bugün

şahsen Çocuk sahibi olma fikrimi dondurdum, dünyada yaşananlar ülkenin gittiği durum doğacak çocuğa işlemediği suçun cezasını çektirmek olur bana kalırsa.Ne bileyim gidin ağaç dikin, hoş onu da vakitsiz kesiyorlar ya neyse.
hayatta sahip olmayı en çok isteğim şeydir. yanlız bu çocuğu yaparken karşı cins çok önemlidir. yakışıklı olsun görgülü bilgili olsun istersin. haytta artık yaşayacak bir heycanının kalmadığını düşündüğünde isteyeceğin şeydir. anaç duygularım kabardı yine.
birkaç yıl öncesine kadar çok istediğimdir, özeldir de çok. ama şimdi başaramayacağımı düşündüğüm, ya iyi bir ebeveyn olamazsam, ya çocuğum eksik kalırsa? bu cesaretsizlikle, korkaklıkla işim zor.
dünyanın en güzel duygusu olsa gerek. bu dünyada bir dikili ağacı olmayanın eseridir. çocuk sahibi olmak kadar güzeli yoktur. en tatlısı, en özeli, en güzelidir.
her insanın tatması gereken tarifsiz bir duygu. anlatılmaz, yaşanır.
"içindeki çocuk" ölecek ve bir anda büyüyeceksin! * * ölüm korkusu bilmezken "ya ölürsem?!" diye türlü senaryolar yazacak, hastalanmaktan dahi korkacaksın. hayatın boşa geçtiği duygusundan ölene kadar kurtulacak, çok büyük bir iş başardığını düşüneceksin. annen baban kardeşin senin için eskisi kadar önemli olmayacak ve sen asla eski sen olmayacaksın!
çocuk sahibi olmak dünyanın en büyük sorumluluğu, siki olan herkese bu yetki verilmemeli çok tehlikeli.
hayattaki en büyük amacım. dünyanın en iyi babası olacağımı düşünüyorum. 'ben çocuk istemiyorum yeağ kedi alacaağğm' diyen dişilere de 'yav he he' deyip geçiyorum.
en büyük hayalim. en imkansız hayalim. dünyanın en büyük ve tek güzel sorumluluğu..
tarifsiz..anlatılmaz yaşanır denilenlerin başında gelendir..
" şu yaşa geldin, evlat sözcüğüne hala bir mana yükleyemedin.. sivri kemikli kız çocuğundan yuvarlak bir kadına evrildikçe aklına düşen evlat, hep bir yabancı olarak doğuyor içine.. sende cana bulanan bir yabancıya duyacağın bağımlılıktan ödün kopuyor.. kimdir o bilmiyorsun.. yüzünde kendine benzeş izler aradığın ötekinden, mutluluğun özünü bağışlayan çocuktan, seni toprağa uğurlayacak mihmandardan, mezarının yanını ayırdığın öbür cesedinden başka kim? kimi zaman yapayalnız ölmemek için istiyorsun onu, kimi zaman doğurmakla ölümü de doğurmuş olacağın için istemiyorsun.. boş kasıklarını her okşayışında sonsuzluğu ısıtan bir ateşe değiyor ellerin.. o zaman ellerini derhal uzaklaştırıyorsun.. bir soydaş eklemek, birisinin atası olmak, dünyanın gelip geçiciliğine haybeye meydan okumak gibi geliyor.. doğurmak, tam olan ruhu eksiltmek mi yoksa, bir türlü emin olamıyorsun.."
iş değildir. o da bizim gibi. elleri var, ayakları, göbeği... o da kokluyor, onun da gözyaşı var, size bakıyor, dili var, kuş gibi. bir garip duygu haline sokuyor insanı. çocuk sahibi olmak bir yandan insanı heyecanlandıran, bir yandan korkutan bir şey. sevdiğin adam/kadından bir parça dünyaya geliyor. kaşı sana, gözü sevdiğine benziyor derken vallahi ağlayacağım, tutmayın küçük enişteyi. ahaha. ama hep diyorum, bunu toplumda kabul görmek, herkesin bir çocuğu var ya da bizim de gelecekte gerçek bir aile olmamız için şart manasıyla değil de, daha sevgi temelli olması lazım. bir adamı seviyorsun, onu çok seviyorsun ve onun baba olabileceğine inanıyorsun o halde o çocuk olmalı. iki tarafın da buna inanması lazım. ben annelik duygusu taşıyorum, bu benim hakkım biz evliyiz bu olacak diye dayatmamak gerekiyor. hem o çocuk hem kadın açısından çok sağlıklı olmaz. bunu istemeyen kadın da olabilir. sizi seviyordur ama çocuk ile olmayacağını düşünüyordur o sebeple üzerinde iyi bir analiz yapılması gerekiyor. korunmadık, bir anda oldu diyenlere biraz kızıyorum. çocuk sevgiyi perçinlediği gibi, kadını ve erkeği birbirinden uzaklaştıradabiliyor. malum, kadın hamile kalıyor, cinsel hayat bir süre bitiyor, kadın sevgisini çocuğuna vermeyebaşlıyor. o kadın ve erkek arasındaki iletişim ve aşk artık çocuk temeline dönüyor. açıkçası ben en korkutan şey bu, o çocuk senle benden olacak ama sen beni görmeyeceksin öyle mi?! oy dağlara taşlara... e bu da evlilikte kişileri birbirinden uzaklaştırıyor. zannımca üzerinde düşünülmesi, hatta çok çok düşünülmesi gereken bir şey.

çocuk sahibi olmak bana şiirsel geliyor, heyecanla okuduğun romanın seni şaşırtan yeni bir karakteri, yeni bir olayı gibi. tamamiyle sanatsal. kendini, keman virtüözü, heykeltraş, şair, yazar gibi hissetmek. dünyanın da ihtiyacı var buna.

şarkılar bir renktir çoğu zaman
ben bir ressamım işte o zaman

bülent ortaçgil güzel söylüyor.
ne yazık ki hiç tadamayacağımdır..
Kısaca sorumluluk sahibi olmak demektir.
Bakacak durumun yokken, madenciyken 6 çocuk sahibi olmak sorumsuzluktur mesela.

O çocuklara da yazık nasıl kıyıyorsunuz hiç anlamıyorum...
Bir gün çocuğum olursa ona esaslı bir kütüphane miras bırakmak isterim, vasiyeti yazılacak başka dünyalığım biriksin istemem.
Annesinin bebeği olucak .
bencilliktir. bu dünyaya rızası olmadan birini getirmektir. ona bir proje yatırım gibi kendi yapamadıklarınızı yaptırmak üzere hükmetmektir. sonra da çekip gidip bu dünyanın derdi ile onu yalnız bırakmaktır.
paran yoksa baba değil, babayı yiyen olmaktır.
Kadınların kariyerlerini düzene oturttuktan sonra yapmaları gereken aktivitedir,tabi doğru adamı bulmuşsa. En az 3 çocuk lütfen.
bir kız çocuğu babası olmaktan daha büyük bir mutluluğu tahayyül edemiyorum.
dünyanın en güzel şeyidir görsel
çocuk sahibi olmak, anne olmak cihanlara bedel bir duygudur... dünyanın en güzel mutluluğudur......
görsel
Herkesin yaşı gelince olmak istediği şey dir.
herkesin değil sadece kadınların yaşı gelince istediği şeydir. buna biyolojik saat denir. bir erkek olarak bu durumu yaşıyorsanız hormonlarınızı kontrol ettirin...
güncel Önemli Başlıklar