bugün

evlenilecek erkekte aranan özellikler

birçoğu sanki sizin özel siparişiniz üzerine hazırlanan bir robot hayal ediyor. kadın içinde, erkek içinde değişmeyen ortak değerler var.
sanırım en önemlisi;
"iyi günde ve kötü günde, hastalıkta ve sağlıkta" ibaresi. her gün evlenen binlerce insan bunun sözünü veriyor. kaç insan, kadın-erkek farketmeksizin bunun idrakinde, oturup bir düşünmek lazım. hayatın bize verdikleri gibi, bizden aldıkları ve götürdükleri onca şeyin farkına varıyoruz gün geçtikçe. bu hayatını birleştireceğin, dost, sırdaş, yoldaş, arkadaş yeri geldiğinde anne-baba olacağın kimse için de geçerli. bu kavramların hepsini bir kişiye yüklemek haksızlık değil evet. evlilik insanın ikinci doğumu gibi ama bu defa yalnız değil. doğduğumuz zamandan itibaren bugüne kadar ve bundan sonra nasıl öğrenmeye devam edeceksek bu evlendikten sonra da geçerli olacak bir durum. öğrenmek, gayret etmek, benimsemek ve sahip çıkmak.
Her gün öğrenmeye, gayret etmeye mecburuz. eksik olan ne varsa beraber tamamlamaya çalışmanın sözünü vermek değil mi zaten?
yemek yapmayı, sabretmeyi, çocuğun altını değiştirmeyi, pilavın altını beş kere tutturup altıncı da tane tane dökmeyi, merhamet etmeyi, annesini annen kabul etmeyi, sadakati, pantolon ütüsünü dört şeritten tek Şerite indirmeyi, tartışma esnasında bağıra çağıra konuşurken kafasının uzay boşluğunda dans ettiğinde hayal etmeyi, saçları döküldüğünde bile dünyadaki en güzel saçların kendisinde olduğunu, işten keyifsiz geldiğinde Nemrut patronunun arkasından beraber küfretmeyi, kanseri yenmeyi, çokça nefessiz kaldığın zamanları, yalnızlığı ve daha nicesini beraber paylaşmayı öğrenmek.
kim ne derse desin insan önce kocaman bir gönle sahip olmayı öğrenmeli. ama ille öğrenmeli.
mal da yalan, mülkte. huzur bulmadıktan sonra ha mezar, ha saray ne fark eder ki?