bugün

yeraltından notlar

dostoyevski'nin hepimizin içten içe sezdiği ama tanımlayamadığı ya da bastırdığı gizli düşüncelerimizi ve kişinin kendi kendini nasıl kandırdığını, saçma sapan acıları nasıl yücelttiğini, nankörlüğünü, kibrini, sinsiliğini ifşa eden bir kitap. kitabın en önemli iddiası, insanın aslında acı çekmekten haz duyuyor oluşudur. dostoyevski kitap boyunca bu iddiasını ispatlamaya çalışır. kitabın ilk bölümünde deneme şeklinde, ikinci bölümünde bir hikaye üzerinden yapar bunu...
ergenlik yıllarımın ortalarında tanıştığım bu kitap, realist akıma yakın olmamın da etkisiyle edebiyata bakış açımı kökten değiştirmiş; ağlak edebiyatını ve şiirin neredeyse tümünü samimiyetsiz bulmama bir temel sağlamıştır.