bugün

son gunlerde siyaset-futbol ve azicikta magazinsel olarak belli platformlarda dönüp duran gündem sayesinde türkiye cumhuriyeti büyük hizla içe kapanmaktadir.

sanki diş dünya ile baglantilari kesilmiş, bizans'in son günlerindeki gibi meleklerin cinsiyetini tartisir bir hale gelmişdir türkiye.

sanki su arz yuvarlağinda olan tek ülkeymisiz gibi dünyada neler oldugu unuttuk bile.

gündem ya agoro mayhanesi gibi yahutta arena gibidir.

ama sunu unutmamak gerekir ki su tartisilan meseler dört basi mamur bir evrende sinek boku önemsizdir.

gerçi halkin büyük cogunlugu ipine takmiyor bu olan biteni. ve pompei'nin son günleri gibi sacina seferberlik rimeline balkan savasi mantiği güdüyor.

dünya dönüyor dönüyor dönüyor....

bir zamanlar bir cizgi filmde izlemistim.

trt'deydi.

günü birinde bir kral saatleri durdurup sehrin etrafina sur dikerek zamani hapsedeceğini zanetmişti.

ama dünya dönmüs ve o sehir kaliplasmis bir sekilde disardan bir etkilesime girmeden tabiri caizse koydugun yerde otluyordu.

kusaklar değismis ama uygarlik acisindan sinfta kalmisti.

diş dünya almiş basini yürümüstü.

günün birinde bir zelzele olur ve surlar cöker.

sur içindeki halk disariya cikar ve komsu halklarin gelişmelerini görünce uzayli görmüş masum köylü gibi apisip kalirlar.

disarsi almiş basini gitmiş ama icersi mih gibi kalmisti.

sonuc mu? zamani hapsetmeye calisan o kudretli devlet turistlik akseuvar oldu yahu.

yahu bu bana bir devleti hatirlatiyor ama hangisini bir türlü cikartamayacağim dilimin ucunda....
türkiye'nin girişken olmama hali.