bugün

1813 tarihinde jane austen'ın yazdıği ingiliz edebiyatında önemli bir yere sahip olan kitapdir. bir cok kere filmi çekilmiştir. en son çekilen filmi ise kurtlar vadisi ırak ile aynı hafta gösterime girdigi için gümbürtüye gitmiştir..
mesajiniz var adli filmde meg ryanin defalarca okudugu kitaptir. ayrica jane austen romanin en guzel kizinin adini jane koymustur.
müzikleri ve kostümleri son derece etkileyici hoş bir romantik film.

ayrıca:
(bkz: keira knightley)
(bkz: rosamund pike)
-klasik-bir ingiliz klasiğidir.mr darcy ve elizabeth yörüngesindeki aşk kıskacına şahit olunur.hoştur ama fazla abartı ve alkış gösterisine de lüzum yoktur.anlatımın sadeliğine rağmen büyük dikkat çeker. önemi de buradan gelir.
tek bir cinsel sahnenin geçmediği,* * aile, çoluk, çocukla izlenebilir romantik film.
son zamanda yapılmış en iyi filmlerden.her sahnesi fotoğraf karesi gibidir adeta.müziğin olay örgüsüne uyumu süperdir.tek bir sahnede cinsellik yoktur.aşk güzeldir der film.filmi izleyince siz de bu kanıya varırsınız.bi tane de bana dersiniz ama hayat işte..
konusu 18. yüzyılın sonlarında geçen romanda, tek derdi 5 kızını evlendirebilmek olan Bayan Bennet'in kızlarının hayatının komşu malikaneye zengin ve bekar Charles Bingley ve arkadaşı Bay Darcy'nin taşınmasıyla değişen hayatları anlatılmaktadır. kızlardan büyük olanı Jane ve Bay Bingley arasında balolar, çaylı davetler sırasında doğan yakınlaşma evliliğe doğru giderken, ailenin sivri dilli,entellektüel,diğerlerinin aksine aradığı büyük aşkı bulana kadar evlenmeyi düşünmeyen kızı Elizabeth ile Bay Darcy de gurur ve kibirin engellediği bir aşkın içine sürüklenirler. sürekli bu iki olgu arasında gidip gelen, aşkın yüceliğini ve fedakarlıklarını insana hatırlatan bu roman okunması gereken klasikler arasında...
Ölümsüz romandır, türkçeye aşk ve gurur olarak çevrilmiş olsa da esasen kibir ve önyargıdır anlamı. Zaten romandaki esas kız önyargılı, esas erkek de kibirlidir ve bunlar aşklarının arasında engeldir. Neyse ki mutlu sonla bitmiştir.
Ayrıca geçen yıl kitaptan uyarlanan sinema filmidir. Mükemmel bir film olmuştur, oyuncu seçimleri de çok iyidir. Özellikle Mr. Darcy yi oynayan şahıs döktürmüştür. Her erkeğe "ah ulan bana da Lizzie gibi bi kız nasip olsa keşke" diye iç geçirtir.
muhteşem görsel güzelliğe sahip karelerle süslenmiş bir yapım.
aşk sözkonusuyken gururun anlamsızlaştığını zannederdim ama hikayemizin kahramanları son ana kadar kanırtıyorlar birbirlerini.*
orijinal adı pride and prejudice olup jane austen adlı kişi tarafından kaleme alınmıştır.ingilizce alanında eğitim görenler için okunması zaruridir, allahın emridir, pembe dizi tadındadır..
kitapları olan filmler genelde hayal kırıklığı yaşatır insana... ama bu film gerçekten güzeldi; hayal kırıklığı falan yaşanmadı.
kitabı okuyan herkeste darcy'nin sessizliğini bozma isteği uyandıran, en çok da onun masumiyetinden etkilendiğim, bir jane austen klasiğidir. *
ortaokulda ingilizcesini okuduğum ve az önce de türkçe cevirisini okumayı bitirdiğim jane austen kitabı. hala eski heyecanımın ve okuma şevkimin yerinde durduğunun kanıtı. "darcy" hayranı yapan kitap. sonu da esas kız ve esas oğlanın evlenmesi ile biter ki türk milleti olarak mutlu sonlara bayıldığımızı bilirdim de gavur milletinden de bu kadar toz pembe bir senaryo beklemezdim. güzeldi vesselam.
klasiklerden sinemaya en iyi uyarlanan romanlardan biridir,karakterler romandakilere çok uyar,darcy'nin elizabeth'e olan tavırları,elizabeth'in boynunu tutuşu,anne karakteri...
geçenlerde filmi izlenmiş ve kitaptaki darcy'nin filmdeki -başka bir yerde görsen dönüp de bakmayacağın ama bu filmde son derece hoş görünen- vucud bulmuş haline aşık olunmuştur. beyfendi karşısındaki hanfendi ile adeta döktürmüştür. sözkonusu çift için;
(bkz: matthew macfadyen)
(bkz: keira knightley)
2005 yılında filmi gösterime girdikten sonra herkesin ağzına sakız olmuş, daha önce hayatlarında mr darcy adını bir kez bile duymamış olan insanların (özellikle de ergenlerin) matthew macfadyen sayesinde tiryakisi oldukları kitaptır. halbuki çekilen 6 bölümlük dizisi kitabı son filminden çok daha güzel ve ayrıntılı bir şekilde yansıtmaktadır. filminde ise kayda değer şeyler sadece manzara gösterilen sahneler ve macfadyen'in bakışlarıdır kanımca. fakat ne film ne de dizi kitabın eline su bile dökemez. yapılması gereken şey kitabı hatmetmek, dizisini ve filmini de yanında çıtır çerez olarak tüketmektir.
filmde keira knightley, neredeyse her sahnede anlamsız ve yersiz gülüşleriyle insanı canından bezdirir. ağzını bir süre kapatmayı başarabilse belki kitaptaki elizabeth bennet karakterini daha rahat yansıtabilirdi.
ingilizce kitabını okuyup hazırlık dönemlerinde özetini çıkardığım * ardından filmi çekilen mükemmel eserdir. dvdsi dolabımda en nadide yerde duran best of'um dur kendisi. öykü, bir türlü bir araya gelemeyen güçlü ve başına buyruk Elizabeth ile yakışıklı ve aşırı kontrollü Darcy üzerine odaklanmaktadır. Sosyal statülerin, ekonomik ilişkilerin ve çevrenin, yazık ki duygusal ilişkilerin gidişatı üzerinde de belirleyici olduğu bir dönem anlatılmaktadır. aşkı çok yalın ve romantik bir dille anlatır bu film. şiddetle tavsiye ediyorum.

p.s: ayrıca müzikleri Dario Marianelli tarafından yapılmıştır oldukça dinlendiricidir.
kesinlikle en sevdiğim kitap. o kadar şirin, o kadar akıcıdır ki defalarca okuyabilirsiniz. filmini izlemek kesinlikle yetmeyecektir. kafanızdaki darcy'yi * hiçbir şey geçemez çünkü.
aşkı pekiştiren ama ayrılığa engel olamayan film. *
jennifer ehle ve colin firth'un oynadigi bbc'nin muhtesem dizisidir ayni zamanda.. dizinin 6 saatlik bir dvdsi de bulunmaktadir.
ingiliz edebiyatının en büyük kadın romancılarından biri olan jane austen'ın tek kelimeyle mükemmel kitabı.
romanı okunduktan ve ardından filmi seyredilince hayal kırıklığına götürmeyen ender bir yapıt.
alakalı olarak (bkz: becoming jane)
yazarın kendi hayatından yola çıkarak yazdığı roman.
beklentilerimin altında kalan yavaş ve sıkıcı bir filmdi. Bu o gunku ruh halimden de kaynaklanıyor olabilir, bitse de evdeki ıspanak'ı ısıtıp yesem diye düşünüyordum, feci acıkmıştım, evet yeri ve zamanı tutturamamışım sanırım.