bugün

son günlerde ne hikmetse medyada sürekli körüklenen, üzerine büyüteç konmuşçasına göze sokulan suriye'ye karşı gaza getirici haberlerdir. yarın öbür gün -allah korusun- amaç hasıl olup suriye ile savaş başladıktan sonra bazılarının dümen haber çıkması da çok şaşırtıcı olmaz. elbette diktatörlüğün, tek parti rejiminin, sivil muhalifleri silahla ezmenin günümüz dünyasında yeri kalmamıştır. ancak suriye'deki rejime karşı türkiye'nin askeri müdahale yapması da kel alaka bir hareket olur. halihazırda bu mantığın ağır bastığını ve savaş gazının henüz yeterince prim yapmadığını gören bazı çevreler bunu kırıp "türkiye'ye karşı hareketler yapılıyor" gazını vererek savaşı meşrulaştırmak babında bu tür haberlere abanmaktadır.
rte'nin emperyalist devletleri suriye'ye müdahaleye davet etmesi ile anlam kazanan tahriklerdir. müslüman kardeşler örgütünün türkiye'deki başının türkiye'yi savaşa tahrik etmesi de cabasıdır. ancak, anlaşılan o dur ki, yalnız başına böyle bir savaşa girilmeyecektir. ne yalnız ne de haçlı ordularıyla birlikte maşalık etmekten şiddetle kaçınılmalıdır. yoksa, askerlerimizin ölümü pahasına, başta israil olmak üzere, haçlılar çok memnun olacaktır. menderes'in kore savaşındaki hatası tekrarlanmamalıdır.