bugün

otobüste yer vermek

toplu taşıma araçları bu ülkede görünmeye başladığından bu yana, adet haline gelmiş eylemdir.
yaşlısı genci, teyzesi ablası birşey farketmemeli, bu ve benzeri güruha mensup bireylere yer vermekten kaçınılmalıdır.
sırf şans eseri birkaç yıl önce doğdu diye o kişiye hürmet etmeniz gerekmez.
eğer "yaşlı" diye tabir edilen bu kişiye "saygı" gösterip yer verirseniz, siz o yaşlı kişinin şansına saygı gösteriyorsunuz demektir.
oysa saygı, o kadar basit bir kavram değildir.
saygıyı haketmek gerekir.
bizden önce doğup, ülkenin içine eden ya da ülkenin içine edilmesine göz yuman bireylerin ne toplu taşıma araçlarında oturmaya hakkı vardır, ne de o boklu ellerini öptürmeye...
kafanızı cam tarafına çevirip gönül rahatlığıyla dışarıyı izleyebilirsiniz.
çünkü, bir zamanlar o da kendilerinden sonraki nesilleri düşünmüyordu.
hem, size mi güvenip de bindi o dolmuşa?
bir kere, o dolmuşa bindiyse bu "saygıyı hak eden" yaşlı kişi, baştan kabullenmiş demektir her koşulda yolculuk yapmayı.
saygı, sevgi gibi kavramlar karşılıklıdır.
saygı göstermeyen, saygı görmez.