bugün

şu Kadar insanız şurada. her gün onlarca tespit-itiraf yapıyoruz. aforizmalar havada uçuşuyor. ama gelin görün ki dostlarım 1 tane (evet yazıyla bir tane) deney yapan elemanımız yok. bu konuya kafayı taktım ve halihazırda devam etmekte olan bir deneyi sizinle paylaşmaya karar verdim. benim gibi bilim adamlarının artması, çağlayan olması dileğiyle.

deney araçları:
2 vaşington portakal
1 pıçak
1 Tabak

2 portakalı tam ortadan ikiye kesip 4 yarım portakala ulaşıyoruz. iki yarımı yiyoruz. sonra canımız sigara çekince diğer ikisi kalıyor. ama bir de ne görelim. kalan 2 yarım, ayrı portakalların eşi. kurumasınlar diye yarım portakalları birbirine yapıştırıp masaya bırakıyoruz.

ertesi gün ayrı vücutların birleşmiş parçalarının tek vücut olduğunu görüyoruz ve isviçreli bilim insanlarına faks çekiyoruz:
- farklı portakallara ait iki yarım portakalı birleştirince yarımlar bütün olma yolunda hızla ilerliyor. birbirlerine kenetleniyor ve sağlam bir portakal Kadar olmasa da bir vücut oluyorlar. bunu bilim dünyasına siz açıklayın. ben açıklarsam kimse sikine takmaz. saygılarımla.

sonuç: farklı ağaçlarda yetişmiş başka portakala ait olan iki parça bir oluyor da ağzı, gözü, elleri, beyni olan insanlar neden kaynaşamıyor.

hasbelkader oluşan deneylerdir. tanım olarak. bu arada portakal yarımları halen yapışık. çok güzel uyuyorlardı, uyandırmaya kıyamadım. Hayat onlara güzel amına koyim.

cemil meriç editi: "ve biliyorum ki iki yaralı kalp sağlam bir kalp eder" demiş düşünür. aynı şeyi anlatıyoruz galiba.
pire deneyi.

pire tutup tek bacağını kopardım.
zıpla dedim, zıpladı.
bi bacağını daha kopardım.
zıpla dedim, zıpladı.
birini daha kopardım.
zıpla dedim, zıpladı.
bütün bacaklarını kopardım.
zıpla dedim, zıplamadı. bi daha bağırdım zıpla diye, zıplamadı.

demekki pirenin bütün bacakları kopunca kulakları sağır oluyo.