bugün

fenerbahçedir. biri bedavayken üstelik sırf ezeli rakibine gıcıklık olsun diye milyonlarca dolar para verip alınmıştır diğeri.

takımları babalarının çiftliği sananlara hiç hesap sormayan fenerbahçeli arkadaşlara göre muhteşem bir olaydır.
(bkz: galatasaray ı yeneyim de istersem sonuncu olayım)
(bkz: başlık açınca hazımsızlık geçecek zannetmek)
biri istediği futbolcuyu alan takım *, diğeri emre'yi isteyipte alamayan takım. alın hayrını görün kewell'in.

(bkz: başlığa bak çay demle)
harry kewell-5 gol
o oyuncu*-1 gol

(bkz: bir de şu açıdan bakalım)
"fenerbahçe" başlığına yazılması gereken bir cümledir.

başlık kirliliği yaratmanın en güzel örneğidir ayrıca. ultra gereksizdir.

(bkz: hızlı giden 4 tekerlekli araç)
(bkz: mö diye bağıran büyük ot yiyici)
(bkz: sıvıyken dökülüp sertleşen karışım)
(bkz: düğmesine basınca kanal değiştiren alet)
(bkz: yabancı sınırı)
ha dersin ki maldonado'yu sat öyle al. yapmaz bu adamlar.

gelen eksi üzerine edit:tamam arkadaşım. sırf senin için yabancı sınırını 11 çıkartacaklarmış. şimdi öğrendim.(!)
yabancı kontenjanıjosico ile doldurmuş takımdır.
kenedy bakırcioglu'nu almak yerine gökhan inler'i almak gibi bişey. ya da ne bileyim luca toni'yi almak yerine zoko'yu almak, murat tosun'u almak yerine murat hacıoğlu'nu almak.. hep aynı bunlar. şimdi adını hatırlayamadığım yüzbinlerce futbolcudan özür diliyorum zira hepsini yazmaya kalkarsak hoş bir durum çıkmaz ortaya.

he tabi bir de ortasaha oyuncularını attığı gol sayısıyla kıyaslayan biz zihniyet var. duyurulur ki son 3 halı saha maçımda 8 gol attım. ama bak gökhan gönül. gol filan atmıyo ne zamandır. kendimi tavsiye ediyorum fenerbahçe'ye.. sağ ayağım iyidir hani. iyi de koşarım...
butun sezon '11 metin, 11 turk evladi' diye aglayip, ajistasyon ve provokasyon yaptiktan sonra sene bitince yabanci futbolculari 5er 5er transfer edenlerin aksine 'yerli mali yurdun mali' dusturuyla hareket eden takimdir.
karakter yerine ismi tercih eden takımdır. mesela galatasaray kewell' i alarak hem karakter hem de ismi tercih etmiştir. ancak aynı meziyetler emre' de bulunmamaktadır. fark da budur.
kontenjanımız doldu bari türk oyuncu alalım almışken eski galatasaraylı olsun diyen takımdır.
yerli malı yurdun malı dusturuyla hareket eden ama yıllarca yabancı futbolcuları türk statüsünde oynatıp neredeyse onbir yabancıyla sahaya çıkacak olan takımla aynı takımdır...

ya bunu bir fenerli nasıl söyler yaa, daha geçen sene onbrinizde sadece volkanla gökhan gönül vardı türk olarak, daha neden bahsediyorsunuz...

bir diğer konu da galatasarayın ağlayıp ajitasyon yapması... bizim ordaki söylemlerimiz sadece o kadar zorluklar içinde dahi şampiyon olabildiğimizi vurgulamaktı, yoksa yabancılarımız sakatlanmasaydı gayette kadroda olacaklardı...

gerekli açıklamalardan sonra başlığımıza gelirsek, kanaatimce emre transferi tamamen aziz yıldırımın fantazisidir, harry kewell ise tamamen galatasarayımızın transfer başarısıdır, bedava kewell gibi bir oyuncuyu almak neresinden bakarsanız bakın başarıdır...
sırasıyla
(bkz: inter milan)
(bkz: newcastle united)
(bkz: fenerbahçe)
bu üç takımın ortak noktası ise elle tutulur bir başarı gösterememeleridir.
''fenerbahçe'' imiş.

nice anlamsız başlıklar geldi gözümün önüne şu cümleyi görünce...

hiçbiri bu kadar derin izler bırakmamıştı zihnimde...

nice dengesizler geldi-geçti şu yüce sözlük ortamından...

hiçbiri senin kadar sıçmadı canım konseptin içine...

ve sen,

sen tavan yaptın bu işte evladım...

oohh biraz daha sıç konseptin içine, hadi durma kirlet şu bembeyaz sayfaları da rahatla...

ohh yarasın evladım...
emre belözoğlu vasıtasıyla giydirilen sözkonusu takım van hooijdonk'u aldığı sıralar bu başlıkta giydirip duran galatasaraylı arkadaşların takımlarında bratu oynuyordu.
her takımın iyi ve kötü dönemleri, doğru ve yanlış hamleleri var.
durduk yere tartışma yaratmak, giydirmek için biri yabancı statüsünde oynayan, biri türk olan ve mevkileri birbirinden ayrı iki oyuncuyu karşılaştırarak bunları alan iki takım arasından birini daha büyük ilan edelim. iş mi bu şimdi?
babayı almaktır kısaca.