bugün

17 aralık 2009 tekel işçilerine polis saldırısı

faşizmin ne olduğunu , neler yapabileceğini bir kez daha gözler önüne seren olay.

işçilerde büyük bir bilinç patlaması yaşatan olay.

olaylar olurken işçilerin yanında olmayan , her yer sakinleştikten sonra türk-iş binasının önündeki işçilerin yanına flamalarla gelip saatlerce slogan atan tatlı su devrimcilerini bir kez daha ortaya çıkaran olay. tabi ki aksam saatinde orada olanların hiçbiri sabah yoktu demiyorum ; tatlı su devrimcileri işçilere polis saldırırken neredeydiniz diyorum.

ve bugün asla unutamayacağım bir olay daha yaşadım. polis işçilere saldırdıktan sonra fena halde biber gazı yemiş sırılsıklam bir grup işçi , ankarayı bilenler bilir ,kolejdeki çok katlı otoparkın önünde korkulu gözlerle , ne yapacaklarını bilmeyerek polislerin saldırısını izliyordu. üniversite öğrencisi oldukları belli olan 2 öğrenci yanlarına geldi ve dedi ki ;
işçi arkadaşlar bizim burada nazım hikmet kültür evimiz var , gelin orada birer çay içip konuşalım.

ülkemin komünistinin düştüğü hale bak. iş konuşmaya geldiğinde mangalda kül bırakmayanlar işçilere saldırılırken onları çay içmeye çağırıyorlar. bunu devrimde öncülük iddiası olan bir komünist partinin üyeleri yapıyor. devrimde öncülük iddiası tarihin hiç bir döneminde bu kadar ayağa düşmemişti.

bir düşünün , polis saldırısı sürüyor ve türkiyenin fason , üstüne basa basa söylüyorum fason, komünist partisi üyeleri gelip bunları söyleyebiliyor.