bugün

dünyadan ebediyete sürülmesi gereken komşulardır. siz apartmandan çıkın diye size her türlü komployu kurabilir üstünüze oynayabiliriler çok tehlikeli bir türdür. yüzünüze gülüp arkanızdan nanik yapar bu komşular. öğrenci milletinin en nefret ettiği insanlar sıralamasında ilk beş içerisindedirler.
öğrenci istemeyen apartman yöneticisinin de içinde bulunduğu komşulardır.
öğrenci olmasam içlerinde bulunacağım grup, hede, hödö...

müzik sesi, gelen giden, hep bir curcuna hep bir telaş.

hele ev sahibi olsam hiç istemem. sebebine gelince;

kapının kenarında soda açan tiki arkadaşım var. allah'ın çıtkırıldım tikisi böyle yaparsa normal öğrencilerin yaşadığı öğrenci evleri ne olur siz hesap edin.
her apartmanda bunlardan mevcuttur. hayır, bu adamların kafasındaki öğrenci imajı nedir, anlamış değilim, kendi oğlu şehir dışındadır ve kesinlikle adabıyla okuyordur.
kendi sınırlarını aşıp: -dışardaki araba benim dikkat edin. diyebilme yetisini hisseden tiplerdir. banane lan? çalcakmıyım arabanı.

bir de imza toplama muhabbeti vardır ki: toplarsan ekime toplamazsan s.kime kadar durumudur.
apartmanınız üniversitenin tam karşısıysa amaçlarına asla ulaşamayacak komşulardır. yoksa -1.*kata kim 400 lira verir? hem de 2+1. işte o yüzden ev sahibi istemedikçe onlar hiçbir şey yapamaz.
senin de oğlunun/kızının karşısına böyle komşular çıksın inşallah denilesi komşulardır.
(bkz: emekli albay) *
bu tip komşular eskişehir gibi bir şehirde pek görülmeyen komşulardır. zira apartmanların bazılarında (özellikle okula yakın olanları) sadece öğrencilerden oluşuyor. ve bu durum siz öğrencileri bile bir süre sonra rahatsız edebiliyor.
üst kat komşunuz evini yalıtımsız bir stüdyoya çevirmiş ve durmadan müzik grubunu topluyorsa, karşı komşunuz ankaralı ve yedi yirmidört angaralı turgut namık ve türevlerini yüksek sesle dinliyor ve size de dinletiyorsa, yan komşunuz fantazileriyle sevgililer zincirinin çığlıklarını duymanızdan zevk alıyorsa(tüm apartman dinliyoruz), iki üst kat komşunuz ise eve geç saatlerde sarhoş bir şekilde geliyor yanında da abaza muhabbeti yapan arkadaşlarıyla sabahın dördüne kadar yüksek sesle siyaset tartışıyorsa; siz ise final haftası la havle ha gayret diye çalışmak istemeyen bünyeyi zaten hali hazırda zorluyorsanız haliyle rahatsız oluyorsunuz.

(bkz: ev aranıyor)
kimileri hatasının farkina varip, yapilan her yemegin numunesini gonderir lakin nasıl kırılan bir vazo tekrar yapiştirildiginda çatlak izlerini taşiyors.. *
sus payı verilir, gereken yapılır.

(bkz: o kadar)
kendileri üniversite öğrenciliği yapmamış komşulardır.
çoğu zaman haklıdırlar. inanmayan biraz öğrenci evi yazıp çıkan görsellere bir baksın. kim çevresinde gecenin 4 ünde böğüre böğüre apartmana gelen, gece gece son ses müzik dinleyen, durdan sustan anlamayan birisini ister ki?

öğrenci milletinin çoğu bu formattadır. ev sahipleri de komşular da tanımadan etmeden istememekte haklıdır. ha dünyanın en yüzeysel adamı ise o öğrenci onu istemeyen komşu ruh hastasıdır o ayrı. ama burada biraz sütten ağzı yanma durumu var.
(bkz: aile istemeyen öğrenci komşular)
sana yaşatılanı, senden yaşat felsefesini uygulayan komşulardır.
eskişehir'de sadece istemedikleriyle kalmaya mecburdurlar.*
Değil apartmanda komşu olmayı şehirlerinde bile istemeyen komşular..Örnek afyon..
üniversitelileri sürekli sevişen varlıklar sanan komşular.
yaptığı fazladan yemeği, aşureyi verdiğinde yüzlerindeki mutlu ifadeden mahrum kalan sevgisiz yüreğe sahip insanlardır.
öğrenci evi yaşantısının türk örf ve adetlerine uygun olmayışından dolayı pek yadırganmaması gereken apartman insaları denilebilir. kendi öğrenciliğimden yola çıkacak olursam şu an dahi o hayatı yaşayan insanların oturduğum apartmanda oturmasını istemem. e kurunun yanında yaş yanmak durumunda olduğu için bizim gibi pislikler yüzünden zavallı, masum, bebek yüzlü öğrenci arkadaşlarımız ev bulmakta tıpkı feciii kabız olmuş gibi zorlanıyor. keşke yapmasaydık. özür dileriz.
afyon,'da ki ev sahiplerinden bahsediyoruz sanırım.