bugün

29 ekim cumhuriyet bayramı kutlamaları sırasında yapılan danslarda ya da herhangi bir aktivitede, yabancı dilde müzik çalınmasıdır.

ironinin en güzel örneğidir. bu sabah kahvaltıda gördüm. annemle tartıştığım için pek keyifli değildim, önüme gelen besin maddesine çatal sapladığım sırada babam bir kanalı açtı, sanırım seda sayan programıydı. kızlar harlem yöresinden şahane bir hiphop türküsüyle raks eyliyorlardı. tabi biz de bu manzara karşısında gözyaşlarımıza hakim olamadık, "işte türk gençliği, işte türkiye'nin geleceği!" diyerek mutlu bir kahvaltı yaptık.

***

şaka bir yana, bu nasıl bir komedidir, biri bana açıklayabilir mi? yabancı müzik karşıtı ya da "türkçü" falan değilim. metal müzik dinleyen, dolayısıyla türkçe müziği neredeyse hiç dinlemeyen bir insanım ben. ama bir 29 ekim gösterisi tertiplemem gerekseydi, şarkı olarak mein herz brennt seçmezdim değil mi?

türk genci hip hop da dinleyebilir, metal de dinleyebilir. 2010 yılında "yabancı müzik dinlemeyin, kendi dilinize sahip çıkın!" gibi fantastik bir laf söylenemez. en çok yabancı müzik dinleyen benim anasını satayım. ama türkçe'ye de sahip çıkarım, adam gibi yazarım. her neyse ya aman. hehe.

çok garip değil mi güntekin?