bugün

rızık

rızık, faydalanılan nimetler demektir. Bunun içine gıda maddeleri, hava, madenler gibi her şey girer.
Zamanla rızık kelimesi, yiyecek ve içecekler olarak anlam daralmasına uğramıştır.

rızık ve kuvvet arasında ters orantı vardır.
kuvvet arttıkça, rızkı bulmak zorlaşır; kuvvet azaldıkça, rızka ulaşmak kolaylaşır.
kuvvetli olmak rızka ulaşma kolaylığı sağlasaydı dünyadaki zayıf ve güçsüz canlıların yaşamaması gerekirdi.
bitkiler, hareket etmedikleri halde kökleriyle oldukları yerde beslenir.
aslan, kaplan gibi Kuvvetli hayvanlar, rızkını bulmak için koşmakta, zahmet çekmekte ve zaman zaman aç gezmektedir.
insanın en aciz zamanı bebekliğidir. Rızık diyemediği zamanlarda bile, rızkı ağzına verilir.
karıncalar, doymak için kaplan gibi günlerce gezinmez.
sadi şirazi rızık kuvvet ilişkisini şöyle açıklar:
"Ne karınca zayıf olmakla aç kalır, ne de arslan pençesinin ve kuvvetinin zoruyla karın doyurur. "