bugün

iktidarsiz jigolo

yaşının gerektirdiğinden daha olgun davranabildiğine şahit olduğum, bu tutumuna kefil olduğum bir ademoğlu. saygıyı, yaşamsal bir etken, olgu olarak gören şahsımı, saygısı ile büyülemiştir deyim yerindeyse... ancak; her daim tekrarladığım gibi saygı karşılık bulamaz ise bir anlam ifade etmeyecektir. sen önce bu adamın çabasına, yaptığı işe saygı duyacaksın ki bu adam da sana saygı duyacak ya yoksa da seyretmeyeceksin arkadaş bu yönetmenin filmlerini. ne uzaktan, ne yakından...

hayır allah'tan fiili olarak mekanda bulunuyordum, kendi gözlerimle bu adamın tavrını gördüm de kulaktan dolma, zirve başlığından okuma öğrendiklerimle "çok ayıp etmiş" gibi duyulan geçmiş zaman ekleri kullanma gereği duymuyorum.

hayır adamın zirveden hatun kaldırması yönünde hikayeler tutmayınca şimdi de "zirvesine gidelim, göbek atıp eğlenelim, sonra da eleştiri adı altında karalama kampanyası başlatalım." falan mı dedi hazım sorunu çekenler? zira zirvede kalkıp da göbek atıp, gerdan kırmaktan geri kalmayanlar zirve başlığına zırvalamak için hiç ama hiç vakit kaybetmemişler...

burada eleştiri metninin nasıl olacağını baştan tanımlamak niyetim yok! ama eleştiri diye başlayıp da konuyu adamın yaşına bağlamak da garip hani...

hayır "tuvalet neden alt kattaydı" diyerek eleştirseniz daha mantıklı yeminle...

uzun lafın kısası ankara'yı terketmeden hemen önce görmek istediğim insanlardandı ve evinin yakınlarında olmam vesilesi ile "kardeşim" dedim "abi" dedi. aradan iki dakika geçmedi ki yanımdaydı. oturup iki kelam ettik, mutlu olduk ziyadesi ile sağolsun.

lafa gelince destanlar yazabilen ama iş söylediklerini yapmaya gelince vitrin biblosu oluverenleri umursamamasını tavsiye edecekken bunu yapmanın gereksizliğini gördüm ve susuyorum. zira dert etmediği, umursamadığı aşikar...