bugün

entry'ler (839)

faşist

MHP'yi destekleyen kişilere ithaf edilen sıfat.

Lan olum benim eşim alevi, yengem yahudi, kayınpederim ateist, babam 5 vakit namazında, en yakın arkadaşlarımdan biri göçmen, ben yörük'üm sen bana MHP'liyim diye foşşik diyorsun. Ha sen şimdi "sen kaç milyor, sen kafan karışmış, sen foşik" de diyebilirsin. De kardeş. Bak bu ülkede yüzyıllarca birlikte yaşamış ne kadar din dil ırk varsa Türk'tür. bunun denme nedeni de kimsenin kimseden üstünlüğü olmasın diye. Yani sen şimdi Almanya'ya gitsen, oranın vatandaşı olsan sana "Alman" derler ve sen onlara "foşşik" demezsin, herkese Türk denilmesindeki durum da bu dur. Ben durup dururken kimseye Türküm demem, kimseden de dinini, ırkını cinsiyet seçimini beyan etmesini istemem. Ha böyle dangalaklar var mı var. Ama sadece MHP'de mi var? Homofobik CHP'li DSP'li (DSP mi kaldı a.q) yok mu? Daha neler var ne düşünce sistemlerini savunan. her kesimden her türlü saçma adam var bu ülkede. Onun için kötüden örnek olmaz dostum. Alacaksak hep iyiyi örnek alacağız, birbirimizi sevmek için buna ihtiyacımız var. Tek sorun daha iyi örnek verebilecek AKP'li bulamadım, onları ocak dışı sayıyorum *

Bunun yanında Dünyanın anladığı manada faşişt Türkiye'de yok lakin soykırım yapmış bir ülke ve millet değiliz. Bizim milliyetçiler olarak derdimiz toprak ve millet bütünlüğü. Bunu da anlamayan anlamasın.

kürt ulusunun önlenemez yükselişi

bkz: (#2441722)

sözlük yazarlarının itirafları

Hayat zor, insanlar kötü, çimenler yeşil, dünya yuvarlak, kediler samimiyetsiz ve köpekler süper hayvanlar.

sözlük yazarlarının itirafları

Sıkıntılı sözlük yazarının içini döktüğü başlıktır.

Allah nasip ederse 25 ekim de evleniyorum sözlük. 10 yıldır beraber olduğum kız arkadaşımla evleniyorum ama tam anlamıyla mutlu olamıyorum.
Ailenin arkanda olmaması, sevdiğin kızı ailenin istememesi ve etin tırnaktan ayrılmaması...
inandığım bir yolda ilerlediğim için yorulmuyorum ama üzülüyorum.
Evimi herşeyimi kendim kuruyorum, oturacağımız evi boyattıktan sonra temizliğini kendim yapıyorum, kimseden maddi destek beklemiyorum ama manevi destek olmadığı zaman hele de bu ailen olacak kadının istenmemesi olduğu zaman çok zor.
Bir de herkes "ya ayrılırsak" ile ilgileniyor.
Ben bu ilişkiyi 10 senedir yaşıyorum sözlük, bu dönem de 3 yıl birbirimizden uzak yaşadık, araya mesafeler girdi, askerlik girdi, ailem girdi ama biz birbirimize saygımızı ve sevgimizi kaybetmedik ve biz nasıl daha mutlu olacağızı düşünürken ailem ile ilgili durumdan haberdar olan herkes bize "ya mutsuz olursanız" konusuyla geliyor.
Zaten bi kuru nikah ile geçiştirip gideceğiz hayatımızda bir kez yaşayacağımız o en mutlu günümüzü sırf benim ailem düğün istemiyor diye, bir de insanların salak salak öngörüleri çıkıyor karşına.

Aslında anlatasam hikaye o kadar uzun ki, ailemden yediğim baskı, arkadaşımm dostum dediğim insanların bu durumu bilmesine rağmen bir telefon bile açıp manevi destek olmaması ve saire...

Ama bildiğim bir tek şey var, belki herşey tam olmayacak ama birlikte olacak...

kürtler bu kahpeliği unutmaz

Kahpeliğin tanımını bilmeyen Kürt söylemi.

Yukarıda bolca açıklama yapılmış o yüzden ben de giydirmeyeceğim daha fazla. Sadece bir kaç sorum var;
1) Kimlik kontrolü yapan Türk polisini dövüp "burası kürdistan" diyenler neden Türkiye'den yardım bekliyor? Madem orası kürdisten git Barzaniden yardım iste.

2) Kolluk kuvveti kurup, mezarlık açıp, belediyelere kürtçe tabela asan, hiçbir izin almaya gerek duymadan kürtçe eğitim veren okul açan sen bugün Türkiye'den ne sıfatla yardım istiyorsun piç?

3) Katlettiğiniz masum öğretmenleri ,doktorları daha unutmamışken PKK haber sitesi Fırat News'de " Sallandaıracaksın 20-45 tane öğretmeni duvarda o zaman görecekler çözüm sürecini" yazan piç kurularına neyin yardımını talep ediyorsunuz?

Yeni Türkiye yardım eder mi size bilmem ama edenin de yedi ceddini sikeyim!

burak yılmaz

Anderlecht maçı sonrası kendisi ıslıklanırken üçlü çektiren takım arkadaşı felipe melo'ya trip attığı bugün ki hürriyet gazetesi haberinde iddia edilen kişi.

Futbolcu felan değil, daha öncesinde de yazdım şimdi de yazıyorum, koyunun olmadığı yerde keçiye abdurrahman çelebi derler.Bu pezevenk de Galatasaray'ın keçisi.

Hiç düşünmüyor bu taraftar ne görüyorda sneijder ile melo'yu bağrına basıyor da ben ve selçuk ıslıklanıyoruz.
Kısaca özetleyeyim;
1) Sneijder ve Melo sahanın her yerinde savaşırken siz iki adım ötenize düşen topa koşmadığınız için ıslıklanıyorsunuz.
2) eliniz belinizde futbol oynadığınız için ıslıklanıyorsunuz
3) aldığınız milyonlarca dolara rağmen hala salak salak triplere girdiğiniz için ıslıklanıyorsunuz
4) Yaptığınız hatayı telafi etmek yerine taraftara laf attığınız için ıslıklanıyorsunuz
5) Yabancı sınırlaması nedeni ile aldığınız ücretleri ve geldiğiniz noktayı hazmedemediğniz ayan beyan ortada olduğu için ıslıklanıyorsunuz
6) Galatasaray'a yakışmadığınız için ıslıklanıyorsunuz

daha ne diyelim?

Tez zamanda siktir olup gidersin inşallah!

16 eylül 2014 galatasaray anderlecht maçı

Galatasaray'ın ne lig'e ne CL'e hazır olmadığını göstermiş maçtır.

O Allah'ın belası Burak Yılmaz a aldığım kombineden ödenen paranın tek kuruşunu helal etmiyorum, Melo ve Sneijder a ise savaştıkları için bir o kadar helal olsun. Ha şu koduğum selçuk malına da hakkımı helal etmiyorum. Yabancı sınırlaması nedeni ile koyunun olmadığı yerde abdurrahman çelebi oldular ya ben onların a.q.

uludağ sözlük

Adını "libido sözlük" olarak değiştirmeyi teklif ettiğim sözlük!

Aslında sözlük demeye bin şahit ister ama yine yılların emeği var arada bir güzel entrylere de rast gelmiyor değiliz.
Gırla forum tarzı entry kasılıyor ama moderasyonun ne kukusunda ne fikisinde. Eski silinen entrylerime bakıyorum da hepsinin başında tanım olmasına rağmen "forum/chat tarzı entry" diye silik yemişiz. Bide şimdiki entrylere bakıyorum onalr zaten Allahlık.

Ha mesele bu değildi onu da yazayım.

Olum siz napıyorsunuz?

Dünün en beğenilen entryleri ve gün içerisinde açılan başlıklar felan hep sex üzerine. Mesela inci sözlük var gidin orda boşalın. Valla seversiniz orayı.Hep sikiş sokuş muhabbeti yapıyorlar.

Dün açılan ve günün en beğenilen entrylerine giren başlıklara şöyle bir göz atalım mesela.

1) Evlenilecek kadında aranan özellikler; Başlık içeriğine bakıldığında daha evlenme yaşı gelmemiş bir sürü abaza kriter belirtmiş. Aslında diyorlar ki beleş sex için herşeyi yaparız.

2) Sözlükte en sevdiğiniz kız yazarlar; direkt mealini yazayım, olum sözlükte yürümediğimiz kız varsa yazın da görelim, dm den yürüyelim, elimiz nasır oldu.

3) Ne laik kızlar tanıdım içinde zarı yoktu: Şimdi bunu açan kendini playboy adledip ama muhafazakar takılıp anasına bacısına dünyayı dar edip her yattığı kızı "orospu laik" diye tanımlamış bir beyin özürlü. Dışlamayın onu da sevin çünkü bunun gerçek değil daha çok bir fantazi ürünü olduğunu düşünüyorum ben. Bebe o başlığı tek elle açmış. Bacısı azıcık açık giyinse ona sarkıntı olacak abazalıktan o derece zavallı. Pis sövecem daha devam etmeyeyim...

4) Neden sevgilim yok; yine erkek yazarların ben aslında süperim bir verseniz siz de rahat edersiniz bende rahatlarım, ama burada cool gözüküp kız tavlamaya çalışıyorum minvalindeki entryleri ile dolmuş başlık. He a.q. hepiniz çok güçlü kimseye ihtiyacı olmayan, kuuul insanlarsınız he canım.

Ha bu enrty de o entryler günün en beğenileni olduysa günün en kötü enrtysi olur çünkü ergenlerimizin hepsinin kan beynine sıçrayacak.

Olum gidin bir otuz bir çekin de öyle girin sözlüğe burda tek elle entry başlık kasmayın.

Hadi eyvallah.

osman pamukoğlu

Emekli Komutan.

Kendisinin neden sevildiğini anlamadığım isim, RTE'den ne farkı var bu adamın?
Sürekli bağırıyor, insanları hor görüyor, hala kendisini komutan sanıyor.
Bu fikirleri nereden mi ediniyorum?
Kendisi henüz siyasi parti kurmadan önce, sadece kitabı ile ünlü iken davet edilmiş olduğu bir organizasyonda soru cevap bölümüne geçildiğinde sorulan soruları beğenmeyerek insanları azarlamışlığına şahidim. Daha sonrasında gittiğimiz yemekte ise insanlara sürekli emir cümleleri kuran, diyalog kurmanın zor olduğu ve kati süretle her konuda kendisini çok bilgili sayan ve buna inandığı için diğer görüşlere cevap bile vermediğini gözlemlediğim kişidir.

ikinci Atatürk'tür felan demişler de baya güldüm mesela ona.

Belki iyi bit komutandır onu bilemem ama iyi bir siyasetçi ve iyi bir devlet adamı olamayacağı kesin benim açımdan.

Ha belki ikinci RTE olur.

sözlük yazarlarının itirafları

Şimdi buraya yazmaya başlasam 3 gün yazarım aslında çünkü 10 yıllık hikaye bu.
Herşey 10 yıl önce başladı ve hala aynı sıkıntı devam ediyor ama kısaca şöyle söyleyeyim "insanlar saçma ve hayat zor a.q."

barış manço ya sanatçı diyen sanatı bilmiyordur

Başlığı açanın fikriyatını netçe belirtmeyip açıkça kıvırttığı görüş.

Barış Manço anneannesine "Gül Pembe" gibi bir şarkı yazmış Anadolu Rock kurucularından, onun için özgün tarzda müzik yapan Ahmet Kaya ile karşılaştırılması elma ile armutun karşılaştırılması gibi bir durum ortaya çıkarır ki başlığı açan arkadaşım topyekün sanattan anlamadığını en basit şekilde bu hipotez bile gösterir.

Bunun yanında Barış MANÇO'nun karşısına Cem KARACA Erkin KORAY, Moğollar vesair'i çıkarmak yerine Ahmet KAYA'yı gizli şekilde sürmekte Barış Manço'nun sanatından değil de ideolojik duruşundan rahatsızlık duymak, Türklüğünden rahatsızlık hissetmektir kanımca. Çünkü Barış MANÇO milliyetçi bir kişiliğe sahip olmasına karşın bunu Ahmet Kaya'nın kürt milliyetçiliğini öne çıkardığı gibi öne çıkartmamış, sadece sanatçı olarak kalmış, eli kanlı, ülke evlatlarının kanına girmiş birini öven biri olmamıştır.

ideolojik olarak açılan en az 10 tane Barış Manço başlığı var bu sözlükte ki ergenler yazıp duruyor üzerine. Son söyleyeceğim şu dur ki bu ülkede herkes Barış MANÇO'yu sever ama herkes Ahmet KAYA'yı sevmez. Çünkü birisi sanatının yanında insan olarak da örnek bir kişidir diğeri sadece güzel şarkılar söylemiştir. Sırf bu yüzden bile sanatçı ünvanını karşısına çıkarılan herkesten daha çok hak etmiştir.

Hadi öpt. Kib. Bye.

istanbulda insan kalmaya çalışmak

insan olanı yoran durumdur.

Spesifik olarak istanbul'un böyle olduğunu düşünüyorum çünkü bu kadar kalabalık ve bu kadar göç almış başka bir şehrimiz yok.
Nacizane dünya'nın bir kaç büyük şehrini gezmiş biri olarak ne yazık ki yabancı ülke şehirleri de kalabalık ve kozmopolit olsa da istanbul kadar kendini kaybetmiş insan yığınları ile dolu değil.

Mesela trafikte hergün gerilmeyeniniz var mı?
Arabasında sopa olmayan kaç kişiyiz mesela?
Metrobüse binicem diye iteklenen, insanların eşşek kadar yolda inatla üzerine yürüyüp kendi egosunu tatmin ettiği, koca koca yazılar ile neredeyse heryerinde "inen yolculara öncelik tanıyınız!" yazan metro'da inmeye çalışırken ayılarca tekrar vagon içerisine itilen bi tek ben değilim sanırım.
insanların bencilliğinden, bir adım önünde bir iş yapacak diye olmadık çingeneliğe başvurmasından, en eğitimlisinden en cahiline herkesin bu tavırda olmasından, bu kötü ruh halinin normallleşmesinden rahatsız olmuyor musunuz?

Tüm bunlara rağmen son durakta bile zaten herkes o otobüsten inecekken üzerinize basa basa sizden bir adım önde o otobüsten indiğinde kendisini bi bok sanan o insana rağmen, trafik kurallarını hiçe sayıp sizin ve diğer insanların hayatını tehlikeye atan ayılara rağmen, yolda yürürken bile kendinizi rahat hissetmediğiniz bu şehirde tüm o orman kanunlarına rağmen insan kalmaya çalışmak beni yoruyor.

Siz yorulmadınız mı?

vaudeville for vendetta

hala favorilerimde duran yazılarını açıp okuduğum yazar.

5 yıl önce gitti, gelmedi gayri, acıları, özlemleri, aşkları olan aslında hepimiz gibi ama bunu afilli anlatan bir adamdı.
Daha çok yazsaydı keşke, ya da şimdinin twitter fenomenlerinden daha güzel kitaplar yazıp anlatsaydı bize bizim dertlerimizi kendi diliyle.

düğün

Maddi kaygılar ile yapılamayacak kadar pahalı etkinlik.

Gördüğüm kadarı ile evlenmiş kimse başlık altına yazmamış ama evlenme aşamasındaki biri olarak ben yazayım, çok pahalı olum.
istanbulda bir düğün 80Bin TL civarı. Öyle boğazı felan da görmüyor yani. 130-150 Bin TL'ye düğün yapan insan evlatları var.
Altın fiyatı, ortalama gelir durumu vesaireyi göz önüne aldığınızda çok zengin ve pinti olmayan bir çevreniz yoksa ROI'si (Yatırımın geri dönüşü)neredeyse olmayan, son yıllarda evlenen bir çok kişinin zara ederek sonuçlandırdığı ve evlendikten sonra 2-3 yıl düğün borcu ödediği etkinlik.

Evet herkes ister şahane bir düğünü olsun ama ülke şartlarında artık düğün yapmak lükstür.Benim gördüğüm ve planladığım artık gençler nikah+eğlence şeklinde arkadaşları ile küçük bir grup şeklinde bir mekanda eğleniyor. Mekandan organizatörüne, garsonunda nikah memuruna bayıl bayıl bitiremediğin kadar paran varsa git çırağanda yap düğününü biz de gelip göbek atalım ama orta direk ailelerin uzak durması gerektiğini düşünüyorum.

devlet bahçeli

Hakkında zamanında (#1850464)şeklinde bir tvit atmışlığım olan kişidir.

Kimse de çıkıp o dönem ağzıma vurmamış.

uludağ sözlük

En son entrymi ne zaman attığımı hatırlamadığım sözlük.

Yıllar geçti bir bakayım lan ne oluyor diye bir girdim ve yıllardır neden geri dönmediğimi anladım.
Olum "16 yaşındayım ve gurur duyuyorum" nedir lan? Biz "16 cm ve gurur duyuyorum" diye başlık açmışmıyız bir bak bakalım, bi kendini sorgula, bi ergen beynini...

Az takılayım belki iki tane kafa adam bulurum da keyfim gelir yazarım.

vaudeville for vendetta

2 yıldır felan uludağ sözlükte entry girmesem dahi girip ara ara yazılarını okuduğum yazar(dı).

Arkasından onun kadar iyi yazar gelmedi. onun ekolünden olan yazarların çoğu da yazmıyor artık. Yazdığı bir blog ne bileyim bir twitter hesabı varsa bilipte söylemeynin!

Bu yazıyı okuyup bilgisi olan bana DM'den yazsın. Özledik keratayı.

uludağ sözlük

1-2 yıldrı yazmadığım sözlük.

bugün itibari ile askere gideceğim için zaten daha uzunca bi sürede yazmayacağım. sözlüğe giriş yapmadan başlıkları okuyordum uzun süredir ve moderasyonda bi kalite düşüşü olduğunu ve cemaatinde bu imamlara uygun çeşitli faaliyetlerde bulunduğunu görüyordum.Ancak sözlüğe giriş yapmam ile siinen entrylerimin koca bir liste olmuş olması ve tüm bu silinen entrylerin tamamen ideolojik karşıtlık nedeni ile silinmiş olması beni dahada üzdü. yazık ki bir zamanlar kaliteli insanların olduğu bu sözlük bitmiş artık.

çıkarken sifonu çekmeyi unutmayın!!!

bir kürt olarak türklere soruyorum

Bir türk olarak ve bununla guru duyan bir türk olarak bu hadsiz soruların sorulmasına izin verdiğimiz için sorula bilen sorular.

bunun adı hadsizlik. eski bir söz vardır; "azmış itin menzili olmaz" diye. bunlarda o durumdalar.

bir türk olarak diyarbakı'da şırnak'ta muş'ta ve bilimum diğer kürt yoğunluğu olan Türk illerinde rahatça dolaşamaz bu yerlerde iş kuramazken her kürt Türkiye'nin her ilinde istediği işi kurabilir hatta o işte çok zengin olabilir.

şimdi sorarım size kimin kime hesap sorması gerek?
kim daha özgür?
kimin dağa çıkması normal?
kimin?

mustafa kemal in attan düşmesi

"ne alaka abureeeyy" dedirten olay.

ortak noktaları ne?
ikiside devlet adamı ve ikiside attan düşmüş v.s.

ulaşılmak istenen amaç ne?
tayyip türkiye'nin 2. atatürküdür. "Tayyip ile alay ediyorsunuz ama atatürkte attan düşmüş oluuuum" mihvalinde zeka pırıltıları sergilemek.

"temel yolda yürüken arkadaşına rastlamış, arkadaşının elinde bir kitap. "hayırdur uşaum nedur o elindeki" demiş. arkadaşı "sen anlamazsın" demiş. temel biraz ısrar ettikten sonra arkadaşı başlamış anltmaya.

-şimdi temelcim bu kitabın adı düz mantık. şöyle anlatayım. senin evinde akvaryum var mı?

-var.

-o zaman içinde su'da vardır.

-var.

-su varsa içinde balıkta vardır.

-var.

- o zaman seb hayvanları seviyorsun. hayvanları seven isanları'da sever o zaman senin bir eşin'de vardır.

-var.

- o zaman sen bir erkeksin. demiş.

kitaptan çok hoşlanan temel arkadaşından bu kitabı ödünç almış. eve giderken başka bir arkadaşına rastlamış. arkadaşı temel'e "elindeki kitap ne?" diye sorunca temel hemen başlamış.

-senin akvaryumun var mı?

-yok.

- e o zaman sen ibnesin.

işte bu olay'daki mantıkta bu kadar sığ ve gerizekalıcadır.

bunun dışında birinin at'dan düşmesiyle dalga geçmekte bir o kadar gerizekalıcadırç