bugün

şehir merkezi ile selçuk üniversitesi arasındaki mesafeyi normal hava ve yol durumlarında 45 dk yol alabilen,konya'nın bir numaralı ulaşım aracı.
Almanların kullanıp kullanıp Konya Büyükşehir Belediyesi'ne faiş fiyatla sattıkları Alaaddin Tepesi'nin etrafını tur atan tranway
türkiye de yeniden gözde olmaya başladığında, ilk yapılan tramvaydır.
(bkz: konya)
konya'nın merkezinden şehir dışına kadar en fazla 1 saat içerisinde seyahat etme imkanı veren, çok ender arızalanan, metrodan daha ilkel ama daha sempatik toplu ulaşım aracı.
istanbul'daki tramwaylardan çok daha fazla huzur veren ve daha temiz kokan araçlar.
konya'ya her yaz gittiğimde ** binmeden etmediğim şehiriçi trafiğini çok rahatlatan güzel tramvay.
konya'daki varlığından sözlük sayesinde haberdar olduğum ulaşım aracı.
evvel zaman içinde kalbur saman içinde iuscivile daha çocukken, sille yolu tramvay durağında bir göbek* vardı. Futbol oynamayı bu göbekte öğrendi iuscivile. Burada yapılırdı mahalle maçları. kaldırım taşlarından kaleler kurulur ve başlardı koşuşturma, ta ki bekçi amcaların düdük sesleri duyulancaya dek. Gün geldi maçlar perşembe pazarına taşındı, öyle ya tramvay geçecekti artık göbekten.

Tramvay yapıldığı zamanlarda ilkokul sıralarında dirsek çürütüyordu iuscivile, okul çıkışında ise tek eğlencesi cebindeki bozuk paraları raylara koyup paranın ezilmesini seyretmekti. etraftan kızan amcalara inat gizli gizli yapıyordu bunu, hem de büyük bir keyifle.

lise yıllarının daha başında servisle gidiyordu okula ama memnun değildi bu durumdan, sıkılmıştı servisten, bütün arkadaşları tramvayla gidiyordu okula. binmemeye başladı servise, o da arkadaşları gibi tramvayla gidip geliyordu artık. sabahları tramvayda uyuma alışkanlığını o günlerde kazandı. bazen arkadaşları uyandırmazdı onu, gözünü açtığında kampüste* bulurdu kendini, karşısında ya bir vatman ya da sırıtan bir üniversiteli. hassiktir yine uyumuşum der, arkadaşlarına küfrederek* tekrardan binerdi tramvaya.

Kaderin cilvesi midir bilinmez, üniversite hayatıda bu tramvaylarda geçiyor.*** neler konuşulmadıki bu tramvay yollarında . bazen akşamki maçta atılan golün ofsayt olup olmadığı bazen yapılan sahte biletlerden ne kadar kâr edildiği** bazen memleket meseleleri, bazen vizede çıkan bir soru...

şimdilerde ne zaman tramvayın raylarına bozuk para koyan bir çocuk görse hüzünlenir, cebindeki paraların hepsini çıkarır çocuğa verir, sonra kuytu bir köşeden izler çocuğun yaptıklarını, eski günlerdeki gibi sevinir. köy hizmetleri durağında tramvaydan inen liselileri gördüğünde yüzünde buruk bir tebessüm belirir, uykusu gelir birden. başını eski günlerdeki gibi tramvayın camına yaslar ve uyur. ne zaman tramvayda iki sevgili görse ağlamaklı olur..

velhasıl efendim, anısı çoktur bu tramvayın. biraz yavaş seyreder, takıl tukul gider ama olsun. bendeki yeri her zaman ayrıdır. Haa unutmadan "bu vasıta tesirli bir fren sistemine sahiptir."*
konya dan nefret etmeme sebep olan uluşım aracı.

(bkz: teneke yığını)
e-bilet uygulasına geçilmesiyle birlikte içeriden parayla binmenin yasaklandığı tramvay.
vatmanlarının durak isimlerinin söylerken kırıp geçirmeye vesile olan tramvaydır aynı zamanda
kampüssssssss son durak
sagaaaarya (sakarya)
maden tetkikkk (mta durağı için kulanılır)
en bilindik olanlarıdır.
(bkz: kağnı arabası kılıklı tramvay)
dışarıdan her gördüğümde aklıma beyoğlunda çalışan tarihi tramvayı getiren zımbırtı. akabinde de (genelde içindeyken) niye bu tramvay bu kadar eski, niye burada da istanbul zeytinburnu-sultanahmet arasında çalışan şöyle klimalı-mlimalı tramvaydan yok diye iç geçirdiğim tramvay.
şubat ayı başından bu yana nakit para ile binilemeyen *, sadece elkart (öğrenci 0,65 ytl, sivil 0,90 ytl) yada 2 binimlik (2 ytl) veya 5 binimlik (5 ytl) lik kartlarla binilen 2-3 dk da bir hatta bazen arka arkaya bile gelebilen tramvay.
tıngır mıngır gider; hele yorgunsanız beşik etkisi verip sizi uyutur. dün iki turistin konuşurken "heeeey! luk et tiz" diye gülüşüp dalga geçtikleri, eski meski ama biricik kurbağa görünüşlü vasıta.

purple ile içinde sandalye masa taşımıştık vakti zamanında. sandalyeye oturup despot konya insanını güldürmüştük. o yeşil koltuklarında zoraki üç kişi oturulup zorlanan loplar, omzuna yaslanılan sevgili vs. vs. konyadan mezun olan öğrencinin konya denince hatırlayacağı ilk şeylerdendir.

ayrıca megafondan ses artık kayıtlı gelmektedir.kibar birine okutmuşlar "saharya" "gunduracılar" sesleri artık duyulmuyor.

henüz görmeyenler, gözünün önüne getirmek isteyenler, aygıtın bir benzeri için:
(bkz: tünel)
birazdan burdan çıkıp bineceğim 24 saat hizmet veren tramvaydır aynı zamanda. sanırsam hattı kampüs içerisinde uzatılacakmış. çok şirin bir görüntüsü vardır vosvosun akrabası gibidir.
bu da vatandaşla nasıl kaynaşıp bütünleştiği gösteren fotografı
http://www.milliyet.com.t...02/yasam/resim/yas08a.jpg
yeni eğitim öğretim sezonunda selçuk üniversitesi kampüsü girişinde olan harekat merkezi kampüsün içine kadar girip ziraat fakültesi arkasına kadar gidecek ve öğrenciyi en az 20 dakilık yol azabından kurtaracak tramway.
Konyanın yeşil minibüslerinden çok daha sevimli ve insanı yormayan ulaşım aracı. *
(bkz: zafere giden yolda çekilen çile kutsaldır)**
5-6 yıl öncesine kadar, rayların üzerine çakıl taşı koyup ne olup biteceğini merakla bekleyen gençleri görüp, exterior hoparlörlerinden "bi daha yapmayın orospu çocukları" şeklinde anons yapan bir vatmana sahip emektar ulaşım aracı. *
zafer ile kampüs arasını yaklaşık bir saatte giden ve insanı durup kalkmaktan kanser eden ulaşım aracı...
konya ya ilk gittiğimde eğlence treni sandığım garip ulaşım aracı. vatmanların e-kartlarını okutamayan yolcuları azarlayıp uçan tekme attığı araçlardır. çok kızılan ama yine de sevdiğimiz insanlar gibidirler bu araçlar.
1970 modeldir bu tramvay, şirindir, temizdir, güzeldir.
kendi haline, tıngır mıngır ilerleyen bir tramvaydır. yaklaşık 14-15 durak ismi yazınca 'ya otogara gidene kadar ohoo, kesin kaçırdım otobüsü!' diye düşünseniz de bazı durakları 2 adım mesafede olduğundan beklediğinizden daha hızlı ulaşmak istediğiniz istasyonda bulabilirsiniz kendinizi. ama bir hayli yavaş gider.
konya'nın topografik yapısından dolayı rahatça faaliyet gösterebilen ve servisin eski model alman yapımı tramvaylarca yapıldığı tramvay hattıdır.

zafer'den kampuse yolcu yoğunluğuna göre 45 dakika 1 saat arasında ulaşmanızı sağlar. hızlı olduğu söylenemez ama aynı mesafeyi minibüse oranla daha rahat bir şekilde katetme ihtimaliniz kapasitesi ve iç hacminden dolayı daha yüksektir.

metro için de oldukça uygun olan konya coğrafyasında tramvayın seçilmesi saadece nostaljik nedenlere bağlanabilir mi? sanmam.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar