bugün

gidişinin ardından verdiğim ilan.

beraber oturacaktık oysa, tek kiracım sendin. aklımın kiracısı.

şimdi bir acıya kiracı' yım, kendi evimde.
ben sana gitme dedim, depozitosu gözlerin.

gözlerin yeni taşınmalara gebe.

üç oda bir salon kiralık kalp için giriş.
girişinde terkedilmiş evlerin duvarlarına yazı yazmanın adet olması üzere;

-savruldum peşinden, gitme.
girişte bir ayakkabılık.
ben almıştım sen boyamıştın hani. bir yarısı mavi bir yarısı pembe.

ikizlerimiz olsun,odalardan birisi onların olsun derdin.
kalbimin bir odasında doğmamış çocuk sesleri şimdi.

asla ayakkabılığı koymadığım ayakkabılar hayatımın önünde. dağılmış.

senin cicili, bicili ayakkabıların çoktan gitmiş. hatırası zihnimde.
üstü fiyonklu bir şey yalnızlık.

üç odanın bir odası çocuk odası hala, dönüp dönüp çocukluğuma sarılıyorum ardından.
penceresi açık güzel günlere.
senden sonra ilana bakmak için gelenler oldu.
ya ben evde yoktum, ya onlara uymadı.

senden sonra çok hor davrandım, tüm duvarları çizik kalbimin.

ya fiyatını yüksek bulanlar oldu,(bu kalp bana babamdan armağandır)
ya cephesini güneşsiz bulanlar.
senden sonra, güneş de gitti ardından.
üç oda bir salon kalp ,
yalnızlıktan
devren
kiralık.
eşyalı kiralık.
bir köşesinde sana aldığım ve herkesin sevgilisine almak zorundaymış gibi davrandığı peluş ayı.
rengi güneşten açılmış yer yer kahverengi.

yere yakın bir kanepe, üstünde her an uyumaya, yaramazlık yapmaya müsait.

her zaman kahve içmeyi keyif haline getirdiğimiz için bir filtre kahve makinası.
filtre kahveleri pahalı.

güzel günler, güzel anılar, gülüşün torbalarca.
daha onlarca eşya.

albümleri ben alıyorum.
yatağımızı zaten veremem.

bir mezarmış gibi yatıyorum ardından o yatakta.
ne diyor ah muhsin ünlü;

"şimdi sen gülüyorsun ve
böylece beni daha geniş bir salona almış oluyorlar"

kalbimin salonunda rüzgarlar geziniyor şimdi. at koştursan yeri var dediğin kalbim küçüldü ardından.
ardından tavan damlamaya başladı.
çatısı uçtu evimin.

yerde su birikintileri, buraya yazmak suya yazmaktan farklı değil çoğu zaman.
herkes bir yazma derdinde, selvi boylum al yazmalım en sevdiğimiz film.

üç oda bir salon kiralık kalp, kelepir fiyatına.
yalnızlığıma cephe, güneş almıyor.
bunalırdık da o kalpte bazen,
hani pencere açarız da hayallerimiz soğuk alır diye de korkardık.
memelilerde kalbin yapısal olarak 3 küçük odacık ve bir büyük odacıktan oluşması sonucu yapılmış anlamsız bir gönderme. ergen göndermesidir. muhtemelen 8. sınıfa giden birinin fen dersinden çıktıktan sonra yaptığı saçmalıklardan herhangi biri.

edit: bilgiye - oy vermek orucu bozar. sakıncalıdır.
ergen olmanın iyi bir şey olduğunu düşünüyorduk,
çocuktuk daha.

üç oda bir salon kiralık kalbimiz kırılmaya daha müsaitti sanırım o zamanlar.
bizim zamanımızda 8. sınıf diye bir şey yoktu, orta sona gidiyorduk biz,
sana yine aşıktım.

öğretmene hoca demek en büyük cakamızdı.

çocuktuk, ben daha çok çocuktum hatta.

üç oda bir salon kiralık kalbime bakmaya gelen duygusuz, önyargılı kişiler de oldu.
ne kadar para verdilerse, almadım.

benim kalbim, eskiden senindi, o kadar da kiralık değil çünkü.
hala kimsenin tutmadığı kalp.
sudan ucuz, kandan pahalı.

kanım pahasına boş tutuyorum, belki döner gelirsin diye.
kaporası mı yüksek, değeri düştü ardından oysa burda tüm mülklerin.

adalet mülkün temeli, sen kalbimin.
gittin ve bomboş kaldı şimdi arsalar.

yüreğim yangın yeri.
sadece kız öğrenciye olup iki aylık depozito peşindir.
şöyle güzel bir boya ister ardından.
çizildi çok.

yerler berbat. döşemesi de değişmeli yani.
tesisat, damarlarım.
hala sana ait bir şey dolanıyor damarlarımda, tesisat tamamen yenilenmeli.

çiçekleri beraber suladığımız balkona kuşlar gelmiyor artık.
balkonu kapatalım. gözlerimi kapatalım.

sonsuza kadar satalım hatta.

yaşıyorken organ bağışlamak mümkün mü?
satın almak varken kiralamayı uygun bulan zihniyet ve kaleme gelen güzel sözlerden ibaret soyut ilandır.
giriş gelişme sonuç'tan ibaret bir makaleydi aşkımız.
öğretmen ödev vermişti, bir sonraki ders biyoloji.

ben bir kalp çizmiştim, her odasına adın yazılı.
tuttuğun takımın rengine boyamıştım her birini.

giriş, gözlerin 101.
gelişme, seninle geçen onca güzel gün.

sonuç; gittin.

şimdi kiralık kalbim. duvar kağıtlarına da izin veriyorum üstelik.
bunun olacağı belliydi.
birisi geldi işte. bastırdı gözlerini. öyle derin mavi.

tuttu kalbimi.

artık bitmesi gereken bir seriydi bu.
yalan söylediğimi ikimiz de biliyoruz.

ben hala seviyorum seni.