bugün

40 yıllık trollüm ben böyle kafalar görmedim arkadaş, sanki tüm sözlük birleşmiş beni trollüyor.

başbakan çıkıyor, sağduyu beklenirken, sidik yarışına girişiyor, burdaki destekçi arkadaş, nah özür diler diye başlık açıyor, yetmiyor gezi parkını desteklediğini sandığım adam da tutuyor; akp'yi bu başarısına ulaştıran, halk koyundur,edebiyatına devam ediyor.

yahu sizden bi sikim olmaz. ben gidiyorum!
doğru tespittir.
(bkz: anan gile selam söyle)
(bkz: bırakın gitsin)
bazen gözünüze gözünüze batan gerçektir. ama son zamanlarda bu sadece uludağ için değil, başta ekşi sözlük olmak üzere diğer sözlüklerde de görülen bir şey. yazarların %90'ı bir nick'in arkasına saklanarak aklına gelen, doğru-yanlış, başkalarını kapsayan, zan altında bırakan bir sürü düşünceyi paylaşma özgürlüğüne sahip olduğunu düşünüyor. kendi fikrinden olmayan insanlara; tamamen kendi düşüncesine göre "vatan haini, gerici, yobaz, marijinal, saçma, gereksiz, katledilesi, lanet olasıca, kahrolasıca, ****lesice" gibi etiketleri yapıştırmaya hazır bir vaziyetteler. adam burada, sırf kendisi öyle düşünüyor veya düşünmüyor diye beni katletmeye hazırlanırken, ailesinden birinin, belki de annesinin de böyle düşündüğünü unutuyor. adam beni idiotlukla suçlarken kendi babasının da böyle fikirler taşıdığını görmezden geliyor. yani, sen kendin gibi düşünmeyenleri kendi çevrende, gerçek hayatta bu kadar rahatlıkla söyleyemezken, dile getiremezken, sanal ortamlarda nasıl bu kadar aşırı rahat olabiliyorsun?
eğer sen herhangi bir noktada, kendin gibi düşünmeyenleri böyle itham edeceksen sadece bir çift sözcükle, o zaman "fikirlere, düşüncelere özgürlük!" diye nara atmanın nasıl mantıklı bir izahı olabilir?

"bırakın gitsin" demek kolaydır. ama kalarak bu şikayet edilen yapıyı düzenlemek daha cesurcadır.
şakirt kaynaklıdır, açık ve net.
(bkz: uğurlar ola)