedense bu eski trend unutuldu gitti. hiç farkettiniz mi? eskiden ilk kez cep telefonunu elimize almışız, uzaktaki bir arkadaşımızı çaldırır, o da bunu ''aaaaa ne güzel beni hatırladı, halimi hatrımı soruyor eski dostum!'' olarak algılıyordu...

enteresan ya...

sms'in 2 kontör ile ücretlendiriği zamanlar, kişinin kendi ekonomisini ayakta tutabilmek için yaptığı tasarrufla oluşan trend.

hatta bunu o kadar abartanlar vardı ki, "çağrı atarak" sohbet edebilen insanlar bile türemişti.

dırıdııırııı dırıdııırııı dırıdııırıırıııııııt (klasik nokia melodisi)
- ay aşkım çağrı atıyo ya, nasılsın iyi misin diyo?
+ nerden anladın olum?
- abi duymadın mı 7 saniye çaldırdı. dur ben de 8 saniye çaldırayım da iyiyim aşkım sağol sen nasılsın deyim.
+ vay anasını.

dırıdııırııı dırıdııırııı dırıdııırıırıııııııt dırıdııırııı dırıdııırııı dırıdııırıırıııııııt

- aşkım ya beni çok özlemiş, bi de eline çay dökmüş çok acıyomuş. canım ya kıyamam. 17.3 saniye.
+ yuh artık, ben ali sami'nin yanına gidiyorum.
- tamam abi selam söyle, o beni 4 saniye çaldırsın onun da selamı olduğunu anlarım ben.

bir de gelen çağrı birazcık uzun olunca açsam mı acaba gerginliği başlardı ki, sorma gitsin. he illa sorucan di mi; bak şöyle.

kalabalık bir ortamda telefon masanın üstünde dururken çalmaya başlar, ilk önce nasılsa çağrıdır diye hareketlenilmez. baktın hala çalıyor, telefonu alıp tam sessiz, misait bi yere gitmek için dışarı çıkmaya yeltenirsin yarı yolda telefon susar. insanı sinir harbine sokardı. iyi niyetle yapardı karşıdaki bu uygulamayı ama küfürü de yerdi.

bir çaldırık* evet
iki çaldırık hayır ya da ;
bir kısa çaldırık evet
bir uzun çaldırık hayır anlamlarına gelen telefonla iletişmeyi dumanlaştırma hadisesi.

birden ortaya çıkıp birden yok olan moda. şimdilerde çağrı atmaya kalksan hemen geri aranıyorsun "hayırdır bir şey mi oldu" gibisinden. oysa üç dört sene önce çağrıya çağrıyla karşılık verilirdi, ancak babalar felan çağrı attığında arardı geri. teknoloji ne garip, değişik açılımlar yaşanıyor sürekli, birde eskiden çoğunluk türksel'di, birden aria'ya sonradan avea'ya felan geçildi, ben türksel'de kaldım. avea'yı arayınca bakıyorum götüme giriyor onbeş yirmi kontür. kafa yeni dank etti ben daha orda kalmışım, çağrı atmada.