bugün

evet sayın seyirciler... bir "gençliğe sokayım sana bişey olmasın" programına daha hoş geldiniz. bu hafta inceleyeceğimiz konu, okan bayülgen'e okan demek. her zaman ki gibi telefon bağlantılarımız olacak. ayrıca konu hakkındaki görüşlerinizi mail yolu ile paylaşabilirsiniz. fekat konumuza geçmeden önce, yalın senden bir şarkı dinlemek istiyorum.

- hangisini söyliyeyim.
- topu topu bi şarkın var zaten deli. çok afedersin.

"nınınım nınınım nınınım"

"alkış alkış alkış"bu arada oğuz ordan işaret ediyor(oğuz yönetmen. çok yakınız ayağı yapıyo oğuz diyerek). sanırım konumuza geçmeliyiz, zamanımız az. efendim bildiğiniz gibi okan bayülgen gençliğe yönelik bir pirogram yapmakta. gitar çalmasından, halele hulele diye bağırmasından anlıyoruz bunu. hedef kitle gençlik.

pekala, okan bayülgen hedef kitleyi etkilemeyi başarmış mı? bu konuyu irdelemek, sanırım bizi konumuza götürecek. hedef kitle etkilemeyi başarmış. daha uzun bir açıklama bekliyordunuz di mi, çok sayın seyirciler? lakin zamanımız az dedim ya. sizinle uğraşamam açıkçası. okan bayülgen'e okan diyenlerle dalga geçip gideceğim.

nedir yani okan demek? yakınlık mı kuruyosun? aynı kafadanız demeye mi getiriyosun? düşüncelerinizin örtüştüğünü mü ima ediyosun? söyle nedir? aha telefon bağlantısı!

-alo
-alo buyrun abdullah yandangezer. nedir derdiniz?
- sana bişiy söyliyim mi? geçmişsin oraya milleti eleştiriyosun ama fıssın oğlum. hiç düşünemedin mi ismi uzun olduğu için okan bayülgen yerine okan dendiğini.
-kastettiğim normal hayatta okan demek değil. pirograma telefonla bağlanıp okan demek. yoksa ben de normal hayatta recep tayyip erdoğan'a tayip diyorum. konumuz o değil. programda "yaa okan şunu sorucam aslına bakarsan" gibilerinden tümceler kurmak. sen ulusal bi tv'ye bağlanıyosun. bu ne laubalilik. okan'mış. akıllı ol.
- peki abi.özür dilerim abi(boyun eğik).

susarsınız tabi. niye okan diyosunuz biliyo musunuz? çünkü arkadaşlarınızla konuşurken "yav okan gene geçen gece kopardı. ona ayar verdi buna ayar verdi." gibilerinden laga luga yapıyosunuz. arkadaşlarınızın yanında okan bayülgen diyemezsiniz. küçümsendiğinizi hissedersiniz çünkü. saygı var o sözde, size göre değil yani. bu alışkanlıktan mıdır nedir bilmem ama tel konuşmalarınıza da yansıyor. kompleksten ibaretsiniz hepiniz.

depreşiyorum muntazaman...
(bkz: ne diyem mahmut mu diyem)
okan bayülgen'e kendi programında okan demenin anlamsızlığı (tanım )

-okan
-efendim

budur...

ve ayrıca kime nedir...
(bkz: boş işler sözlüğümüze hoşgeldiniz)
(bkz: özgür)
altında okan ben senle samimiyim bak sana isminle hitap ediyorum. noolur bana bulaşma anlamını taşıyan hinoğluhin sözdür.
akıl mantık sınırlarını zorlayan bir durumdur. aslında durumun ortamda küçümsenme tedirginliğiyle pek alakası yoktur. çünkü bu açık isim sorunu sadece program adı söylenerek kolayca aşılabilir. ancak kişinin beyin hücrelerini yoran kısım; yaş grubu ve cinsiyet ayırt etmeksizin pek çok kişinin okan bayülgen'e okan demesidir.
peki neden?? samimiyet mi, zeka mı, ukalalık mı...? işin daha da garibi bu konuda ortaya çıkan dialoglardır. örnekle:
- dün gece zagayı izledin mi??
- okan'ı mı??
- yok yahu zagayı...
neden "okan" kardeşim, canım arkadaşım neden illa ki okan dersin beni benden edersin sinirimi kaldırırsın. rüstem batum'a rüstem denmedi aziz üstel'e aziz denmedi cem özer'e cem denmedi de neden okan bayülgene okan dedi bu canım coğrafyanın insanları onu anlayamıyorum.
belirtmeden de geçemeyeceğim ki ben okan bayülgen programlarını en fazla 10 dakika izleyebiliyorum. yani bu programın 11. dakikası yok bende. belki de bu yüzdendir bu yersiz ve gereksiz tepkim... bilmiyorum, bilemiyorum...
(bkz: okan habercilikte yeni)
(bkz: çok konuşup hiçbir şey anlatamamak)
ben okan demiyorum ama diyenede hiç bişey demem. belki okan bayülgeni kendine yakın buluyordur insanlar. bu iyi bişey niye sorun olsun ki.
(bkz: okan bayülgene mahmut demek)
özgür'ün bıkmadan usanmadan yaptığı şey.

+ okan?
biraz da programın formatı ile alakalı bir unsurdur. Hedef kitle bellidir, içerik bellidir vs.. aynı şeyi siyaset meydanında ali kırcaya yapmaz okan bayulgene okan diyenler.. formatları bilen akıllı bıdıklardır.
(bkz: okan bayulgen e recai demek)
(bkz: okan bayulgen e uzeyir demek)
(bkz: okan bayulgen e taygun demek)
(bkz: okan bayulgen e waffle demek)
(bkz: okan bayulgen e del solar demek)
(bkz: okan bayulgen e okkes demek)

daha gider bu...
(bkz: serbest çağrışım)
(bkz: bu memlekette gote got denir)
samimiyet göstergesi olabilir..ama ukalalık da olabilir..yerine göre..
ya okan diye hitap etmek belki okan bayülgen'in televizyon ekranını izleyenlerin oda duvarı gibi hissettirmesinden kaynaklanıyor olabilir.Yani sanki yanına gelse iki çay içip muhabbete başlayacağınızı sandığınız için doğallıktan dolayı 'oakn' şeklinde ağızlara alınır.Ancak adamı canlı görme ve konuşma fırsatı bulan biri olarak bu düşüncelerinizde (benim gibi) çok yanıldığınızı görürsünüz.Çünkü adam harbiden kendini beğenmişin, burnu havada bir tiptir.
(bkz: bebeklerin ilk anne demesi)
(bkz: ağbim gibi sevdim)
(bkz: kebapçıda hanımlı beyli konuşmak)
(bkz: sezen yine harika bir albüm yapmış)
-okan çok güzel bir program yapıyorsun gerçekten.
+ okan? soyadımı unuttunuz sanırım?
-ben ne dedim?başka bir şey mi söyledim?
+ yo hayır soyadımı unuttuğunuzu düşündüm de.
-şöyle mi demem gerekiyordu sayın bay okan bayülgen çok güzel bir program yapıyorsunuz mu?
+ hayır sadece soyadımı söyleyecekiniz sandım. çünkü üslup önemlidir
-isterseniz hepsini söyleyebilirim, tam böyle bir meksikalı aile gibi.
*
(bkz: özlem siyasette yeni)
(bkz: sezen aksu ya sezen diye hitap etmek)
(bkz: bu memlekette okan a okan denir)
(bkz: anladın sen onu)
- okan arıyo
+ hangi okan
- bizim okan yaa, bayülgen
+ hee bende önemli birisi sandım
- yok be olum kim arıcak bi sezen bide bu arıyo
+ bende şimdi kezman la okeye gidiyorum kahveye
- !!!!

edit: kezman aramızda, kahveye gitmiyormuş .
mahmut tuncer e mahmut demek gibi bir şey olsa gerek...
(bkz: cem yılmaz a cem demek)