bugün

küçükken bisikleti olmamak

çocuk rüyalarının vazgeçilmez kahramanıdır bisiklet... bisikleti olan komşu çocuklarının insafına bağlıdır gerçek hayatta dokunmak..."ahh bu benim olacaktı ki!.." diye içten geçirile geçirile binilir hayattaki ilk yoksunluğa...ama çocuk lütfu da kısa sürer..daha acımasızdır zira çocuk yoksunluklara, sahip olduklarına daha bağımlıdır bir o kadar...

tüm mutlulukların, o iki tekerleğin çemberinde döndüğüne inanır bisikleti olmayan çocuk...mütevazi maaşıyla ay sonunu nasıl getireceğini bilemeyen baba, bir sürpriz yaparak, bisiklet getirir belki diye beklenir her akşam... elinde günlük nevaleyi taşıdığı küçük poşetiyle köşebaşında göründüğünde, yine de sevgiyle koşulur önüne...yarın vardır, öbür gün vardır, daha yaşanacak çok gün vardır çocuk için nasılsa...hiçbir gün yapmaz baba bu sürprizi..yapamaz...büyündüğünde daha ciddi yoksunluklar gelir, bulur insanı...ama hiçbir yoksunluk, çocukken sahip olunamayan bir bisiklet kadar boşluk yaratamaz...en güzel bisikleti alıp, koysanız da bir köşeye, dolmaz o boşluk hiçbir zaman....