oyunu kadını yarası her şekli tehlikeli.
genelde kumarbazların oynadığı 10 kağıtla oynanan çok sert acımasız mal mülk serveti bitiren en tehlikeli 3 kumar oyunundan biridir.

1 poker
2 barbut
3 yanık

bende zamanında bunları oynamıştım ama çabucak yırtttım bıraktım
17. yüzyıl osmanlı-habsburg savaşlarındaki -özellikle konumu itibariyle- önemli kalelerden biri.
izmir devlet tiyatrosunun barış erdenk tarafından yönetilen muhteşem oyunu!
derinin etkilediği tabakalarına göre derecelendirilir.

https://www.bilgeyik.com/...leri-nasil-belirlenir-254
Ben böyle bir şey izlemedim şimdiye kadar.

Bir adam senaryoyu yazmış. Bir başka adam onu Türkçeye çevirmiş. Bir grup güzel insan oynamış. Kostümler, dekor, müzikler hepsi birbirinden güzel.

Oyun öyle bir çekiyor ki kendine, sanki izlemiyor da yaşıyor hissine kapılıyorsunuz.

Konusundan bahsedecek olursak; Bir kadın; Nevval marvan; 5 yıl boyunca susuyor ve sonra hayatını kaybediyor. Ölmeden önceki son sözü ise "birlikte olduğumuz sürece herşey yolunda". Ardında bıraktığı vasiyetinde ikiz çocukları Simon ve janin'in yerine getirmesini istediği iki isteği var. Kızı janin'den isteği kendisine bıraktığı mektubu babasına vermesi. Oğlu Simon'dan istediği ise kendisine bıraktığı mektubu abisine teslim etmesi. Asıl olaylar zinciri ise; Babalarının hayatta olduğunu ve bir abileri olduğunu vasiyetnameden öğrenen ikizlerin vasiyetnamenin yerine getirilmesi/getirilmemesi esnasında yaşadıkları ile başlıyor.

Tekrara düşeceğim biliyorum ama ben gerçekten şimdiye kadar böyle bir şey okumadım, dinlemedim, izlemedim. Teşekkürler izmir devlet tiyatrosu!

Önemli uyarı: izlerken tutamayacağınız gözyaşlarınız için yanınızda bir paket mendil bulundurmanızda fayda var. Zira insanın içini öyle bir yakıyor ki!
Sapanca da bir köy.
Şiddeti derinliği 1. 2. 3. ve 4. derecede gerçekleşebilir.
1. Derece: Derinin üstü yani epidermiste oluşan. Güneş yanığı gb.
2. Derece: Epidermis ve dermisin(derinin katmanlarına da girmeyeyim üstten alta doğru işte) hasar gördüğü bül(su kabarcıkları, su toplanması) oluşumu mevcut olan yanıklar. Çok ağrılıdır.
3. Derece: derinin diğer katmanlarına hipodermisin de dahil olmasıyla tüm katmanlarının hasar gördüğü ve ağrı duyusunun kaybolduğu şiddetli yanıklar.
4. Derece: derinin tüm dokularına kasları ve kemik dokuyu dahil edebileceğimiz çok ciddi yanıklar.

Yanığın boyutunu da Wallace’in 9'lar kuralı denen bir sistem ile yanığa maruz kalan bölge ya da bölgelerin, tüm vücuda olan oranını 9 ve dokuzun katları olarak belirleyebiliriz.
Perine bölgesi vücudun %1 ni oluşturmaktadır bunun dışında her bir üst ekstremite(yani kollar) %9, her bir alt ekstremite(yani bacaklar) %18, toraks(yani göğüs) ve batının ön yüzleri( yani karın) %18, toraks ve batının arka yüzeyleri(sırt ve bel) %18 ve baş bölgesi vücudun %9'unu oluşturur.

Ne yazdım be.

Edit: ikinci dereceye hafif kimyasal yanıkları dahil edebiliriz.
2. Edit: (bkz: silverdin)
güneşte kaldım yandım değil gerçekten yanmış bir yere ne yapılabilir önerisi olan?
sağ kolum yanmış, ne ara yanmış nerede yanmış .hiçbir fikrim yok.
parali kumar şeklide denilebilir.
Yaklaşık yarım saat önce kettle'daki kaynar suyun bacağıma dökülmesiyle başıma gelen hadise. Nasıl canım yandı anlatamam. vicks sürdük bekliyoruz. inşaallah iz kalmaz. Allah beterinden saklasın.
Hayatımın abartısız 4-5 yılını çalan hede. Yıllarım sargı bezleri ve yanık kremleri içinde geçiyor. Tövbe yarabbim cehennem için alıştırma mı yapıyorsun anlamadım ki. Periyodik olarak devamlı ağır yanıklar geçirmemin başka bir açıklaması olamaz bence.
abazanın azerbaycan türkçesindeki karşılığı.
ilacı sudur. Yanan bölge uzun dakikalar boyunca soğuk suda bekletilmeli, yanık bölgesi genişse buz tutayım geçsin mantığı ile iz bırakmamaya dikkat edilmelidir.

Yanık konusunda oldukça tecrübeliyim, kısaca bi kaza sonrası vücudumun çok büyük bölümünde 2. Ve az da olsa 3. Derece ağır yanıklar oluştu. Yoğun bakım günlerinde doktorlar tamamen umutsuz konuşunca ilaç tedavisinden de soğudum. Sonra bir teyze evime içi sarı dolu bi kavanoz getirdi, düzenli kullanınca da eskisinden daha iyi bir cilt çıktı ortaya. Hiç ton farkı ve iz olmadan kurtuldum.

Bir litre saf zeytinyağı kaynatılır, içine elektrikler kesildiğinde koşa koşa bakkala gittiğimizde bakkal amcamızın uzattığı uzun ve beyaz iki mum atılır. Asla metal değdirmeyeceğimiz karışım tahta ve kuru kaşıkla bir kez karıştırılır. Bir dakika kaynar onlar kendi aralarında. Bir kase suyun içine karışımdan damlatılır ve kremsi bir hale bürünen mum kaseden çıkarıp ele sürülür. Olmuş ya bu hissi uyandırıyorsa tencere ateşten alınır, olmamış bu deniyorsa bir mum daha yağa atılır az daha kaynatılır. Üzeri örtülmeyen ve asla içine su gelmemesi sağlanan karışım soğuduğunda yanan bölge üzerine uygulanır. Derin ve açık yaralarda sürüldükten sonra yüz sargı bezi ile kapatılırsa iyi olur, güzel olur bu. Cilt emdikçe tekrar tekrar sürülür, bol bol su içilir, geçmez bu diye aska düşünülmez ve yağlı yemekler yenilmez.
dört derecesi bulunur.

1. derece: yüzeysel yanma. derinin üst kısmı yanar.

2. derece: kısmi yanma, derinin altına işler.

3. derece: tam yanma, deri ve et yanar.

4. derece: fedon.
birinci derecede basit yanıklar için reçete; (öncelikle yanık yerini soğuk suyla yıkayın)

I. ANESTOL POMAD S:HARiCEN
II. SiLVERDiN POMAD S:HARiCEN

ikisini steril bir gazlı bez ile karıştırarak sürünüz. 3-4 saat arayla bir kaç kez sürün.
Bir iskambil oyunudur.
Her yanan kişi son verdiği paranın 2 katını vererek oyuna girebilir.

kıraathane oyunu gibi gözüktüğü halde adamı iliğine kadar kurutuyor.
mükemmel bir istanbul dt oyunudur. konu ve karakterler çok iyi oturtulmuştur. bitiminde neredeyse herkes alkışlamak için ayağa kalktı,oyuncular tekrar tekrar seyirciyi selamladı, oyuncular hepsi ayrı ayrı çok iyiydi sadece ıraz yöntem biraz zorlama ve eğreti duruyordu,ses tonu da kısmen kulak tırmalıyıcı... tansel öngel'in oyunculuğu ise çok doğal ve başarılıydı aynı karakteri başka biri oynasa karakter rahatlıkla karikatürize olabilecek bir karakterdi. ama tansel öngel yeterince inandırıcı ve gerçekti, diğer oyuncuların oyunculukları zaten muhteşemdi, sevda karakterini canlandıran kadın oyuncu zaman zaman inandırıcılıktan uzaksa bile genel anlamda oyunculuğun ön planda olduğu görsel bir şölendi. emeği geçen herkesin emeğine yüreğine sağlık, gidilmeli görülmeli..
istanbul dt oyunu. incendies - içimdeki yangın adlı filmin tiyatro versiyonu.
beni hayatımda ilk kez tiyatro izlerken ağlatan oyun. filminde zaten göz yaşlarına boğulmuştum, nefessiz kalmıştım. ama tiyatro ne bileyim; daha gerçek gibi dursa da, orada o anda her şey oluyor olsa da, bana hep ruhen uzak gelir tiyatro. hatta öldüğünü, o barkovizyonlar ile sinemadan beslendiğini düşünürüm.
ama...
taa ki bu oyuna kadar. belki de bu oyuna bu kadar vurulmam muazzam hikayesi yüzünden. ama dekorlar, müzikler, inandırıcılık ve ve ve oyunculuklar...
emel göksu keleş, be kadın sen n'aptın... beni ağlattın ya salonda. kim bilir gerçeklik ile ağlattığın kaçıncı kişiydim ben...
mutlaka görülmeli bu oyun ama mutlaka.
tiyatronun hala ölmediğinin en büyük kanıtı çünkü.
lübnan doğumlu, kanadaya göç etmiş yazar wadji mouawad'ın kaleminden çıkan, cem emüler'im çevirip yönettiği, istanbul devlet tiyatroları oyunu. 1975 yılında patlak veren lübnan iç savaşı ile paralel, çok etkili ve şok etkisi yaratan bir senaryoya sahiptir. üç saat süren oyun, iki perdedir. uzun olmasının yanında yer yer temponun düşmesine rağmen, merak uyandıran senaryosu, başarılı sahnesi ve değerli tiyatro oyuncularının şapka çıkartılacak performansı adına izlenmesi gerekir.
devlet tiyatrolarında sergilenmekte olan oyun.
hani bazı filmler vardır. filmin son dakikaları gelip her şey çözülmeye ve heyecan artmaya başlayınca filmi geri sararak izlemeye başlarsınız kaçırdığınız yerlerin olmadığından emin olmak için. bu oyun da aynen öyle bir senaryoya sahip.
1+1=1 ettiği, trajedinin, nefretin, umudun, umutsuzluğun, şiddetin, sevginin, acının, hüznün, sevincin, geleceğin, geçmişin ve anın hep beraber izleyiciye sunulduğu, sezonun baş yapıtı olmaya aday tiyatro oyunu. oyunda belirli bir zaman kavramının olmaması oyunun zor olduğunun da bir göstergesi aslında. evet bu sergilenmesi zor bir oyun bana göre. ve bu yönüyle değişik.
oyuncular da fena olmamakla beraber öyle ahım şahım bir oyun sergilemiyorlar. ama oyunculara değil, oyuna odaklanıyorsanız ki öyle oluyor mesele de yok zaten.
3 saate yakın sürüyor. yani gitmeden önce sistemsel problem yaşamamak adına bi çişinizi yapmanız iyi olabilir. yanınıza su almayı da unutmayın.
3 saatlik zaman diliminde zaman zaman sıkıldığınız yerler de oluyor haliyle. ancak o son, işte özellikle o son 15 dakika ve yer yer serpiştirilmiş sahneler sizi derinden etkiliyor ve oyundan uzun süre kopmanıza engel oluyor.
oyundan çıktığınızda son dakikaların derin darbesinin yanında bünyede bir sinema filmi etkisi de kalıyor. aklınıza hemen filmi yapılsa hiç de fena olmaz fikri geliyor. o da izlenir yani.
kaçıncı dereceden olduğu önemli olmakla birlikte, çay demlerken "ayh şurasında çay kalmış, onun da üzerinden kaynar su dökeyim de o da demlensin" diye iyi niyetle sıradan dört adet sol el parmağınızı haşlama yanığı çok acayip bir beceri ister. ve hatta göt ister. hemen soğuk suya tutup anneye öptürmek sonra da yanık kremi sürmek iyi gelebilir.
(bkz: aşık)
(bkz: avare)
alman olanı vardır bir de bunun. göt altına açılan kağıt okey olur. yerden kağıt alınmaz. tavsiye edilmez*.