istanbul büyükşehir belediye başkanı oldu.seçim sonuçları açıklanırken gösterdiği duruş çok iyiydi.umarım bu duruşunu başkanlık yaptığı dönemde gösterir ve istanbul'a büyük katkılar sağlar.

dexter,
breaking bad,
sherlock,
bates motel,
the mentalist,
doctor who,
mr robot,
true dedective,
hannibal,
monk,
merlin,
luther,
broadchurch.

http://www.youtube.com/watch?v=PYF8Y47qZQY

james stewart ve doris day'in başrollerinde oynadığı alfred hitchcock filmi. doris day söylediği que sera sera şarkısı ile büyük ses getirmiştir.
afrikaya tatile giden bir çift tanıştıkları bir adamdan sonra hayatları tamamen değişecektir adam ölmeden önce james'e meydana gelecek olan bir suikasti söylemiştir.bu bilgiyi paylaşmaması için james'i tehdit edecekler ve kızını kaçıracaklardır james öğrendiği bu sır ile baş başa kalıp kızını kurtarmanın yolunu arayacaktır.

alfred hitchcock'un sürükleyici filmlerinden birisi, film başından sonuna kadar çok akıcı oyuncu performansları gayet iyi.başrolde cary grant ve eva marie saint oynuyor.reklam işi ile uğraşan Roger Tornhill bir yanlış anlaşılma sonucu casus George Kaplan sanılır ama onu kaçıranlara bunu inandıramaz sonra olaylar bunun üzerine gelişir ve kendisini temize çıkarmak için george kaplan'ın peşine düşecektir.

1951 yılında vizyona giren alfred hitchcock filmi.başrollerinde hitchcock'un rope filminden hatırlayacağımız farley granger oynuyor ona eşlik eden diğer isim ise robert walker.
ayrıca robert walker film vizyona girdiği yıl hayatını kaybetmiştir.
hitchcock'un kızı patricia'yı da barbara rolünde izliyoruz.
trende yolculuk esnasında karşılasan iki yabancının hikayesini görüyoruz babası ile sorunları olan ve ruh sağlığı bozuk olan bruno ünlü tenis oyuncusu guy ile karşılaşır. guy ise aşık olduğu kadın ile beraber olmak için karısından boşanmak istemektedir, ama karısı boşanmak istemiyor.bunları bilen bruno bir teklif sunar kendisi guy'ın karısını guy ise bruno'nun babasını öldürecektir.guy bunu ciddiye almaz ama sonra beklenmedik olaylar gelişecektir.
özellikle bruno karakteri ile robert walker çok iyi performans sergiliyor.sıkılmadan izleyeceğiniz çok güzel bir noir film.

1972 yapımı ingiltere'de çekilen alfred hitchcock filmi. usta yönetmenin son başyapıtı.filmin başında kendisini kalabalığın içerisinde görüyoruz.daha önce izlediğim hitchcock filmlere nazaran daha çok çıplaklık var.konusu masumluğunu ispatlamaya çalışan katil zanlısı ve kurbanlarına tecavüz ettikten sonra öldüren katil etrafında dönüyor.sürükleyicilik ve oyuncu performansları çok iyi sıkılmadan izleyebilirsiniz.

1948 yılında patrick hamilton'ın tiyatro eserinden uyarlanarak yapılmış Hitchcock filmi. james stewart'ın hitchcock ile çalıştığı ilk filmdir.türkçe olarak ölüm kararı olarak çevrilmiştir.hitchcock filmlerinden alıştığımız gibi film tek bir mekanda geçmiştir.iki tane öğrencinin nietzche'den etkilenerek işlediği bir cinayeti anlatır.öğrencilerden biri çok soğukkanlı diğeri çok tedirgindir.arkadaşlarını öldürdükten sonra evlerinin içindeki sandığa koyup burada parti verirler partiye katılanlar arasında öldürdükleri arkadaşlarının babasıda yer almaktadır.son derece sürükleyici olan film izlemeye değer.

filmin ilk başları durağan geçsede sonradan gizem ve sürükleyicilik ön planda oluyor.james stewart ve grace kelly bir çok filmde olduğu gibi yine kusursuz bir performans sergiliyor.tek bir mekanda geçmesine rağmen sürükleyicilik seviyesinin üst seviyede olması hitchcook abimizin başarısı.ayrıca röntgencilik nasıl yapılır ve bu işten nasıl zevk alınır buna da şahit oluyoruz.

1889 yılında ingiltere'de doğan yönetmen..mühendislik eğitimi alan hitchcock film kariyerine setlerde teknik ressam olarak başladı.boyu ve kilosu sebebi ile askerlikten muaf tutuldu.bir röportajında kendi filmlerinden korktuğunu belirtmiş;insanlar benim filmlerimi nasıl izleme cesareti buluyor demiştir...
bir çok filmi ile sinema tarihinde önemli rol oynayan hitchcok hiç oscar kazanamamıştır.başlıca önemli filmlerinin bazıları şunlardır;
Psycho , dial m for murder, vertigo, the birds , rear window, frenzy.

1963 yapımı alfred hitchcock filmi.sadece martı ve kargalardan gerilim filmimi olur demeyin çünkü hitchcock filmi ise olur.kuzey kaliforniya da tatil yapan hitchcock gazete okurken kuşların insanlara saldırdğına dair bir haber okur ve the birds filmini yapmaya karar verir.oyuncu performansı gayet iyi özellikle yaşadıkları korkuyu çok iyi yansıtıyorlar.başrollerinde Tippi Hedren ve Rod Taylor oynuyor. dönemin en iyi filmleri arasında gösterilen film izlemeye değer.

japonya'nın en eski gazete kuruluşu günde 10 milyon adet gazete basıyorlar.dünya genelinde 250 den fazla ofisleri var.come to beşiktaş sloganı mainichi grubun ilgisini çekmiş ve bu sayede beşiktaş ile beraber bir anlaşma yaptılar.öncelikli amaçları beşiktaş'ı japonya'da tanıtmak hatta beşiktaş ile ilgili anime girişimleri olacağına dair açıklama yaptılar.sadece futbol değil basketbol ve voleybolda da beşiktaş ile beraber ortak girişimlerde bulunacaklar.

Geleceğe Dönüş filminde Marty McFly'in okulda ki grup seçmelerinde çaldığı şarkı Huey Lewis şarkısıdır. Şarkıyı fazla gürültülü bulup Marty'i eleyen jüri başkanı ise şarkının sahibi Huey Lewis'tir.

sıcak içeceklerin daha çok tüketilmesi. soğuk olması ,kalın kıyafetler giyinilmesi,yağış olması(yağmur,kar).

https://www.youtube.com/watch?v=tCXeYq6KYZc

Shivaree - Goodnight Moon

kesinlikle bukowski.yitik insanların loser'ların kralıdır bukowski gerçek bir şairdir olduğu gibidir kimsenin adamı değildir.

yabancı,veba,düşüş,sisifos söyleni - albert camus
bulantı,özgürlüğün yolları,duvar- j.p.sartre
dava,amerika,dönüşüm,şato - franz kafka
factotum,postane- charles bukowski
toza sor- john fante
beyaz geceler,suç ve ceza -dostoyevski.

her insanın bir başkasına ihtiyacı vardır,ve ayrıca dış dünyada hiçbir birey özgür değildir.

https://www.youtube.com/watch?v=BQeMxWjpr-Y

coldplay-midnight

https://www.youtube.com/watch?v=jFzTOPTP7gU

jean paul sartre'a göre aşk tehlikelidir ve büyük bir sorundur.