bugün

Kafesin tepesine bir miktar muz ve muzlara erişebilmek için de bir merdiven koyulmuştur. Araştırmacı kafese bir maymun koyar. Maymun muzlara tırmanmak istediğinde, muzlara ulaşacağı sırada kafese soğuk su fışkırtır ve bir süre sonra maymun muzlara ulaşmaya çalışmayı bırakır. Daha sonra kafese bir tane daha maymun koyar. Yine maymunlar her muzlara çıkmak istediğinde yine kafese soğuk su fışkırtır. (Çıkmak isteyen maymun da, çıkmak istemeyen de ıslanır.) ikinci maymun da kısa sürede muzlara ulaşmaya çalışmaktan vazgeçer. Araştırmacı kafese bir maymun daha koyduğunda ise işler biraz değişir. Çünkü üçüncü maymun kafese girdiği gibi muzlara gitmek ister ama diğer iki maymun o bunu her deneyişinde, onu fena şekilde döver. Üçüncü maymun niye dayak yediği konusunda bir fikri olmasa da yukarı tırmanmaya çalışmaktan vazgeçer. Sonra kafese dördüncü bir maymun daha konulur ve o da muza tırmanmaya çalıştığında ilk iki maymun onu dövmeye gider, üçüncü maymun da belki yediği dayaktan ötürü, belki de iç güdüsel olarak onlara katılır ve üçü birlikte dördüncü maymunu döverler ve onu çıkmaktan sonunda vazgeçirirler. Ancak en şiddetli döven maymun üçüncü maymundur.

Araştırmacı ilk koyduğu iki maymunu kafesten çıkartır ve kafese yeni bir maymun koyar. O maymun da klasik olarak muza çıkma isteği üzerine bir dayak yer. Üstelik o iki maymun, yeni gelen maymunu, kafese ilk koyulan iki maymundan çok daha şiddetli dövmektedirler. Son maymun da neden dayak yediğini anlayamaz. ilginç olan şudur ki aslında dayak atan maymunlar da neden dayak attıklarını bilmiyorlardır.

sanırım örnek hikayedeki ile aynı sebeptendir.