bugün

Howard Staunton (1810-1874)
ingiliz Satranç Ustası, 1843-1851 yılları arası Avrupa Satranç Şampiyonu Staunton, turnuvalarda değişik şekilleri olan satranç takımı karmaşasına son vermek ve satrancı daha geniş kitlelere sevdirip yayabilmek için; çizip, resimleyip, tasarladığı satranç taşlarıyla tek tip standart bir model yaratma düşüncesindeydi. Bu düşüncesini 1843 yılında Pariste, Fransa Şampiyonu Saint Amantla karşılaştığı maçta, kendi tasarladığı satranç takımıyla oynayarak uygular.

Bu takıma olan ilgi ve talep artınca Staunton, 1849 yılında bu takımın patentini alır ve kendi ismini vererek üretime geçer. 1851 de ilk uluslararası Londra Fuar Turnuvası ve1886 da W. Steinitz - H. J. Zukertortun karşılaştığı ilk resmi Dünya Şampiyonası maçı, staunton takımıyla oynanır.

FIDE 1924 yılında kurulduğunda, staunton takımını standart bir model ve evrensel olarak kabul etmiş, turnuva ve maçlarda staunton takımlarıyla oynanması şartını koymuştur.

Staunton figürlerin özelliği, diğer satranç figürlerinden daha sade ve gösterişsiz olmasıydı. Batının sosyal ve kültürel değerlerine göre tasarlanmış olup, şahın başlığında haç sembolü, filin başlığında piskoposu temsilen bir kesme bulunmaktadır.

Ülkemizde staunton modeli takımlar üretilmektedir. Düşün Satranç Merkezi (DSM); ürettiği staunton modeli takımlarında, toplumun sosyal ve kültürel değerlerini düşünerek,şahın başlığındaki haç sembolünü ve filin başlığındaki kesmeyi kaldırmıştır.

FIDE; her ülkenin kendi kültürel yapısına uygun olarak, satranç taşları ve notasyondaki sembolleri, o ülkenin ilgili kurumuna bırakmış, bu konuda esneklik göstermiştir.

Sorun şudur: TSF başında olan sosyal bir kurumdur. Ve bir kurum olarak ne yazık ki TSF yönetimi; dinsel sembolleri haç olan staunton modeli takımları, toplumun sosyal ve kültürel değerlerine ters düşerek turnuvalarda kullanılmasını şart koşmuştur.

Her din, kendini evrensel kabul ederek ortaya çıkmıştır.

Bizler ayrılıklarımızla değil, ortak noktalarımızla hareket etmeliyiz. insan, toplum, ulus ve hatta evrensel olmanın da gereği budur.

TSF bu yanlışından dönmeli, toplumun sosyo-kültürel değerlerine ters düşmemelidir.
Turnuvalarda ve eğitim kurumlarında, dinsel sembolü olmayan staunton modeli satranç takımları kullanmalıdır.