bugün

ve yine de gülümseyerek , uçurumun kenarında olduğunu farkedip ; uçurumun dibinde olmaya yeğ tutmayı gerektiren durumdur.
"ucurumun kenarında olsan bile, sırf hayata gıcıklık olsun diye gülümse."
ucurumun kenarındayım hızır
bir dilber kal'asının burcunda
muhteşem belaya nazır
topuklarım boşluğun avucunda
kaldım parmaklarımın ucunda
bir gamzelik rüzgar yetecek
ha itti beni ha itecek

uçurumun kenarındayım hızır
cihan hazır
divan hazır
ferman hazır
kurban hazır

uçurumun kenarındayım hızır
güzelliğin zülme çaldığı sınır
başım döner, beynim bulanır
el etmez
gel etmez
gülce'm uzaktan dolanır

uçurumun kenarındayım hızır
gülce bir davet
mecaz degil
maraz degil
gülce bir afet
peri degil
huri degil.
gülce bir beyaz zehir
gülce en vahim haz
buram buram zehir
yâr gözünde infaz
bir gamzelik rüzgar yetecek
ha itti beni ha itecek
güzelliğin zülme çaldığı sınır

uçurumun kenarındayım hızır
ben fakir
en hakir
bin taksir
ateşten
kalleşten
mızrakla gürzden
dabbet-ül arz dan
deccalden
yedi düvelden
korku nedir bilmeyen ben
tir tir titriyorum gülce'den
ödüm patlıyor gülce'ye bakmaktan
nutkum tutuluyor
ürperiyorum
saniyeler gözlerinde birer can
her saniyede bir can veriyorum
uçurumun kenarında olsan bile sıkılmış yumruk gibi tutun hayata..
uçurumun kenarında olsan bile bir kez dön bak arkada kalan güzelliklere.
sevme gücünün en yüksek noktaya ulaştığı bir yerdir. ölümle yaşam arasında gidip gelinse bile hiçbirini seçememek, yeniden şiire ve isyana dönmektir.