bugün

birikimlerin getirisidir. bazen hiç farkında bile olmazsın bir anda süzülüverir gözlerinden. bazen bir şarkı duyarsın farkında bile olmadan bilincinde anılar dönmeye başlar o şarkının üzerine yapışmış. bazen birilerini görürsün yarım yamalak bir şeyler yapan. aklına yarım bıraktıkların gelir. bazen zorda olan birisini görürsün elinden bir şey gelmez yardım etmek için. aklına zorda kaldığın zamanlar gelir hem ona hem kendine üzülür salıverirsin.
eğer ki bi anda dolmuştayken gelmişse bu his artık kişinin iç dünyası acınacak hale gelmiştir kendimden biliyorum.
sorunlarım var galiba sözlük.

tam olarak "everyway that I can" şarkısını dinliyordum. bir baktım inciler dökülüyor.

niye öyle oldu ki?
kadın iseniz regl/mens/adet/aybaşı döneminin yaklaştığını gösterir..
Fethullah Gülen ve Bülent Arınç'ın sıkça basvurduğu yöntemdir. Hemen hemen çıkmış oldukları her programda salya sümük ağlayarak koyun gütme işinde baya ilerlemiş zatlardır kendileri.
depresyon da olabilir seçenekler arasında.
moral ve o an ki psikolojinin bozukluğuna bağlı olarak değişir.
o insanın vücudunun kalp taraflarında ki ağır tahribatların sonucunda oluşmuş olan yaralarının artık isyan ediyor olduğunu gösterir.
her ne olursa olsun en sonunda rahatlatan bi eylemdir. kuş gibi hafif hisseder insan kendini. neye ağladığını bilmediğinden, belli bir sebep olmadığından da rahatça normal haline dönebilir. hatta durup dururken ağlayanların büyük bir bölümü birkaç dakika sonra kahkahalarla güler.
tedavisi loş ışıklı bir odada 1-2 saat dinlenme olan, özellikle bayanlar olmak üzere, her kesimden insanın başına gelebilecek(evli, bekar, yaşlı, öğrenci vs.) ve inanın hayatı tehdit etmeyen bir durumdur.
böyle durumlarda acil servise gelmenin ve bu durumda olan kişileri acil servise getirmenin hiç bir manası yoktur. şiddetli bir uyaranın (cenaze, boşanma durumları vs.) olduğu veya kişinin kendine zarar verme düzeyine geldiği durumlar hariç tabi.
tabi bu durum sık sık oluyorsa psikiyatri polikliniğine başvurabilirsiniz.
(bkz: dokununca ağlamak)
gözyaşı bezlerinin ani ve aşırı bir şekilde gözyaşı salgılaması sonucunda olur.

yani bana olunca ben böyle açıklıyorum, kurtuluyorum (öncesini döküp düşünmekten) kendi çapımda.
nedense bu başlığı okuyunca insanın içinden gelen şey.
içindekileri biriktirmekten mütevellit olmadık zamanda kendini gösteren durum.
genellikle olmadık zamanlarda gelen histir efenim.
hatta komedi filmi izlerken bile ağlamak isteyebilirsiniz.
nedeninin bilinçaltında biriken ufak tefek sıkıntılar ya da düşünmeyi ertelediğiniz bir konunun hissettirdiklerini olmadık zamanlarda dışa vurmak olarak nitelendirebileceğimiz bu durumun sürekli olarak devam etmesi depresyona sürükleyebilir kanımca.
misal ben, o kadar romantik komediler o kadar animasyonlar izledim güleyim diye olmadı, olmadı... insan bir an gülüp ardından hüngür hüngür ağlar mı yav, manyak mıyım ben? daha da önemlisi geçecek mi?
çizgi film izlerken ağlamaya başlamaktan iyidir.
kedidir o kedi.
(bkz: premenstrüasyon)
çok da durup dururken değildir aslında.çok sağlam bir öncesi vardır.sağlamdan kastım çok biriktiğiyle alakalıdır.
iyi mi gelir kötü mü çok bir fikrim yok doğrusu.ama sonrası çok fena oluyor.geberesi migrene gözlerin feci bir şekilde ağrıması eklenince...off diyorum..
pek tabi an itibariyle tecrübeyle sabittir bütün bunlar.
durup dururken değildir o aslında.. birikmiştir bir şeyler, aldığı nefes düğüm düğüm boğazına takılmaktadır da insanın günlük hayatın karmaşasında kendini geçiştirmektedir, özlemiştir, yalnızdır, hayal kırıklığına uğramıştır belki ya da mutsuzdur. durup dururken değildir asla, sadece ağlama eşik şiddetini aşağı çeken bir durum -uykusuzluk,pms,stres gibi- varlığında mevcut durumlar gözyaşı şeklinde tezahür eder hepsi bu.
durup dururken birinin ölmesi sonucu olması muhtemel olay...
"lan adam az önce duruyordu öyle yaa.. ühüü"
aslında çok söylemek istediği şey olupta söyleyememek. Geçmişi hatırlayıp, şuanda çaresiz oldğunu farketmek, onda sözlerin sadece öylesine olduğunu anlayıp, durumu kabullenememek.. ve ilk yaş.
genelde sarhoşken başıma gelir. durduk yere ağlarım.
hamilelerin sıkca yaşadığı bir durumdur.hamile olmayanların nedenini bilmem.
uzun zamandır ve bir o kadar uzun zaman daha sevdiğinden ayrı yaşamak durumundaysan sık sık vuku bulan hadisedir.
umutsuzluğun dışavurumudur...