bugün

entry'ler (622)

final sınavına hoca için not bırakmak

yapılmasında fayda olmayan eylemdir. sınav kağıdında böyle bir not gördüğümde genelde öğrenciyi çağırıp, eline cevap anahtarını verip "bak buralardan bu puanları aldın. not bırakmışsın ama sen söyle başka nereden kaç puan verebilirim sence sana" diyorum. genelde "hocam çok bile vermişsiniz ben daha fazla puan isteyecek bir yer bulamadım" deyip odayı terkediyor.

dolayısıyla faydasızdır, birşeyi değiştirmez.

doktora yapmak

akıl işi olmayan eylemdir. araştırma görevlisi olduğum için yapmak zorunda olduğumdur. zorunlu olmasa bir saniye bile düşünmeden bırakacağımdır. zira (başka okullarda nasıl bilmiyorum ama) benim yaptığım okulda ve bölümde hocalar sadece egolarını tatmin etmek için gözünün yaşına bakmadan her türlü zulüm ve işkence yöntemlerini mübah görmekteler. tez dönemini son derece rahat geçirip, literatüre yaptığın katkıyı hiç önemsemeyip, tezine doğru düzgün geri dönüş bile yapmayıp, ders döneminde ve yeterlik sınavında her türlü zorluğa maruz kalmak bunun en güzel kanıtıdır.

zorunda değilseniz yapmayın. hayatınızın en güzel yıllarını heba etmeyin.

işyerindeki insanlardan nefret etmek

Benim bu. ilk işe girdiğinizde hevesli hevesli tanıştığınız, arkadaş olduğunuz, birlikte birşeyler paylaştığınız insanların, zaman ve koşullar değiştikçe nasıl çıkarcı tiplere dönüştünü izlediyseniz son derece doğaldır efendim. Arkanızdan sizin kuyunuzu kazmaya çalışanlar, bir takım kadro vs gibi çıkarları gözeterek sizinle selamı sabahı kesenler, yönetimdeki insanların yalakası olanlar vs. iş hayatı her türlü insanı tanımanıza vesile oluyor arkadaşlar.

rusya ile savaşı kazanacağını zanneden mal

geçmişte atalarımızın rusya'yla uzun savaşlar verdiği doğrudur. ancak o zamanlar ülkeler arasındaki bağımlılık düzeyi meyve sebze kumaş vs ticaretinden ibaretti. ne biz rusyadan bu kadar doğalgaz alıyorduk, ne de rusya'ya rest çekersek ne yaparız dediğimiz bağlayıcı anlaşmalarımız vardı. dünyadan bi haber bünyelerin onur, şeref, bayrak naraları attığı kuru vatanseverlik tasladığı zamanlardayız malesef. levent gültekin'in dünkü yazısını okuyan varsa bilir. o başka bir olay için bunu söylüyordu ama ben şimdi bu olay için alıntı yapacağım. "hangi dava memleketin geleceğinden daha önemli olabilir?" sorusunu yöneltiyorum size.

uluslararası arenada türkiye eşittir ışid algısı yaratıldı. terörist bir ülke olarak anılıyoruz. şeref dediğiniz bu mu?

en uzun sınır komşumuz olan suriye'nin içinde barış olsun naraları atılıyor ama iç savaşın bu hale gelmesinin en büyük sebebi türkiye'dir. millet dediğiniz bu mu?

"biz de nükleer santrali onlara yaptırmayız madem" gibi ilkokul düzeyi yorumlar yapılıyor. anlaşmanın iptali durumunda rusya'ya geriye de dönük olarak faiziyle birlikte yüklü bir tazminat ödemek zorundayız. oradan buradan borç almadan altından kalkabilir miyiz bilinmez. vatanını düşünmek dediğiniz bu mu?

putin çıktı "ışid'in bir ülkenin ordusu tarafından korunduğu aşikardır" dedi. ışid'e savaş açan bir ülkeye savaş açtık resmen. onur dediğiniz bu mu?

türk müteahhitlerin türkmenistan'dan sonra en çok proje yaptığı ülke rusya. rusya çıktı "bu işten en çok türk firmaları zarar görecek" diye tehdit etti resmen. bayrak dediğiniz bu mu?

ve belki de en önemlisi, sanki bizim uçağımız düşürülmüş gibi acilen nato'yu toplantıya çağırdık, rusya'nın çıkışlarına da bir cevap bile veremedik. elimizde sadece cumhurbaşkanımızın taze enerji bakanı yaptığı sevgili damadının "müsterih olun bence bişey olmaz" yorumundan başka bir şey yok. -ki bir şey olacak olsa bile çıkıp bunu söylemesi beklenemez.- gurur dediğiniz bu mu?

suriye'deki milyonlarca masum insanın başına gelenlerden dolayı olan sorumluluğunuz hakkında konuşmak bile istemiyorum.

siz türk milletini falan savunan, düşünen insanlar değilsiniz. siz sadece akp şakşakçılığı yapan, onları aklayıp savunmak için ne yapacağını şaşıran insanlarsınız.

hayırlı olsun, ülkemizi bir bilinmeze sürüklediniz. başımızdakiler kadar siz de sorumlusunuz bundan. umarım bu dünyada ya da öbür dünyada, bir şekilde bunların hesabını verebilirsiniz.

turktorrent

1 adet davetiyemin olduğu, ve zamanında yaptıkları gibi davetiyeleri sıfırlama ihitmallerine karşılık seve seve paylaşmak istediğim sitedir.

isteyenler özel mesajdan mail adreslerini gönderebilir. ilk ulaşan kazanır. *

edit: 1 adet şanslı ve hızlı kullanıcı davetiyeyi kazandı. hayırlı olsun diyoruz. *

gezi parkı direnişini neden desteklemiyoruz

hakkını arayanların safında değil, hakkımızı yiyen hırsızların safında durmaktan zevk aldığımız için.

yol falan yaptılar çünkü, her pisliği yapmak hakları artık. bunu görmezden gelmek olmaz.

sözlük yazarlarının itirafları

çok uzun zamandır yazmıyorum sana sözlük. yazamıyorum daha doğrusu. yıllar oldu belki de. hayat gailesine kapıldım. liseye giden bir öğrenciydim sana üye olduğumda. şimdi üniversiteyi bitirdim de işe bile girdim.

işe girme aşamasındayken çok gözümüzü korkuttular. "aman politik şeyler yazmayın internette, sonra ip adresinizden bulurlar mülakatta elenirsiniz" dediler. üstelik bunu kahvede oturan amcalar söylemedi bize. baya bildiğin üst kademelerdeki devlet yetkilileri söyledi. dinledim onları yazmadım. politik olmayan paylaşımlar bile yapmadım ne olur ne olmaz diye. gözümüzü çok korkuttular sözlük anlatamam sana.

sonra baktım ben kendim olamıyorum. başka bir alanda iş aradım. akademisyen oldum sözlük, artık düşüncelerimi rahatça dile getirebileceğim bir iş seçtim. yaklaşık 1 yıldır akademisyenim ama sana ilk defa yazıyorum uzun zamandır. çünkü farkettim ki kalemim körelmiş. artık yazmak istesem de yazamıyorum. bundan sonra düzenli olarak yazacağım sana. tekrar geliştireceğim kendimi. o sorun bir şekilde hallolur.

ama esas önemli olan ne biliyor musunuz sevgili yazar arkadaşlarım. milyonlarca genç korkuyor, düşüncesini dile getiremiyor ve en sonunda beyinleri adeta bir samana dönüşüp ot gibi yaşamaya mahkum oluyorlar. ülkenin durumu hiç iyi değil sözlük. hele gençlerin durumu hiç hiç iyi değil...

zigavus

yaklaşık 1 ay öncesine kadar düzenli olarak kullandığım şampuandır. saçlarım hiç bir zaman çok gür ve uzun olmamıştır ancak dökülmesi her zaman can sıkıcı bir boyutta olmuştur. bir eczaneye gidip tavsiye istediğimde de bu şampuanı, biotin vitaminiyle birlikte kullanmamı önerdi. bir de şampuanın içine yine yanlış hatırlamıyorsam zigavus marka olan küçük bir bir tüp kırarak şampuanı çalkaladı.

süresini hatırlamıyorum ama 250ml lik şampuan bitene kadar düzenli olarak kullanmaya devam ettim. saç dökülmemim gözle görülür biçimde azaldığını söyleyebilirim ama yeni saç çıkarıp çıkarmadığı konusunda şüphelerim vardı. ta ki şampuanı değiştirip kimyasal maddesi az diye nude marka şampuan kullanmaya başlayana kadar. yaklaşık 1 aydır nude kullanıyorum ve saç dökülmem yine eski boyutuna ulaştı. bu süreçte zigavus kullandığım dönemde çıkan saçlarım da yavaş yavaş uzayıp görünür hale gelmeye başladı. kısacası şimdi şimdi anlıyorum zigavusun aslında ne kadar faydalı olduğunu.

nude bittikten sonra hiç beklemeden yine zigavusa döneceğim. artık değişiklik yapmamak üzere. tabiki farklı bünyelere farklı etkiler yapabilir ama eczanenize danışarak gönül rahatlığıyla kullanabileceğiniz bir marka olduğunu söyleyebilirim. kendim çok çok çok memnun kaldım.

yazarların okuduğu en iyi üç roman

girinin elli tonu
karanlığın elli tonu
özgürlüğün elli tonu * * *

arabanın çalınmaması için yapılacak en iyi yöntem

idrarınızı yapın etrafına, kokunuzu bırakın efendim. sizin bölgeniz ve sizin arabanız olduğu belli olsun.

evlilikler artık kısa dönem

bu konuda yeni ürettiğim tezime göre evliliklerin artık kısa sürmesinin sebebi türk kızlarının evlenmeden olmaz tribiyle türk erkeklerinin bütün kızlar bana vermeli tribinin bir araya gelmesidir.

şöyle ki kızlarımız evlenmeden olmaz diye diye erkeklerimizi canından bezdirmiş, tamam ulan evlenelim o zaman dedirtmiştir. erkekler de istediklerini alınca karıları onlara çekici gelmemeye başlamış, yeni heyecanlara yelken açmıştır.

şimdi diyeceksiniz ki kızlar eskiden de vermiyordu o zamanın evlilikleri neden uzun sürüyor madem? haklısınız kızlar o zaman da vermiyordu ama o zamanın erkekleri de ar sahibi insanlardı ve istemiyorlardı. seks için değil aşk için evleniyorlardı. bu yüzden eski nesilin birbirlerine olan tahammülleri ve toleransları hiç bitmiyor. ancak yeni nesil genelde yapacakları işleri yasal bir platforma oturtmak amacıyla evlendikleri için, alacağını alanlar evlilikten çabuk sıkılır hale geliyor, boşanma oranları da artıyor diye düşünüyorum.

öyp

maaş artık 2000 değil 3200 oldu öncelikle bu konuyu düzeltme ihtiyacı duydum. ayrıca akademisyen olmak gibi bir hedefiniz varsa çok güzel bir imkandır. senetin altına imza atıldığı doğrudur ama her güzel şeyin de bir bedeli var.

sevgilisine namaz kıldıran seccade alan erkek

aranıp da bulunamayandır.

ben bu yazıyı alttaki yazara yazdım

kahve iyi fikir. nerede ne zaman?

kürt olduğu için kız verilmeyen erkek

kız batılıysa gerçekten sorun olandır. arkadaşlar bunu ırk ayrımı olarak görmeyin. çok fazla ve çok sevdiğim kürt arkadaşlarım ve çok saygı duyduğum 10 numara kürt hocalarım var ama doğruya doğru. evlilik kültür farkını kaldırmıyor. bayramda nereye gidilecek sorunsalı bile geriyor insanı. çocuk olduğunda iki tarafın da istekleri ortak olmuyor çocuk arada kalıyor. bunu batılılıar gelişmiş kürtler geri anlamında söylemiyorum. beklentiler farklı oluyor. arkadaşlık söz konusuysa tamam ama evlilik söz konusuysa herkes kendi kültürüne yakın biriyle evlenmeli kesinlikle. kürt için de çok zor neticede. büyükler boşuna oğullarına kendi köylerinden bakmıyormuş gelinleri...

üniversite hocasından not istemek

sene başından hocanın gözüne girdiyseniz zaten siz istemeden hocanız o notu verir. kendi başıma gelen bir olayı paylaşayım;
85'in ba 80'in bb sınırı olduğu dersten 81 almıştım. notların açıklandığı akşam hocaya şu şekilde bir mail attım; "hocam ortalamamı aldım 81'de kalmışım ama onu 85'e tamamlayabilmek için bir şey yapabilir miyiz devamsızlığım yok ve geçen dönemki notum aa. ama tabi yine siz bilirsiniz." dedim. 1 saat sonra bana gelen cevapta "ben zatan senin notunu 85'e tamamladım sıkıntı yok" yazıyordu. o dakikadan sonra da allah razı olsundan başka bişey denmez. neticede adam 4 puan eklemiş.

ama hocanız daha adınızı bile bilmiyorsa çalıştığınızı görmüyorsa vs. kısacası çok fazla gözüne giremediyseniz hiç uğraşmayın kendinizi de yormayın 0,1 puan bile olsa geçirmek istemezse geçirmez. siz seneye için kendinizi hazırlayın. bu sefer de derse iyi çalışın.

a walk to remember

ergen filmidir.

nejat işlerin babam ve oğlum da oynadığı gerçeği

nejat işlerin babam ve oğlum'da oynamadığı gerçeğidir. aksini iddia eden caps yollasın da görelim ben de merak ettim şimdi.

hükümeti öpüp başımıza koymamız lazım

sırf pelin batu dediği için bile tersinin yapılması gerekendir. tüm akplilerden bu kadınla aynı fikirde olmamak için hükümeti kötüleyen cümleler bekliyoruz.

turktorrent

kalan 5 adet davetiyemin çöpe gittiği site. buradan bangır bangır bağırdım isteyen pm'den ulaşsın diye, ama sadece 2 kişiye davetiye gönderebildim. şimdi ne oldu ne bitti bilmiyorum bütün kullanıcılarının davetiyelerini 0'ladılar. hepimize hayırlı olsun.