bugün

ilişkinin özeti:

Recep ivedik 3- 3.750.000 seyirci
Recep ivedik 2- 4.300.000 seyirci
Recep ivedik 2008- 4.300.000 seyirci
Kurtlar vadisi ırak- 4.250.000 seyirci
G.O.r.a- 4.000.000 seyirci
a.r.o.g- 3.700.000 seyirci

türk sinemasının neden kaplumbağa hızıyla geliştiğinin özeti gibi değil mi?
allahtan bir kaç almancı yönetmen el attı da uluslararası arenaya bu filmlerle çıkmak zorunda kalmadık.
''dünyanın keyifle izlediği türk filmlerini, biz izledik mi?'' derseniz, milyona vurmadı hiçbiri şeklinde sorunuzu cevaplayabiliriz.

ben türk insanının yedinci sanatla ilişkisini gitgide kırda azmış adamın karakaçanla yaşadığı ilişkiye benzetmeye başlıyorum.

benzetene değil, benzeyene bakmak lazım değil mi?
aslında bu belkide türk insanının gülmeye ne kadar ihtiyacı olduğunu, çevremizdeki hergün yaşanan tatsız olaylar yüzünden gülmek ve rahatlamak için bahane aramasıyla ilgili bir ilişkidir, kimseyi recep ivedik seyretti diye eleştirmeye hakkımız yoktur insanların sadece gülmeye ihtiyacı olduğunu düşünebiliriz.
olayın vahameti büyüktür..özellikle bu tür filmler 'reklamları' iyi yapıldığından olsa gerek en ücra kasabalarda bile gösterimdeyken içerikli ve bir sanat eseri olma niteliği taşıyabilecek filmler nedense bir kaç büyük şehirde vardır sadece.evet türkiyede sinema gelişmiyor.kapitalist abilerimizin filmcilerimizin cebi genişliyor.
yurdum insanının sadece yedinci sanata değil, geri kalan altı sanata da bakış açısı aynıdır. türkiyedeki sinema severlerin büyük çoğunluğu( aslında sinema sevicidirler)belli kriterlere göre film seçerler, izlerler ve değerlendirirler. bunlar kısaca şöyledir ;

- filmin sanatsal yönden değeri yoktur. görüntü, ışık, ses, müzikler, kurgu ,vb özellikler solda sıfırdır.

- film dediğin ya sıçana kadar güldürecek ya da son sahnede alttan verecekler duygusal müziği ciğerleriniz ağzınızdan çıkana kadar ağlayacaksınız.( 3. seçenek olarak film siyasi olursa milli duygularınızı iyice bir kabarması gerekiyor, polat alemdar adam vurdukça siz milli orgazmı tatmış oluyorsunuz).

- oyunculuk dediğiniz nedir ki ? adam haftanın yedi günü tv lerde zaten, o dizi senin bu dizi benim koşturuyor, böyle adam kötü oyuncu olurmu hiç ? kötü olsa dizi yapımcıları tercih edermi ? hem iyi oynasa ne çıkar oynamasa ne ? biz onun yakışıklılığına(karimzasına, konuşmasına,esprilerine, güzelliğine)vurulmuşuz bir kere varsın oynamasın öylece dursun biz seyrederiz onu.

bu yazdıklarım sadece belli başlı konular, sinema kültürümüzü derinlemesine ele almaya kalkarsak işin içinden çıkmak zor. yalnız şunu söylemek mümkün. recep ivedik filminin en fazla izlenen film olduğu bir sineme hakkında pek fazla konuşmaya da gerek yok.

bizim sinemamızın en büyük eksiği evrenselleşemeyip yöresel kalmasıdır, bugün cem yılmaz ın, şahan gökbakar ın filmlerinde yaptığı espriyi bir almanın anlaması mümkün değildir, öte yandan bir jim carrey bütün dünyayı güldürebilmektedir.

bu kadar olumsuz eleştriden sonra yiğidi öldür hakkını ver kısmına gelirsek, sinemamızın onurunu kurtaran tüm sinema emekçilerine en derin sayılarımı sunuyorum.
güncel Önemli Başlıklar