odtü de 2338 tane ağacı 1 gecede kesmek

Sayı küsüratlı olduğu için inandığımdır.

kesmek mi? agaci yerinden sokup baska bir yere dikmek kesmek mi oluyor? hadi birakin gidin efendim sozlugu.

bayram tatilinde herkesin memleketine gitmesi firsat bilinmistir. kalleslik diyorum ben buna. okul acikken girilemedi oraya, sindiniz bi koseye milletin gitmesini beklediniz dimi.

akepe döneminde yaşanmıştır.

hayatında bir ağaç dikmemiş kişilerin propagandası.

insanın içini acıtır yahu. vallahi de billahi de acıtır.

lakiiin eskişehir yolundaki özellikle 17.00dan sonra başlayan trafik için huammuna goyim ben bu melih gökçeğin de belediyenin de angaranın da gibi küfürler savurursanız o zaman o 2338 fidan sizin bitarafınıza girer.

netice olarak: ağaçlar candır canandır. ağaçlardan daha büyük sorunlarımız da vardır. olacaktır.

--spoiler--
hiç siyaset bilmiyonuz siz amk ya.
--spoiler--

bir ağacı yerinden söküp başka yere dikince işin biteceğini sanan bir andavalı ortaya çıkaran durumdur.

ulan mantar kafa; elektrik direği mi lan bu? ya söktüğün ağaç yeni toprağını kabul etmezse? ya söküm işlemi ve taşınma işlemi esnasında köklerine zarar verilirse? bu kadar mı beyinsizsiniz?

son soru retorik soruydu, beyinsizin önde gidenisiniz.

yangından mal kaçırmak deyiminin eyleme dönüşmesidir. bunlar daha iyi günlerimizdir. bu ülkeyi çok büyük yıkımlar beklemektedir. iktidar oğlanlarının çirkin, küstah, hain ve yılışık tavır ve davranışları git gide artmaktadır. sözlükteki yandaş papağanlara da aynı sıfatlar yansımaktadır.

Gecenin korunde ve hukuksal surec devam ederken, yani odtu rektorlugu yol planina itiraz etmisken ve bir hamle yapmanin legal olmadigi bir surecte yapilan eylemdir. Kritik olan nokta bu. ustelik odtu arazisine teller kesilerek kacak olarak girildi. Karakollar itiraz dilekcelerini kabul etmedi. Bu haksizliga karsi muhattap bulunamadi. Olay yol degil. Olay "bakin en guclu kalenize bile neler yapiyoruz, yargi da yasama da yurutme de asker de polis de biziz." demek, bunu cumle aleme gostermek. Agaclari oradan oraya tasimak kolay da adaleti saglamak o kadar kolay degil. Ustelik olayi kendisi goren herkes agaclarin direkt yikildigina, tasinma ihtimali goz edilmedigine sahit. Bu konuda kandirilmak, ustune sokulen agaclar icin para teklif edilmesi de ayri koyar.

ağaçların kesilmediği, sökülüp başka yerlere dikildiği söylenen olay.
ağaçların sökülerek taşınmasının başarı oranı yani taşınan ağacın taşındığı yerde yeşil kalma oranı türkiye için % 20-30 civarındadır. taşınan ağaçlar büyük oranda kurur. çünkü taşıma sırasına gerekli budama yapılmaz, taşınan ağaçlar sabitlenmez ve daha da önemlisi taşıma olayı sadece göz boyamak için yapılır. bu yüzden bu taşıma kısmını geçelim. bir gece de zaten bu kadar ağacı taşıyamazsın.
önceleri insanlar geceleri gecekondu yapardı. yasal olmadığı için. bugünlerde devlet geceleri ağaçları yıkar, keser oldu. bu da yasal olmamalı.
bu ülkede yasa yok, adalet yok. bu ülkede güçlüler ve güçsüzler var. güçlülerin yaptıkları yasaldır. güçlülerin adalet terazisi hep ağır basar.
bu ülkede bir şeyler yapılırken hep başka bir şeyler bozulur. yol yapılırken ağaçlar kesilir, yeşil bozulur.
türkiye de ağaç ile hafriyat toprağı hemen hemen aynı değerdedir. ikisi de rant alanından hemen uzaklaştırılması gerekir. ikisi de önemsenmez.
bu ülkede ağaç olmak çok zor hacı. ağaçları sevdiğini söyleyenlerin bile pencelerine ağaç dalı değince o ağacı kesmeyi düşünürler. bundan dolayı doğa konusunda söylenen sözlerin çok azını samimi buluyorum. ağaçları yolumuza çıkana kadar severiz. çıkınca keseriz.
son olarak islam ın kelime anlamlarından biri de barıştır. insanlarla barış, hayvanlarla barış ve eşya ile barış. ( kur an da insan ve hayvan dışında kalan bütün canlı ve cansızlar dilimize eşya kelimesi olarak çevrildiği için bu kelimeyi kullanmayı uygun gördüm). müslümanım deyip doğayı kirletiyor, kirlenmesine neden oluyor, alternatifler varken ağaçları kesiyor, doğada ki dengeleri bozucu herhangi bir şeyler yapıyorsanız bir kez daha düşünün.

Bu olaydan anlayacağımız Tayyip sauron ise melih de sarumandır. Evet.

her gece yatağına aç yatan bu kadar sayıda hemşeriye sahip bir ankaralının, sahte duyarlı duruşudur bence. duyarlılık isteyen o kadar çok insani durum mevcut ki; bu yapılana karşı takındığınız tavır, göstermelik kalıyor.

200 küsür ağacı 2300 e çıkaran çılgın odtülü beyanatı.

kafa 1milyon olunca böyle oluyor herhalde.

Mesele ağaç değil arkadaş sen hala anlamadın mı?

O değil de bir mehmet ali alabora vardı ne oldu ona?e

(bkz: islami koşullara göre katletmek)

2300 degil 200 tane agac kesmis diyen yavsak got killarinin alkisladiklari eylemdir.

aklıma ilkokul matematik sorusu getiren saçmalama.

1 ayyaş 1 ağacı 10 tane görüyorsa, 2300 ağaç için kaç ayyaş gerekir?

olayı bilmeyen de baltayla ormana giriştiler sanacak. aslında o sökülen ağaçların dikileceği yer belli ya neyse..

kömürün yanında odunda dağıtabilirler artık.

yol yapma amacıyla odtü rektörlüğüyle daha önceden anlaşarak gerçekleştirilmiş eylem.

allah allah. mesele ağaç değil beyler siz hala anlamadınız mı? mesele devlete istediğini yaptırmadık demek, mesele olay çıkarmak.

madem ağaçları tek tek sayabilen birileri var, koç üniversitesi için kesilen ağaçlardan başlasınlar. ama paraları kesilebilir.

provokatör bilisiz hazretlerinin yeni projesi. Şimdi orada hukuksuz biçimde "ağaç taşıma" işlemi yapılmıştır. ve maalesef ki taşımak ile kesmek arasında multi farklar vardır.

hukuki süreç devam ederken o ağaçlara nasıl dokunuluyor bunu sormamız gerekli. ha taşınmış ha kesilmiş ama hukuki süreç devam ederken neden ve nasıl müdahale ediliyor?

yani burda kesmek ya da taşımak sorun değil. ülkede demokrasi yok diyoruz, hukuki süreç devam ediyo diyoruz, ordan bi kaç mal çıkıp 'ama kesmemişler ki, taşımışlar sadece' diyo ve bunu bize savunuyolar. yok kesmek ile taşımak arasında fark varmış da bilmemneymiş de. bi kendinize gelin amk.

hukuki süreç devam ederken bir dalına dokunulmaması gereken ormanı adamlar cayır cayır kesiyo (veya ağaçlar taşınıyo. her ne skimse) ve hukuka saygısı olmayan adamlar hepimiz için ileri demokrasi paketi açıklıyo. ya ben mi yanlış yerden bakıyorum olaya anlamadım.

olay sadece orman bilmem ne değil. biraz geniş açıdan bakıldığında hukuk yok, adalet yok. ve kalleşlik var ortada. bi tarafınız yiyosa bayram tatilinde yapmayın bu işi. okullar açıkken yapın. ya da gerçekten insan haklarına ve hukuka saygınız varsa, mahkeme ne karar veriyosa onu uygulayın.

hukuk devleti değil gukuk devleti ol, sonra da ileri demokrasi paketi açıkla. ilk başta sen uy kanuna, yasaya. sen iktidar partisi olarak böyle davran, kalleşlik yap. ondan sonra gezi parkı olaylarında ya da toplumsal patlamalarda vatandaşından sakin olmasını bekle.

noldu ağır mı geldi yazdıklarım?

yav he he ağaçları kesmemişler. taşımışlar sadece.

gecekesti.
(bkz: gecekondu)

Yahu siyaseten holiganlaşmak bu kadar mı kör etmemeli insanı. Yani AKP'ye gönül verenler Koruma Kurulu'nun vereceği kararı beklemeden, gecenin bir saatinde ağaçların sökülmesini nasıl makul karşılıyorlar anlamak mümkün değil. O değil eğer ağaçlar sökülüp başka yere taşınacaksa neden gecenin bir yarısı beklendi? Rektörlüğe konu hakkında hiç bir bilgi verilmeden bu olayın ne kadar meşru olduğu tartışılabilir ki? Yani açık açık güç bende, ne istersem yaparım ve yapıyorum hareketi bu.

Yahu siz bizi senelerce çok pis kandırmışsınız yahu. Ben asıl ona yanıyorum. Ve bir şiir okudu diye bir siyasetçinin hapse girmesini protesto eden, başörtülü arkadaşları diledikleri gibi okusunlar diye eylemlere destek vere o 15-20 önceki üniversitedeki genç halime kızıyorum. Ne kadar safmışız meğer. Sizin de o günün güçlülerinden bir farkınız yokmuş. Kendinden başka hiç bir fikre saygı duymayan hele ki eleştiriler geldi mi kıyametlet koparan bu zihniyet asker kafasından bile kötü. Baeldi bşka alternatif yokmuş gibi ODTÜ'nün içinden yol geçecek ve bunun için yüzlerce ağaç kesiliyor. AKP'de ve ona gönül verenler de bir bayram havası. Neyin zaferini kutluyorsun hacı... Kendi oksijenini yok ediyorsun. Aç, oku 20-25 yıl önce Ankara'daki hava kirliliğini öğren. Bu hale ad ad, adım adım geldi bu şehir. Şimdi tekrar eski haline döndürülmek isteniyor. O değil ODTÜ'nün ipini çekmeden bir sonraki hedefte açık ediliyor: Anıt Kabir'in kapladığı alan çok fazla imiş. Ne kin varmış arkadaş yahu. Bir de müslüman kin tutmaz derler, develere rahmet okuttunuz kin konusunda. Ne kompleks varmış meğer içlerde.

Yahu ben ODTÜ'nün önünden geçmedim, istanbul'a 3. Havayolunun yapılacağı yerin nerede olduğunu bile bilmiyorum. Ama şunu biliyorum ki insan nerede olursa olsun ve kim olursa olsun ağaç kesilmesini yeni dağılmış bir ilkokul havasıyla kutlamaz. Vicdan nasıl elverir yahu. Yahu bir de Melih Gökçek dalga geçer gibi "arkadaşlar bana da sürpriz yapmış" tweeti atıyor. Gibisi nedir resmen dalga geçmek bu. Bir belediye başkanı kendi halkına bu saygısızlığı nasıl yapar inanamıyorum. Ve eminim azıcık vicdanı olan AKP'liler de bu durumun farkında ama parti öyle bir hal almış ki kimse siyasi olarak üstün olana gözünün üstünde kaşın var demeye cesaret edemiyor. Yoksa ben inanmıyorum bu kadar çok insanın bu kadar çok körleşmesine. Hak vermiyor ama hak verir gibi görünüyorlar. Yazıktır ama ya. Bir ağaç kaç yılda yetişiyor. Kolay mı bu kadar can almak. illa ki yürüyüp hareket etmesi gerek?
istanbul'daki 3. köprü için onbinlerce ağaç kesildi ve sonrasında mühendislik hatası deyiverdiler. Meğer köprünün ayakları oradan geçmeyecekmiş ve ağaçlar yanlışlıkla kesilmiş. Kesilen binlerce ağaca mı yanarsın, daha kesilecek binlerce ağaca mı? Şimdi o kesilen ağaçların boş bıraktığı araziye ne olacak. Hepimiz bilmiyor muyuz sanki? Yeni siteler, rezidanslar, havaalanına da köprüye de çok yakın. Rant zaten hazır yani. AKP'ye değil vicdanına, Allah'a inanan insanlar yok mu...

(bkz: topluk)

insanin o bos alana bakinca icinin gitmesine neden olur.