bugün

ortada utanılacak bir durum varken, bunu pişkinlikle "ben de üniversite okuyorum ama yeeaaaa, özel hem de keh keh keh" şeklinde belirtmek çok ahmakça. lütfen kendinize çeki düzen verin özel üniciler.. para ile ben de mimarlık okurum. çok da kıskancımdır ha bak..

ayrıca şu da var; parayla uzaya bile çıkabiliyorsun artık, bırak mühendisliği mimarlığı, uzay diyorum lan..
doğaldır. hatta avantajlı ve daha prestijlidir.

devlet üniversitelerinin en iyi hocaları şu an özel üniversitelerde ders veriyorlar.
normaldir. kimseyi ilgilendirmezdir. (şimdiden söyleyeyim, 4 yıllık resim öğrt. okuyorum, çukurova'da. sonra bik bik etmeyin özelli geldi diye.)

adam parayı basar üniyi okur. yıllarca öss derdiyle göt çürütmek özele gidemeyenin şansıymış. parası var ki gidiyor adam. şimdi paran olsa sen gitmeyecek miydin özele ha? hayır mı?

kendini kandır dostum kendini!
hemde en iyisinde okuyorum demektir. Kaç üniversitenin bilkent, koç, sabancı, tobb gibi eğitim ve imkanları var.

not: ege üniversitesi öğrencisiyim.
O öğrenciler evet okuyorum derken devlet üniversitesinde okuyanların bunu çekememesini anlayamaması kadar normaldir.
"bu sene yerleşemedim dersaneye gidicez yine bakalım artık.." demekten iyidir.
(bkz: bilkent üniversitesi)
(bkz: üniversite okuyorum)**
yani der demez orası bir handikap ama esas atlanılan şey özel sektör her zaman özel sektör. para için yapıyorlar bunu. öğrenciler müşteri yani. devlet üniversitesinde öğrenciler öğrenci. o ufak püf noktası o.
devlet üniversitesine gidip "okuyom ben ya" diyenden farklı olmayan insandır.
burslu gidilmedikçe aslında babasının okuduğunu fark etmeyen evladın gafı.
Normaldir. Adı üstünde "üniversite".

Ama sonuçta her şey lys puanına bakar. Düşük almışsan nereye gidersen git, asla bir boğaziçili vs. olamayacaksın; yüksek alırsan da nereye gidersen git, zaten puanın yüksek. O değil de son zamanlarda en iyi üniversiteler sırasıyla sabancı, boğaziçi ve koç'muş. Yetkili abi söyledi valla, ben bilemem.
ne alaka dedirten uludağ sözlük yazarı önermesidir. kuvvetle muhtemelen zengin olmanın suç olduğunu düşünüyordur.
var var böyle bi akrabam var. uzaktan yeğenim oluyor hatta kendisi. koç üniversitesinde iktisat okudu. şimdi de burs kazanıp ingilterede london school of economics de takılıyo. hani şu abdullah gülün filan bitirdiği yer. yeğen büyük ihtimalle 20 yıl sonra merkez bankasında önemli bi göreve gelecek. demek ki neymiş? özelde okuyup, senin hayalini bile kuramadığın yerlere gidiliyormuş...
kısa dönem veya bedelli yapıp askerlik yaptım demeye benzer.
kimseyi ilgilendirmeyen olaylar listesinin ilk sıralarında oturan eylem.

her şeyden önce, adamın aklı başına sonradan gelmiş olabilir. liseden sonra sınavla üniversiteye giremediği ve ailesini mahçup ettiği için pişmanlık duyuyordur, şimdi de eşek gibi çalışıyordur. böyle bir şey de olabilir yani. öyle hemen üniversiteye baba parasıyla gidiyor. altında da arabası var, vay zengin piçi, demek olmaz.

ya öyle olsa bile yeni en başa dönüyorum. "sana ne?"
"üniversite okuyorum" mu diyorlar? eğer böyle diyorlarsa hakkaten garipmiş. *
üniversitede okuyorum demek istiyor olmalılar.
olağandır.
bölüm aynı bölüm, ders aynı ders.
kimi lys'de puan basar, kimi vakıfa para basar. adı üniversite mi? evet.

not: özel üniversite okumuyorum.
cesaret ister.
baştan falso bir anlatımdır.

resmi olarak ''özel üniversite'' diye bir tanım yoktur. özel dediğimiz nanenin esas açılımı ''vakıf üniversitesi''dir.

vakıf üniversiteleri nedir?
belli bir vakfın maddi desteğiyle kurulan, çeşitli vergi muafiyetleri dışında her türlü giderini kendi bütçesinden karşılama zorunluluğu bulunan ve yetki olarak eğitim-öğretim açısında herhangi bir eksik yanı bulunmayan üniversitelerdir.

bu kurumlarda eğitim-öğretim ücrete tabiidir.

işte esas sorun burada başlıyor.

türkiye'de her sene üniversite sınavına giren tüm öğrencilerin yarısı bile bir kuruma yerleşemiyor. yüzdeler %30-35 düzeyinde.

hadi bunların bir kısmını dandik adam diyelim. geri kalan öğrenciler ne olacak?

kontanjan sorunu yüzünden hakkı olan yükseköğrenime erişemeyecek.

vakıf üniversiteleri işte bu eksiklikte bir çözüm olarak ön plana çıkıyor. ''parayı basan okusun'' meselesi değil.

güzel yanı yok mu?
olmaz olur mu?

yine kanuna göre bu kurumlar öğrencilerinin en az %20'sini burslu okutmak zorunda. bu rakam vakfın ekonomik gücü ve eğitim misyonuna bağlı olarak değişebiliyor.

peki geri kalanlar?

şimdi hiç kimse burada ücretli okuyan öğrencilerin hepsinin bal kaymak tabakadan olduğunu iddia edemez. fakat aileler taksit imkanından dolayı buraları cazip görmekte.

yani yıllık ücreti 22.000 TL olan bir okula kayıt için gidildiğinde aileden peşinen bu rakam istenmiyor. anlaşmalı bankanın desteğiyle uygun taksitlendirmeler yapılıyor.

geri kalan noktalarda eğitmen kadroları devlet üniversiteleriyle çok farklı olmasa gerek. çünkü aynı hocalar farklı okullarda eğitim vermekteler.

bu basit bir önyargı meselesidir.

''ben param yok diye okuyamıyorum'' diye isyan edenlerin aileleri ayakkabı alacak parası yokken bugün villalarda oturan bazı şahsiyetlere oy vermekte beis görmemekteler.

sen yönetimini uygun seçme ondan sonra isyan et.

önce kökten bir değişim gerekiyor. sonrası zaten gelecektir.
normaldir. önemli olan meslek hayatında ne olacağıdır. rekabet okuldan sonra başlar. ne o? cesaretin mi yok rekabete de bok atıyosun? şimdi sus okuldan sonra görüşelim.
Paran olsa sanki sen gitmeyecek misin? Çocuklarını yollayıp büyük gururla "Eheh, üstadım ben bu sene Koç'a yazdırdım bizim haytayı!" demeyecek misin ey yazar arkadaşım?

Evet, mantık olarak özel üniversiteler parayla okunan yerlerdir. Basarsın parayı okutursun çocuğunu. Ancak bu noktada büyük bir haksızlık var zira özel üniversitelerde ciddi bir miktarda öğrenci de bursla okuyor. Yani çalışkan ama parası özel üniversiteye yetmeyen akıllı öğrencilere de burs veriliyor. O zaman da sana ne düşüyor canım kardeşim? Paran yoksa otur çalış ki burslusunu kazan, bunu da beceremiyorsan da kimseye laf etme.

Elbette özel üniversitelerde "şöyle böyle" okuyup hava atanlar var, onları ayrı tutuyorum ama genelleme yapmak doğru değil.

Peşinen edit: Ege Üniversitesi öğrencisiyim.
gayet doğaldır. param olsa ben de özelde okur saçma sapan yerlerde gurbetlik çekmek zorunda kalmazdım. ayrıca eğitimi anadolu üniversitelerinden kat be kat iyidir özel üniversitelerin...
(bkz: ben seni puanımla döverim)
geneleve gidip, çılgınlar gibi seviştim demekten farksız durumdur.