bugün

Fotoğraf makinesinin, saniyelerle ve saniyenin kesirleriyle işaretlenmiş bir kadranla kontrol edilen enstantane ayarı, diyafram açıklığı ile birlikte film üzerine ne kadar ışık düşeceğini belirler. Ama, daha da önemlisi, enstantane ayarı, hareketli ya da durağan konuların net ve keskin detaylı olarak mı yokse belli bir izlenimi ifade edercesine bulanık olarak mı kaydedileceğini belirler.

Obtüratör açıkken fotoğraf makinesinin hareket etmesiyle oluşabilecek istenmeyen titremelerden kaçınmak için, yeterince yüksek bir enstantane hızı kullanmalısınız. Eğer, makinenizi bir üç ayak üstüne oturtursanız, makinenin titreme tehlikesi ortadan kalkacağından, saniyeler süren uzun enstantaneler kullanabilirsiniz. Buna karşın makineyi elinizde tutuyorsanız genel kural, hiç değilse objektifinizin odak uzaklığına denk bir enstantane seçmektir.

Yani
Odak uzaklığı Enstantane hızı
50mm'lik objektif için

90-135mm'de

250mm'de 1/60 sn. ya da üstü

1/125 ya da üstü 1/250 ya da üstü enstantane kullanın. Bu kuralın nedenlerinden biri objektiflerin uzunlaştıkça daha ağırlaşması, diğeri ise makinedeki en küçük harketin objektifin uç noktası uzaklaştıkça daha fazla kaymaya sebep olmasıdır.

Yaratıcı kontrol

Fotğrafını çektiğiniz hareketli bir konuyu yorumlamak için, enstantaneyi kullanabilirsiniz. Örneğin, koşan bir insanı çekerken, bütün ayrıntılarıyla "dondurulmuş" bir görüntü için 1/250 hatta 1/500 sn lik bir enstantane kullanılırsa çekim sırasında koşan insan figürü, objektifin görüş alanının bir ucundan diğer ucuna doğru çok hafif olarak hareket etmiş olacaktır. Sonuç: yine kesinlikle tanınabilir bir koşucudur; ama bu kez görüntü biraz bulanıktır ki, bu da hareket ve canlılık hissi yaratır.

Her zaman, enstantane ile diyafram açıklığını birlikte dikkate almak zorundasınız. Aynı örneği kullanarak 1/500 sn de doğru poz için pozometreniz f4 verdiyse, 1/60 sn'de f11 kullanmanız gerekecektir. Bu durumda netlik derinliği önemli ölçüde artacak belki de, dikkati dağıtan bir arka plan da netleşecektir.

Pan yapma

Enstantaneyi yaratıcı bir şekilde kullanmanın başka bir yolu da "pan yapma", yani obtüratör açıkken fotoğraf makinesini hareket ettirmektir. Bunu yapmak için, 1/30 ya da 1/60 saniyelik bir enstantane seçin ve pozlandırma yaparken konuyu makinenize göre aynı konumda tutmaya çalışarak konunun hareketini makineyle izleyin. Hareket eden konu net görünecek; ama, bütün hareketsiz nesneler (arka plan gibi) bulanık olacaktır.

Hareketin dondurulması

Fotoğraf makinesiyle hareketin dondurulması için başvurulan iki yöntem vardır. Bunlardan biri, ani yoğun ışık veren flaş kullanımı; diğeri, hızlı bir enstantane kullanımıdır.

Hareketi "donduracak" enstantaneler
(35mm'lik makinede 50mm objektifle)

Hareket yönü: Hareketi dondurmak için gerekli enstante, konunuzun makinenize göre hareket yönüne de bağlıdıdr. Örneğin, makinenin tam üstüne doğru gelen ya da makineden uzaklaşan süratli bir otomobilin hareketi, objektifin görüş alanına paralel olarak yapılan bir hareket için gerekenden çok daha yavaş bir enstantaneyle dondurulabilir. Ayrıca, bir nesnenin hareketini yakalamak için, nesne fotoğraf makinesine ne kadar yakınsa, o kadar yüksek bir enstantaneye gerek vardır.

Manuel pozlandırmalar

Havai fişekler gibi konularda, enstantaneyi B'ye ayarlayarak makineyi bir üç ayak üstüne yerleştirin. Parmağınızı deklanşörden çekene kadar uzun bir poz süresince enstantane perdesi açık kalacaktır.

Makine titremesinin yaratıcılığı
Makine titremesi ilginç dokusal ve ışıksal etkiler yaparak fotoğrafınızı çekici kılar.
(bkz: fotografcılık)
enstantane küçük bir andır; ama o anı yakaladığınızda, o an ömür boyu karşınızdadır.vesikalıklar enstantane değildir; poz veririz çünkü. ama afgan kızın o bir anlık bakışı veya duvar dibindeki amelelerin bir anlık varoluşları birer enstantanedir. *
diyframla karıştırılan şey.
ucuz fotoğraf makinelerine verdiğimiz ayar. *
genelde 1 sn ile 1/2000 sn arasında olurmuş. bazı makinelerde otomatik bazılarında manuel olarak ayarlanabilmekdir. bazılarında ise sabit olacağını tahmin ediyorum.
(bkz: obturator)
fotoğraf filmi üzerinde saptanan zaman parçası, fotoğrafik an.
(bkz: örtücü hızı)
bir anlik goruntu.. anlik kesirlerle ifade edilen.
cok uc noktali cumlelerin yazılmasina onayak olacak kadar derin anlamlar ihtiva eden ama coklukla kiymeti es gecilip manasinin fiyakasi bozulan.. bir enstantane.. senden kalan..

deklan$ore degen parmagin yakaladigi.. $oyle;

foto 1- burada oyle guzel gulumsemi$sin ki obturator bile $uurunu yitirmi$.. ku$u kapan kedinin gozlerindeki donukluk, kanatmi$ sanki ucurtmasina jilet takan cocugun avuclarini. bilemiyorum; oyle bir an olmu$ ki ihtiyar bir adam takilmi$ objektifin merkezine: agliyor gibi susan gozleri oyle korunmasiz yakalanmi$lar. bliyorum biliyorum.. zaten sen gulumsersen $u koca ay erir de dunyaya akar..

foto 2- $u duvara degen el bana mi ait? duvar bana temas ediyor gibi de, orada yokmu$um ben sanki. ruhum kacirilmi$ gibi.
$u italik dudaklar? gereksiz uzayan saclarim? sana bakmayi$im? tamam, gulduren anlik goruntuler'den biri olmu$um burada ben. pantolonumdaki kusmuk lekesi bak o geceden kalan, hatirlatmayayim! hahaha hani senin.. neyse utandirmayayim.

foto 3- bitti demi$ gibisin. yara gibi gülümsüyorsun. gozlerin iki el ate$ ediyor. puantiyeli sirt cantasi olan cocuk var ya hani $u yanindan gecen; o olmak isterdim biliyor musun.. onun gibi teget gecmek isterdim. icini bo$alttigimiz hayattan olumle fidye alma oyunu oynamak: mecali kalmamak diye bir oyun; $$ duyuyor musun?

foto 4- o yaz. babanin raki masasinda devrili$i. annenin mezeleri yerden toplayi$i. karde$inin ba$ka bir odada uyuyor olu$u. bu anda her $ey var, bir sen yoksun. sanirim o yuzden ben de yokum, gecelim.

oldun diye aglamiyorum. sorun degil..
(bkz: ortucu)
Fransızca enstantane (instantané) "bir anlık; ansızın" anlamına gelir. Bir anlık görünüşü, durumu anlatmak için kullanılır. Fotoğrafçılıkta fotoğraf makinesinde, ışıklama süresini belirlemek için kullanılan Işık Düzeneği; Obtüratörün açılması ile kapanması arasında geçen zaman; yani, ışığa duyarlı alanın ışık aldığı süredir.
shutter speed de denir. filmin ışık gördüğü süre obturatorun açık kaldığı yani fotoğrafın oluştuğu süredir. saniyelerin bilmem kaçda biri şeklinde ifadelenir genelde.
kuşların kanatlarının donması, su damlalarının net bir şekilde yakalanması gibi işler için yüksek enstntane ve yeterli ışık gerekir.
ışık az olduğunda fotoğraf oluşumu için lazım olacak ışık artacağı için yani filmin daha fazla ışığa maruz kalası gerektiği için ensantane düşürülür. bu da film işlenirken sahnenin ister istemez değiştiği ya da makine titrediği için fotoğrafın bulanık olmasını sağlayabilir.
dijital fotoğrafta da olay aynıdır tek fark ışığı alan film değil cmos ya da ccd dir.
zamanlamayla ilgili bir kavramdır,

http://zeus.perfectlytime...resized/1224002777609.jpg
fotoğraf makinesi üzerinde, ışığın film yüzeyinde ne kadar süre ile kalacağını belirleyen obtüratördür.

b konumu-1-1/2-1/4-1/8-1/15-1/30-1/60-1/125-1/250-1/500-1/1000
(en uzun süreden en kısa süreye doğru sıralanır)
Fotoğrafçılıkta CCD ya da film üzerine düşecek olan ışığı ayarlamaya yarar. Yani karanlık bir odaya girecek ışığı perdeyi açıp kapayarak ayarlamak gibi. Enstantene, perdenin nekadar süre boyunca açık kalacağıdır.
Bu süre ortamın ışığı ile olduğu kadar diyafram ile de alakalıdır.
300 rakamını geçtiğinizde fotoğrafta kumlanma oluşturan araçtır.
Halkımızın yüzde atmışı yanlış telaffuz eder yüzde yirmisi o ne öyle der . . .
futbol maçları sunumunda "maçtan enstantaneler görüntüye geliyor" şeklinde sıklıkla kullanılır. kelime biraz araştırılsa, bulmacalarda çıkan "istanbul'un eski adlarından biri" sorusuna cevap niteliği taşıyabilir.
Fotoğraf makinelerinde, perdenin açık kalma süresini belirleyen seçenek.
görsel
diyaframın ekürisi.