universitede ders veren ogretim uyesi

şak diye iyi ders veren ve kötü ders veren diye 2 gruba ayırmak gereken kişilerdir. yazımızın ana fikri ders vermek olduğu için şak diye devam etmeli ki;

- her iyi bilim adamı iyi bir öğretmen değildir.
- her iyi öğretmen her iyi öğrenen yani iyi öğrenci demektir.tam tersi iyi bir ezberci oluyor.
- öğretim üyelerine bildiklerini nasıl aktarmaları gerektiğine dair bir kurs yada sürekli eğitim verilmemekte ve bunlar sınanmamaktadır.
- bu yöntemleri eminim ki çoğu(hepsi ile çoğu farklı şeyler) öğretim üyesi araştırmaya değer dahi bulmamıştır ve akabinde araştırmamıştır bile.
- okutman diye bir kadro vardır.
- sınavlarda öğretim üyelerinin bugune kadar öğrendikleri ve nerede ise her sene aynı ders ile ilgilenmeleri sonucunda elde ettikleri bilgileri sadece 1 dönem içinde ve bu ders dışında başka kazık dersler özellikle bazı bölümler için daha başka kazık derslerle berabaer alan öğrenciden bir iki saatte vermelerini istemesi mantık dışıdır.
- sınavdan sonra nasıl soktum ama nidalarıyla gezmek erkişinin gururunu okşamamalı aksine ne kadar az öğrettiğini yada "öğrettirdiğini" düşündürmelidir.
- hem öğretim üyesi hem okutman hemde projelerde çalışan ve para kazanmak uğruna asıl yapması gereken işleri istemese dahi boşlayan bir öğretim üyesi bu ülkenin ayıbıdır.
- iyi bir okutman yada hoca yani iyi bir öğretmen olmanın da bir sınavı olmalı ve her dönem yada her sene bu sınav tekrarlanmalı ve çakması gereken bal gibi çakmalıdır.
- lan rahatladım be.

yrd.doç.dr., doç.dr. ve prof.dr. unvanlarından birisine sahiptir.