bugün

sistemin ağzına sıçtığı kuşaktır. zamanında dünyanın değişebileceğine/değiştirilebileceğine inanacı tam olan bu kuşak sistem tarafından tost arasına sucuk misali iyice ezildikten sonra büyük oranda inancını yitirmiş, kurduğu hayallerin gerçekleşme ihtimaline olan inancı kalmamıştır. sistemi bizzat yaşayarak, ezilerek, yalnız bırakılarak, hayatı elinden alınarak içselleştirmişlerdir. bu şekilde hayata bir yerden devam edenler çocuklarına; 'bu işlere bulaşma, ekmeğini kazanmaya bak' diyerek bir zamanlar uğrunda arkadaşlarını kaybettiği, hayatını ortaya koyduğu davaya olan inancının kalmadığını ortaya koymaktadır.

ne kadar hazindir ki dostlar; bugün birçok haksızlığa, adaletsizliğe, ezilmişliğe, eşitsizliğe, sömürüye karşı dururken bize güç veren geçmişin onurunu, savaşımını ve kararlılığını böyle görmek.