bugün

eğer tek başına gitme fırsatı bulununca dünyadaki en büyük mutluluk oluveriyor. annen "git ahmet abin üçe vursun" der, sen gidip büyük bi mutlulukla tarif edersin berbere. berber koltuğunda o an şeklimiz aynen şudur;

görsel

tıraş biter, ahmet abi az bi şey jöle sürer kafaya. yanaklara kolonya. eğer şanslıysak baba gelmez o ara berbere. biraz daha şanslıysak eve döndüğümüzde anne komşulara gitmiştir.

süklüm püklüm gezilir evde. akşam olur. anne ve baba gelir. ilk önce kafadaki jöleye söver baba. daha sonra anne; "şu ahmet'in yaptığına bak, gül gibi çocuğumu maymuna çevirmiş."

utana sıkıla kalkılır sofradan. ertesi gün ilk iş kafayı 3'e vurdurmaktır.

ulan ne çektik be çocukken.

oğlum olursa karışmayacağım saçına başına. barış manço gibi dolansın evde.

http://2.bp.blogspot.com/.../9pfrbsB9jxQ/s1600/1+(14).jpg
herkesin değişik anılara sahip olduğu hassas durumların başında gelir.