bugün

yıllardır akademisyenlerimiz tarafından şikayet edilen konudur. nitekim türkçe bir bilim dili olamamaktadır ve bu gidişle olamayacaktır. bunun en temel nedeni ise türk toplumunun üreten değil tüketen toplum olmasıdır. tüketen bir toplumun dilinin bilim dili olması ve enternasyonal bir düzeye ulaşması mümkün değildir. üretim yapılacaktır ki yeni üretilen ürün ihraç edilsin ve türkçenin gelişimi, yayılışı sağlansın.

buna rağmen aslında ciddi şüphelim vardır. üretim toplumu olsak bile sanıyorum ki ürettiğimiz ürünlerin adı türkçe olmayacaktır. bu yüzden bir fransızca, bir ingilizce, bir almanca gibi bilim dili olması türkçenin, oldukça zordur.
Nedenini hemen açıklıyorum, bilim dili olabilmesi için Turkiyede ciddi anlamda bilim yapılmalı kendi dilimizle kitaplar makaleleler işler çıkarılmalı ki onlar için turkçe öğrenmek ya da çevirip bilgiyi almak bir ihtiyaç olmalı. Hangi ulkede bilim daha çok ilerlemiş ve çalışıyorsa o ülkenin dili bilim dili olur.
Bilinçaltına yerleşen ve bilinçaltından atıılması gereken bir önyargıdır, Avrupa bilimsel ve demokratik gelişme sürecini henüz son 5- 6 yüzyıl içinde tamamlamıştır. Daha öncesinde açız diyen kendi halkına pasta yiyin diyen, arenada insan ve hayvanlarla ölümüne dövüş gösterileri yaptıran, engizisyonda yüzbinlerce insanı yakarak öldüren, halkını daha doğumda soylular, köleler ve sıradan insanlar olarak ayıran bir medeniyetten bahsediyoruz.