bugün

tarihin tekrardan ibaret olduğunu bir kere daha gösteren hadisedir.

bugün, "ergenekon" adı altında yürütülen ve gizli-kapaklı sonuca bağlanan dava günümüzün vaka ı hayriye'si olarak tarihteki yerini almıştır.

askeri bir oluşumu yok etmenin en basit yolu, onu itibarsızlaştırarak milleti için küçük düşürmektir. vakti ile kâbeyi bekleyen askerlerin kıyafetleri üzerinden yapıldığı gibi tıpkı.

bugün, olayların "üstü kapalı" gelişimi sayesinde pek çok vatandaşın orduya bakış açısı değiştirilmiş, koskoca teşkilatta "iş yapar" nitelikte ne kadar adam varsa(o piçi kenya'dan alıp gelenler başta olmak üzere) hepsi de bir şekilde bu hadise ile ilişkilendirilerek bir nevi "idam fermanları" imzalanmıştır.
tarihte yeniçeri ocağının osmanlıya verdiği zararları göz önüne getirirsek gerçekten vakai hayriye diyebileceğimiz başlık. o dönem de ordu yönetime karışıp devleti yönetilemez hale getirmişti ve tasfiyesi gerekiyordu. şimdiki ise bir ordu tasfiyesi değil sadece ordu içindeki bir grup kişinin yargılanıp cezalandırılması olayıdır. bu bakımdan vakai hayriye pek kıyaslanamaz.
uçkurunun derdine koca devleti "lale imparatorluğu" haline getiren padişahların, "işime karışıyorlar" diyerek orduyu bertaraf ettiği hadisenin ikinci versiyonu imiş, onu da öğrenmiş olduk.

harem dediğimiz de zaten asker yatakhanesiydi o dönemler hani...

hep yanlış biliyoruz lan biz bu tarihi.