akp nin sanata ve sanatçıya uyguladığı sansür

rte kendisine biat etmeyen sanata getirdiği toplu sansürdür. bir göz atacak olursak;

“Saray’ın AKP’si, 2008 yılında onarım amacıyla boşalttığı Atatürk Kültür Merkezi’ni çürümeye terk etti.

51. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde Reyan Tuvi’nin ‘’Yeryüzü Aşkın Yüzü Oluncaya Dek’’ filmine sansür uyguladı. 6 farklı dalda 10 jüri üyesi sansürü protesto etmek için görevlerinden istifa etti. Ulusal Belgesel Film Yarışması kategorisindeki 13 filmin protesto amaçlı yarışmadan çekilmesi üzerine, yarışmayı festival yönetimi iptal etti.

Türkiye Yazarlar Sendikası tarafından 2002 yılında kurulan Edebiyat Müze ve Belgeliği’nin, “depoya ihtiyaç duyulduğu için’’ boşaltılmasını istedi.

Tiyatro oyuncusu Haldun Akçıksözlü’yü, “Laz Marks” adlı oyunda Erdoğan’a hakaret gerekçesiyle Yargıtay tarafından kesinleşen 6 bin TL para cezasını ödemediği için gözaltına aldırdı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan’a hakaret suçlamasıyla yargılanan yazar Emrah Serbes hakkında zorla getirme kararı aldırdı.

“Berkin için 11 Mart’ta hayatı durdur” sloganı ile hazırlanan video klipten dolayı sanatçılar Mustafa Altıoklar, Zuhal Olcay, Cahit Berkay, Levent Üzümcü, Hüseyin Turan, Grup Yorum üyeleri, Sinan Tuzcu, Bülent Emrah Parlak, Efkan Şeşen, Tayfun Talipoğlu, Tarık Akan ve Şevval Sam hakkında “suç işlemeye alenen tahrik” suçundan soruşturma başlattı.

Sahne sanatları eleştirmeni Üstün Akmen’e TÜSAK yasa tasarısı ile ilgili eleştirilerinden dolayı tazminat davaları açtı.

Erdoğan 2011’de Kars’ta düzenlediği mitingde, heykeltraş Mehmet Aksoy tarafından yapılan ‘insanlık Anıtı’na “ucube” diyerek, yıktırdı.

Bir mizah dergisinin kapağında Erdoğan’a hakaret edildiği iddiasıyla karikatüristler Bahadır Baruter ve Özer Aydoğan hakkında hapis istemiyle dava açtı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştirdiği için yazar Murat Menteş’in Üsküdar Belediyesi bünyesindeki etkinliğini iptal ettirdi.

Cumhuriyet gazetesinin Paris’te terörist saldırıya uğrayan Charlie Hebdo ile dayanışma amacıyla seçki yayımlamasının ardından gazete ve yazarları hedef gösterdi. Gazetelerin bulunduğu kamyonlarda yasal dayanak olmaksızın arama yapıldı.

Kimlerden oluştuğu açıklanmayan bir seçici kurulun seçtiği, yine isimleri açıklanmayan 40 yazara teşvik vererek, edebiyatta teşviki siyasileştirdi.

Projesi 1964 yılında düzenlenen ulusal yarışma ile mimar Şandor Hadi ve Hüseyin Başçetinçelik tarafından tasarlanan istanbul Üniversitesi Merkez Kütüphanesi hakkında yıkım kararı çıkardı.

Cumhuriyet tarihinin en eski sinema salonu Emek Sineması’nı yıktı. Grup Yorum’un konserlerini defalarca engellemeye çalıştı.

Fazıl Say’ın ‘Nazım Oratoryosu’nu Antalya Devlet Senfoni Orkestrası’nın programından gerekçe belirtilmeden çıkardı.

“Öyle Bir Geçer Zaman ki” dizisinin yer aldığı kanala iki defa öpüşme sahnesi sebebiyle ceza verdi.

Şair Can Yücel’in şiirlerinden oluşturulan “Can” adlı oyunu Edirne’de yasakladı.

Şeker Portakalı’nı müstehcen, Fareler ve insanlar’ı sakıncalı buldu.

Sel Yayıncılık Yayın Yönetmeni irfan Sancı ve çevirmen ismail Yerguz’u Fransız yazar Guillaume Apollinaire’in “Genç Bir Don Juan’ın Maceraları” kitabından “müstehcenlik” suçlamasıyla yargıladı.

William S. Burroughs’un “Yumuşak Makine”si ile Chuck Palahniuk’un “Ölüm Pornosu”nu mahkemede yargıladı.

34. Uluslararası istanbul Film Festivali’nde “Kuzey / Bakur” belgeselini gösterimden kaldırdı. Bunun üzerine protesto için 22 filmin yönetmen ve yapımcıları festivalden çekildiğini açıkladı. Ardından ulusal ve uluslararası jüriler, Radikal Halk Jürisi festivalden çekildi. Festivalin yarışma bölümleri ve kapanış töreni iptal oldu.

Almula Merter tarafından sahneye konan ‘Vajina Monologları’nı, ahlak kurallarına aykırı olduğu gerekçesiyle yasakladı.

Batman Bahar Kültür Merkezi üyesi 13 kişiye, 5 yıl boyunca “Sanat yapmama” cezası verdi. Ferhat Tunç’u 1 Mayıs’ta, “Hepinizi Deniz Gezmiş’lerin, Mahir Çayan’ların, ibrahim Kaypakkaya’ların devrimci ruhuyla selamlıyorum” dediği için iki yıl hapisle cezalandırdı.

Ünlü yönetmen Lars von Trier’in son filmi “Nymphomaniac”ın Türkiye’de gösterimini yasakladı.

Gezi’nin öne çıkan isimlerinden M. Ali Alabora’yı hedef haline getirdi.

Fazıl Say’ı Twitter’daki bir paylaşımından dolayı 10 ay hapis cezasına çarptırdı.

Levent Üzümcü’yü istanbul Şehir Tiyatroları’ndan ihraç etti.

Tüm bunları ve benzerlerini gördük. Hayatın sureti olan sanata kast edenlerin doğrudan hayatlarımıza da kast ettiğini, barış diyenleri “katlettiğini” gördük.