bugün

ben bu konuyu açtım diye bir çok kişiden tepki alabilirim hatta bu konu kapatılabilir de fakat ben dediğimin arkasındayım ve şimdi bunu size açıklıyacam:
Arkadaşlar bizim ülkemizde sözel bölümünü seçen öğrencilerin yüzde 95 i kolay diye, matematik ve fen yapamadıkları için sözel bölümünü seçmişlerdir. bilmezler ki içinde bulunduğumuz yüzyıl fenin, ilimin yüzyılıdır. biz sayısal öğrenciler okullarda biyoloji görürken onlar okullarda gazel, kaside gibi *saçmasapan şeyleri ezberlemektedirler. belki avrupa ülkelerinde bu dediğim yanlış olabilir. çünkü orda insanlar daha bilinçli ve her şeye eşit derecede önem veriyorlar. fakat bu bizim ülkemizde geçerli değildir.
sözün kısası; gazel, kaside öğrenerek hiçbir toplum ilerleyemez. bize fen lazım matematik lazım!!!
düşünüyorum öyleyse varım düşüncesiyle yola çıkılarak, bunu düşünenlerin fen öğrencisi olduğu gerçeği, fen öğrencilerini gerçek yaparken sözelcilerin bir şaka olmaktan ileri gidemediği bir noktayı vurgulayan düşüncedir. *
türklerin en büyük yanlışlarından olup herkesin sayısalcı olmasına sebep olmuş saçma düşüncedir. sözelci matematik yapamayabilir; "hacı bunun kafa matematiğe basmıyo ahuauha" denebilir. fakat bir sayısalcı da sözelci kadar iyi yorumlayamaz, düşünemez. sözelci daha sanatsal adamdır, sayısalcı tematiktir, sistematiktir.

sözelci değildim ben hayır.
zekilerde vardır aralarında. belki toplasan bir elin parmak sayısını geçmeyecek nüfustadırlar fakat varlardır, oralarda bir yerlerde, keşfedilmeyi beklerler. zekilikten kastım genel kültür, bilgi, deneyim, mantıklılık. bir çok sayısal öğrencisinden daha güzel cümle kurabilip karşı tarafı etkileyebilme kabiliyetine sahip, ender şahıslardır. işte bu tipleri de sayısal bölümünde bulamazsın. öpüp başa koyulası cinslerdendir. bu yobazlıkta ülkemizin asıl böyle bilinçli kişilere ihtiyacı vardır. fen, ilim bir yana, önce cahiliyetten ve yobazlıktan kurtulmak gerekir. bunu da dışladığınız sosyal bölümündeki 'bir elin parmak sayısını geçmeyecek' çoğunluktaki aydın sosyalciler yapabilir.
gerçek şudur ki: aptallık yapan aptaldır

--spoiler--
stupid is as stupid does.
--spoiler--

eğer sırf babası zorluyor doktor olayım da babam rahat etsin gibisinden bir düşünceyle sayısal seçiyorsa o kişi aptaldır ayrıca kolay diye de sözel seçiyorsa o daha büyük aptaldır.ayrıca şunu söyleyeyim ben de sözel ağırlıklı bir öğrenciyim ve aptal olmaktan çok şanssız olduğumu düşünüyorum şanssızlığım bu ülkede sayısalın para kazanmasına aptal olmayışım da çoğu sayısalcıyı sollamama bağlıdır.*
doğru bir düşüncedir. matematiğe kafası basmayan adam aptaldır. matematik yapabildiği halde sözel seçmişse de o onun tercihidir, o durumda daha az aptaldır.
Nedense Hukuk, Siyasal Bilimler, Gazetecilik, Psikoloji gibi alanları okumak isteyilemezmiş gibi görünen bir düşünce...
en az sayısal öğrencilerinin topu zeka küpüdür kadar yanlış olan ve insanlar üzerinde baskı oluşturan genelleme.
sağduyulu türk halkının farkına vardığı gerçektir.nitekim hep sayısal dehalar(süleyman demirel, turgut özal, tansu çiller, necmettin erbakan,v.b) seçim kazanmışlar, ülkeyi hızla kalkındırmışlardır.
eski bir matematik hocam derdi ki;
"sözeli iyi olmayanın sayısalı da iyi olmaz. çünkü, sayısal sorularını anlamak içinde kendi dilini iyi bilmen gerekir. dilini iyi bilip, soruları anlayamayandan sayısal öğrencisi olmaz."
çoklu zeka kuramından bihaber kişi söylemi.
sayısal yapabiliyorsun diye babanın senin asla sözel öğrencisi olmana izin vermemesine sebep olabilecek önermedir. sonra sevmediğin bir mesleği seçersin, ve daha mutlu olan sözelcilere bakarsın keşke daha aptal olsaydım dersin.
Ne öğrecilee gördum matematikte bir numara sosyal hayatta sıfır.
yıllardır süregelen yanlış bir klişedir. nice sayısal öğrencileri gördüm, şakır şakır matematik geometri çözer ama sosyal bir ortamda iki kelimeyi bir araya getirmekten acizdir.
yanlış bir düşüncedir. sözel öğrencisi aptal değildir sadece kafası sayısaldan çok sözele basıyordur.
devletin başarılı öğrencileri sayısala kanalize etme hatasının sonucunda insanlarımızın geri kalan öğrenciler hakkında oluşturduğu düşüncedir.

ama galatasaray lisesi'ni kazanabilmiş birisi aptal olamaz* ve orada da sözelciler oluyor. herhangi bir düz lisede sayısal bölüm okuyan öğrenci galatasaray lisesi'ndeki sözelciden daha başarılı bir öğrenci değildir.

son olarak; "iyi bir sayısal öğrencisi sözel bölüm sorularında sözelcilerin ortalamasını yakalayabilir, söz konusu dersler kendi alanı olmasa dahi. ancak sözel öğrencisi sayısal sorularda aynı başarıyı yakalayamaz." diye düşünüyorum.
"matematiği 5, zeki çocuk" düşüncesi günümüzde yaygın olduğu için bu tür saçma sapan genellemelerin yapılması çok doğaldır. maalesef bunlarda acı gerçekler. çoklu zeka kuramını bunlara anlatmaya çalışsanız anlamamaya çalışırlar. düşük zekalarını insanlara belli etmeye devam etsinler.
liselerimizde sözel bölümlerin gerçekten severek değil zorunluluktan gidildiği bölümler olmasından kaynaklanan yanlış kanı. oysa ki gerçekten tercih ettiği için sözelci olan kişilerle aynı sınıfta okumak hayatta herkesin tadamayacağı zevklerdendir. *
sayısal dersler sözel derslere oranla daha fazla çalışmayı gerektiren derslerdir. bu yüzden derslerle fazla ilgili olmayan okulu bitireyim yeter diyen öğrenciler için en cazip alan sözel bölümdür, anlayabilmek daha kolaydır haliyle ezberdir çünkü. haa tabi mutlaka sözel alanı kendi beceri ve isteği yönüyle seçen başarılı öğrenciler de vardır. fakat bir üst satırda bahsettiğim öğrenci türünün bir çoğunu hatta genelini kapsadığı için toplum içinde benimsenmiş bir düşüncedir. *
kesinlikle doğrulukla bir alakası olmayan yanlış genelleme, herkes sayısalcı olmak zorunda olmadığından insanların ilgi alanlarını seçmelerinden dolayı salak olarak anılmaları yanlıştır, bütün sayılsalcıları bir gruba toplayıp inek olarak değerlendirmek nekadar yanlış bir davranışşa bütün sözelcileride aynı şekilde aptal olarak değerlendirmek okadar yanlış bir davranıştır, kii aptal değildirler.
sayısalcı da zekidir yanılgısı yaratan durum.
Dünyanın hiçbir yerinde rastlanmayacak bir düşüncedir. Türkiye'ye özgü düşüncenin temelinde sosyal bilimlerin bilimden sayılmayacağı öngörüsü yatar ki cehaletin su yüzüne çıktığının kanıtıdır. Bir ülkenin kültürel kodlarını oluşturan birçok unsur sanatın aynı zamanda bilimin alanına girer. Örneğin Klasik dönem Türk şiiri edebiyatın, dolayısıyla sanat ve bilimin kapsamındadır. Ulusun kültürünü oluşturan unsurların incelenmesi, bu konuda makaleler, inceleme yazıları yazılması gibi etkinlikler sadece Türkiye'de yapılmaz. Dünyanın her yerinde vardır. Modern sanat bir anlamda altyapının üzerinde şekillenmek durumundadır. Bunlar okutulmalı ve incelenmelidir. Bu anlayışla bakanlar sanatın ya da kültürün de bir toplumu ileriye götürmeyeceğine inanırlar.

Sosyal bilimler teknolojik gelişimin önünü açmaz. Ama teknolojinin öngördüğü yaşamı ve bu yaşamın insanlar üzerindeki etkisini inceleyebilir. Gelişen teknolojiyle birlikte tüketim anlayışının değişimini ele alabilir örneğin. Bütün bunlar insanların değiştirmek zorunda kaldıkları - farkına varmadan tabi - yaşamlarını tekrar ele alma, toplumu tekrar düzenleme fırsatları doğurur. Bunları anlamak için bilim ve ayrılmaz parçası kültürün ne olduğunun farkına varmak gerekir.

Bütün bunları batı yapmıştır ve yapmaktadır. Bu, matematikle ya da fenle uğraşmamayı gerektirmez. Bu basit mantığı kuramamak da matematiksel zekadan nasibini almamak demektir ne yazık ki!
o zaman sayısal öğrencileri de bu genellemeye göre asosyal oluyor, tedavi edilmezlerse ileri safhalarda psikolojik rahatsızlıklara yelken açıyorlar...
değildir!

ama zamanla aptallaşma ihtimali vardır, onun suçu olamaz bu tamamen onu sürekli bir şeyleri ezberlemeye sürükleyenlerin suçudur, ezber yapmaktan akıl kalır, ne mantık.
eski bir sayısal öğrencisi olarak kesinlikle tasvip etmediğim, yanlış olduğunu düşündüğüm sanrıdır. bu sözün arkasında şu düşünce yatar; sözelci matematikten anlamaz o yüzden sözele gider.

tamam buraya kadar doğrudur, ama matematik bilmemek aptal olmak demek midir?

sözel zeka diye bişey yok mudur?
evet vardır, yoksa şairler, yazarlar aptal mıdır?

bir de bunu söyledikten sonra sayısalcılar inektir sözünü kabul etmek gerekir ki bu da en az yukarıdaki önerme kadar yanlıştır.

uzun lafın kısası sözelciler evet matematik bilmezler ama bu onları aptal yapmaz.