bugün

Sonunun güzel biteceğini sanıp 'geldi yine tipini si*tiğim' tavrıyla karşılaşmaktır.
Ev ahalisi tarafından "Niye haber vermedin, ya başına bir şey gelseydi?" Şeklinde karşılanabilecek durum.
2 sene öncesiydi. şehir dışında öğrenciyim, stajlar falan çok yoğun okul. bu yılbaşında aileme sürpriz yapayım diye kendi kendime söylememle başladı her şey. yılbaşından 1 gün önce yola çıkıp eve gidecek, epeydir yolumu gözleyen anneciğime ve babama sürpriz yapacaktım. lakin yılbaşında gidemedim. aradan 1 hafta geçince müsait bir zamanda ankara otobüsüne bindim.

kimseye soylemeden aşti de otobüsten indigim gibi dolmuşa bindim. tüm koltuklar doluydu, sırtımda çantam vardi, ağır sayılırdi. ben de kapinin hemen önündeki koltuğun yaninda dikilmeye başladım. kulakligimda the spirit carries on çalmaktaydı.

önünde durduğum koltukta güzel bir kız vardı, ara ara baktım, bana bakarken de yakaladim. simsiyah saçları bembeyaz yüzünü iki yandan öyle süslemisti ki. bir ara düşündüm ne yapsam diye ki o sırada, babam aradı. lan cool cool müzik dinlerken hafifçe kıza bakarken ve arkadakinin yavastan fortladigini hissederken babamin aramasi garip oldu, hem ankaraya geleceğimden habersizdi, hem de daha öğle vakti konusmustuk.

dolmuşta ayakta gittigimden telefonu cebimden çıkarana kadar sırt çantamı bacak arama sıkıştırdım, dolmusun içi çok sıcak olduğu icin sag elimde tuttuğum atlıyı koluma doladim, kulaklığın birini sol elimle çıkardigimda ise hiçbir yere tutunamadigimi anladim.

şoför sağolsun frene köklendi. ve o siyah saçlı güzel kızın üstüne uçtum.

o sırada telefon sağ elimdeydi, ve her nasıl olmuşsa hoparlör açılmış, babam bangir bangir konusuyordu,

- oğlum nerdesin, aloo ses versene.
+ ......
- artık beni de takmıyo hanım bu çocuk. ( anneme söylüyor.)
- eşek başı mıyız ulan biz?
- aloo ***** konuşsana oglum.

evet bu cümleleri dolmuştaki 20 kisiye yakin insan duydu. bazilari kikira kakiri gülüyordu, bazilari da haykira haykira bir kişi de çok güzel güluyordü.

o bir kişi üstüne düştüğüm kızdan başkası degildi, hızlıca kalktim, "kaptan müsait bir yerde."dedim. indim ışıklarda.

olanların vehametini düşünüp haykira haykira güldüm kendime.

sonra eve gittim, anahtarimi yanima almayi unutmusum meger. zili çaldim kimse acmadi. misafirlige gitmis olmaliydilar. surpriz kaçmasın diye kapinin kenarına çantamı koyup üstüne oturdum, oylece uyuyakalmisim amk.
en son babam bir bardak soğuk suyu yüzüme bosaltmisti. öyle kendime gelebildim.