bugün

yazar diyor ki;

"eğer tanrı intihar edenleri ve nietzsche'yi
cehenneme gönderirse
cehennemde yanmayı tercih ederim ben de,
tanrı dürüstlüğü sever."

tanrı diyor ki;
"günaha batmış olanların (Hesap Günü) Rablerinin huzurunda başlarını öne eğerek, "Ey Rabbimiz! Şimdi görmüş ve duymuş olduk. Öyleyse bizi (yeryüzündeki hayatımıza) geri döndür ki doğru ve yararlı işler yapalım, çünkü artık hakikate kani olduk!" dedikleri zaman bir görsen!"

kısacası yazar; "ben ateist değilim, babasıymış gibi tanrı'ya küsen bir çocuğum." derken ne dediğini bilmemektedir. hayatı boyunca "inanmayı amaçladığını" söylemekte zor. kafrisin işte ha tanrıya küsmüşsün ha inanmamışsın. hayır, tanrıya küsmek için zaten inanmıyor olmak gerek. çünkü hem inanıp hem küsme lüksün yok. inandığın şeye gaybi adalet dahil çünkü.

kendi zihninin içinde bir adli-ilahi düzen kurmuş sonra da "tanrıyla aynı fikirde değilim" demiş. tipik bir ateist ajitasyon edebiyatı. hatta ergen seviyesinde.

dağılabilirsiniz.