bugün

Atletico Madrid'in deplasmanda gol atamama fobisini yeneceği karşılaşma.

http://babatorik.com/futb...leticomadrid-6-kasim-2011
arda gol atarsa ve atletico kazanırsa türk medyasına göre maçı atletico kazanmış olmaz. arda tek başına kazanmış olur. 3 gün bayram ilan edilir, arda halk kahramanı yapılır. hatta şampiyonluğu arda getirmiş olur.
arda atarsa madrid kazanır, arda kazanır ve ben kazanırım.

tahminimce 1-2 atl. madrid'in lehine sonuçlanacak maç.
arda'nın artık ilk golünü atmasını beklediğimiz mücadele. getafe 10 kişi ve reyez artisi ilk 18 de yine yok.
10 kişi oynayan getafe 2-1 öndedir.
arda kaleye 25 metre uzaklıkta iken yanındaki adama pas verdi*. adam da allah ne verdiyse vurdu gol oldu. buna da asist demek biraz zorlama oluyor. yine de fena oynamadı aslında arda efendi. kapasitesi yettiğince mücadele etti. fakat son dakikalarda yaptığı saçma sapan bir hareketle takımının mağlup olmasına neden oldu.böylece neredeyse 70 dakika 10 kişi oynayan rakibine mağlup olarak hafiften bir rezil olma durumu oluştu atletico için.
atleticonun rezil olduğu maçtır .
arda' nın yine iyi oynadığı bir maçtır. takımın en fazla mücadele eden oyuncularından biri arda ve bunun sonucunda 75-80 civarı fizik olarak bitti, o topu o yüzden kaybetti ve penaltıyı da o yüzden yaptı zaten.

bu maçta benim dikkatimi çeken çok önemli iki detay var;

türkiye' nin en iyi hakemi cüneyt çakır' dır ama ben beğenmem cüneyt çakır' ı. onu iyi yapan en önemli şey sanırım baskından ve verdiği kararlardan etkilenmemesi. elbette ki bunlar büyük artılardır bir hakem için ama ben cüneyt hocanın oyun yönetme biçimini, tarzını sevmiyorum. oynamak isteyenle, oynatmak istemeyeni ayıramıyor her türk hakemi gibi. ya da ayırıyor da bir yaptırım uygulamıyor buna. sivas maçında fenerbahçe dayak yemesine rağmen kartlarını çok geç kullanmaya başladı cüneyt çakır. galatasaraylıyım, dolayısıyla taraftarlık gğdğsğyle yapmıyorum bu eleştiriyi. mersin de galatasaray' a sert oynadı ama fırat aydınus hemen çıkardı kartları ve izin vermedi bu oyun tarzına, ancak o da başka bir hata yaptı ve yerde gördüğü her mersinli oyuncu için oyunu durdurdu. dahası sedye gelmesine rağmen hala bekledi, çoğu kez oyuncu yürüyerek çıktı sahadan. evet 5 dakika uzattı maçı ama bunun ne faydası var ki? önemli olan sen baskıyı kurmuşken oyunun durmamasıdır sonuçta. işte bu maçta maçı yöneten ispanyol hakem ders niteliğinde bir karara imza attı. getafeli bir oyuncu yerdeydi ama atletico topu taca atmak yerine hücum yapmayı tercih etti, hakem de kesmedi oyunu. sonrasında getafileler topu taca gönderdi. hakem yerde duran getafeli oyuncuya bir baktı sonrasında ise oyunu durdurmadı ve taçın kullanılmasını istedi. getafeli oyuncu da paşa paşa kalktı yerden. bu pozisyonu süzebilmesi, oyunu durdurmaması takdire şayandır.

ikinci önemli nokta ise getafe kalecisi. ülkemizde her çizgi kalecisi bir anda dünya çapında kaleci ilan edilir. bakın mesela tolga, cenk gibi kaleciler bir anda avrupa' nın en iyi kalecileri ilan edildi. özellikle tolga fazlasıyla abartılmakta bence. tolga müthişş oynuyor, müthiş toplar çıkartıyor ama yan toplarda çok zayıf tolga. en basitti cska deplesmanında doumbi'anın ikinci golünde o ortaya çıkıp almalıydı ama o terk edemedi kalesini. getafe kalecisine bağlarsak olayı; atletico' nun son dakikalarda ceza sahasına şişirdiği her topa çıktı getafe kalecisi. türkiye' de bir yan topa böyle çıkabilen kaleciler göremiyoruz ne yazık ki. bizim kaleciler genelde topla beraber kavis çiziyorlar * getafe kalecisi ise hep söylediğim gibi olması gerekeni yaptı: ''topu izleyip hangi mesafede kafa vuruşu seviyesine ineceğini sezip o seviyenin bir iki karış üzerindeyken topa müdahale etti. direkt o noktaya yöneldi, topla birlikte seyahat etmedi.