bugün

(uktemdi..bu gece doldu bu gece taştı..vega'ya selam olsun..)

müslüm gürses şarkısında geçer bu söz *..arabesk kitleden entel kitleye geçiş yapan müslüm babanın son halkasının bir şarkısıdır..hakkatten bir ömür yetmez ki bu şarkıya doymaya..sezen aksu,bu değişimi geçmişle bağlantıları kesmeden süsler..ortaya sebahat abla ile eşref abi'nin aşkı çıkar..o aşktan da böylesi bir söz..sözümüzün babişkosu ise pek muhterem insan murathan mungan..

bütün mahallenin ama en çok eşref ağbinin sevgilisidir sebahat abla..fahriye abla gibi..geçtiği yerlere hayat götürür..donuk suratlara can verir..her daim açık penceresinin önünde çiçekleri bahar kokar..firuze gibidir bazı bazı..güzelliğinin bedelini ödemesi gerekir,öde firuze denir..camına vuran güneşe bakıp,sokakta top oynayan çocuklar,önünde oturan kızın saçını çekerek aşkını gösteren masum çocuklar,televizyondan yükselen ''batarken güneş ardında tepelerin..geldi veda zamanı teletabilerin..''sesiyle irkilir derken..yoldan geçen eşref ağbiye takılır gözler..siyah ceketi ''yakışıklı değil ama sempatik'' diye burun kıvıran mahalle genç kızlarını bile cezbederdi..ağır ağbiydi biraz ama sevdi mi tam severdi..bir kalemde silmeye vakit kalmayacaktı fakat..susuz içtiği rakısına meze oldu aşkı..kavuşmaları bekleniyordu,olmadı öyle..ortada bir engel de yoktu ki..kimseleri yoktu..birbirlerinin olabilecekken,kader ağlarını ayrı ayrı ördü..şarkının ömrü,aşkın ömrünü yendi..

geriye yüzlerde bir buruk tebessüm kaldı..yara gibi gülümsemek..hepimizin bildiği bir gülüştür bu aslında..çünkü herkes en azından bir kez bir yaraya kabul olmuştur..olmaya çalışmıştır..yani sevmiş,sevildiğini sanmış,kendi yaralarını umursamadan başkasının yara bandı olmuştur..yara sahibi minnet duygusuyla bir süre kabuğa ev sahipliği yapmış..kira istememiştir..zaman sonra,kabuk kaşındırmaya başlamıştır sahibin derisini..fazla gelmeye başlamıştır..ya gururlu olacak,sahip yarayı kanatmadan alıp başını gidecek ya da sahibin onu düşürmesini bekleyecekti..bir yol daha vardı..o da kabuğun durduk yere düşmesiydi..deriden ayrılış ne şekilde olursa olsun,kabuk ''hem yara bandım,hem yaram'' sözünün sahibi olarak kalacaktır..yara gibi gülümsemek bu yüzden hep tetikte olmaktır..şimdi düştüm şimdi düşecem,tamam duruyorum bugünlük ama yarın kesin kanayacağım demektir..içten gülememektir..palyaço gibi olmaktır bir nevi..yüzünüz gülerken,içinizin ağlamasıdır..bir yanın hep eksik olmasıdır..boşlukta asılı kalan düşüncelerde sahipsiz olmak,birinin bir gün el uzatacağını beklerken aslında yalnızlığı kabullenmektir..

ahh eşref ağbi..ahh sebahat abla..

fondaki şarkıyı değiştirdiler şimdi..sertab diyor ki bu sefer ;
''çok hoş kadınsın..ama yetmez ben karar verdim..
şarkı bitti gidiyorsun..güle güle şekerim..''

böyle mi olmak lazım yani ?
(bkz: gule gule)
(bkz: git)