bugün

belki de bedeninde eskilerde yaşamışların parçaları vardır kim bilir.
kadın veya erkek cinsiyet fark etmez dünyada süslenip püslenip gezen, ter kokmayayım diye en değerli parfümleri sıkan, para, mal, mülk kavgasına tutuşan, kariyerim her şeyin başında gelir diyen ve hiç ölmeyecekmiş gibi kibirli kibirli yürüyen insanlarda bir gün toprak olacak ve çürüyüp kemikleri kalacaktır. muhafazakar biri değilim ama dünyada mini eteği giyip bacak bacak üstüne atan erkekleri kendine hayran bırakan güzel bir kızın ölünce çürüyüp kokacağı aklına gelince insan bir tuhaf oluyor. düşününce insanı bir tuhaf etse de kural bu yapacak bir şey yok. canlılar doğar, yaşar ve ölür. hayvanda insanda ölüyor ama hayvan leş oluyor insan ceset.
zaten bir şey hissetmiyoruz ne olacaksa olsun.
çürümeyi kendilerine yediremeyenler, cesetlerini anatomi derslerinde kullanılmak üzere tıp fakültelerine bağışlasınlar.
Bazı durumlarda gerçekleşmeyen.
Mesela bir olayda bir geminin kazan dairesinde erkek cesedi bulunuyor, kazanın arkasında kalan cesetteki vücut yağları sıcaklığın etkisiyle eriyip dokuların hava ile temasını kesiyor, çürümeyi engelliyor, buna salamurlaşma deniyormuş galiba, yanlış hatırlıyor da olabilirim.
Avukatlar için adli tıp adında bir kitapta okumuştum, muhtemelen 20 yıl kadar önce.