bugün

entry'ler (17)

kedileri sevmem nankör hayvanlar diyen insan

kısmen benim ama sorun bir neden? şöyle ben kedi sevmem ama nankör mü bilmem zira hayvancağızlara çocukken (temyiz kudretim yokken) kuyruklarından tutmak ve sallamak suretiyle işkence etmiş olduğumdan mütevellit hiç bir sağlıklı ilişki kuramadım. o yaşımdan beri kedi görsem yolumu değiştiririm öyle de tırsmışım.

gecenin şarkısı

ilkay akkaya- kime kin ettin.

arabayı göl kenarına çekip bira içen adam

yalnızlığın nimet olduğu vakitlerindedir. geçer.

can alıcı dizeler

'' yok başka bir cehennem yaşıyorsunuz işte. ''

behçet aysan- sesler ve küller.

yazarların şu an dinlediği şarkılar

incesaz- sesimi duy isterdim.

büyümek

belli bir yaşa mı veya yaşanmışlığa mı tekabül eder ona çok değinmeyeceğim zira bence değişir, bilinmez ama şunu bilirim ki büyümek zorunda bırakılmaktır asıl insanın canını acıtan ve dönüşü de yoktur. yaşın da önemsizdir artık yaşatılanlar da sen sade büyümüşsündür. istemeyerek.

sözlük kızlarının kurduğu gizli örgüt

titrek hamsi örgütü.

unutulmaz film replikleri

mahsun'un arabada tavus kuşuna dönüp,

"seni diğerlerinden ayırdığım için özür dilerim ama izin vermiyorlar. zaten hiçbir şeye izin vermiyorlar.'' cümlesi iç acıtır.

(bkz: tabutta rövaşata)

gecenin şarkısı

''Seni yerlerde göklerde bulamazlarken,
bende gizli olduğunu sezenler olmuş.
Dumlu dumluymuşsun yüreğimde,
kımıl kımılmışsın bileklerimde

Domur domur ter ışıl ışıl fer
Ellerimde gözbebeğimde..

Aramızda dağlar yollar yıllar var iken,
Beni sana sımsıkı sarılı görenler olmuş
Sargın yaprakmışım dallarına,
yangın toprakmışım yağmurlarına.

Türkü olmuşsun,
umudummuşsun..
sevdama yarınlarıma..''

ümmüşen- sezenler olmuş.

şekersiz çay içen kişilerdeki artistlikler

arkadaşlar şimdi bunu sizin anlayamamanız normal neden çünkü siz çayın hakiki tadını bilmeden içenlerdensiniz.
siz de hani bir gün olur da şekeri bırakırsanız o tadı kavramanıza müteakip o havayı tüm benliğinizde hissedeceksiniz.

kafanın içinde durmadan dönen cümleler

lan niye hep böyle oluyor? niye değer görmek isterken ve görmeyi hak ederken görmüyorum da resti çekince hakaret edince kıymetleniyorum? hayır ikilemde kalıyorum ne gerek var şu dengesizliği bana yaşatmanıza? vay sonra niye böyle kabalaşıyorum, pervasızlaşıyorum bilmem ne ulan sizin yüzünüzden değil mi?

diye uzar gider döner durur bana da mütemadiyen dert olur.

kadıköy kartal metrosunun koltukları

kaydırır. kılıfsız olduğu için kendinizi salmak suretiyle oturmayınız zira asıl cümbüşü o zaman görürsünüz.

hukuk sözlüğü

Selahattin
Bağdatlı'nın yazdığı sözlüktür. Lakin devletler genel dersi alırken
bulduğum hatayı burada ifşa etmek isterim ki yazar deniz haydutluğu ile
korsanlığı yanlış tanımlamıştır. Deniz haydutluğu için gemi adamları
tarafından açık denizde yapılan yağma ve şiddet hareketleri bk.
Korsanlık. demiş, korsanlık için ise yağma yapmak için denizlerde
ticaret gemilerine saldıran haydut. Başkalarının hakkını zorla alan
kimse. Uluslararası hukukta, korsanlık suçu işlemiş olan kimse demiştir.
Oysa korsanlık derste Hasan Köni'nin dediği gibi belli bir devlet adına
sertifikayla yapılır yani Barbaros Hayrettin paşa korsandır, deniz
haydutluğu ise tamamen kişinin kendi menfaati için yapılan eylemdir.

tacizci bir hayvana yapılabilecekler

rezil
olacağımla kalırım zihniyetini aşan kadının yapacağı ve mümkün mertebe
önceden kestirilemeyecek harekettir. yeterki susmayın kadınlar, asıl
reziller onlar.

sözlük yazarının sayfasında yaş bilgisinin yazması

yaş
sadece armutları olgunlaştırır demiş peyami safa lakin bunu hakir gören
sevgili toplumumuzun yazarları da söylediklerinin ciddiyetine halel
getirmemesi saikiyle belirtmek istemeyecekleri ve bence de bize ne olan
uygulama olacaktır. gereksizdir.

yazarların mezar taşlarında yazacaklar

tarih bizi unutmayacak a dostlar siz daha konuşun.

ilişkinin başında evlilik planları yapan sevgili

astral seyahattedir birnevi kendisi. bir dur arkadaşım teze bismillah yahu.