bugün

insanoğlunun yüzlerce yıllık beraberliğinden doğan bazı kuralları vardır. ''insan'' kavramını layıkıyla taşıyabilmek için her bireyin uyması gereken kurallar. bu kuralların farkındalığı için çok okumaya gerek yoktur, insan içerisinde bir gün geçirmek kafidir.

yine sıkıcı bir haftasonu yatağıma uzanmış, ağaoğlu nun cebinden çıkarttığı tomarla parayı ve akabinde attığı o tatlı gülüşü düşünürken telefonun titremesiyle gerçek dünyaya döndüm. ''skerinza böyle şansı benim cebimde niye 20 tl var lan'' diye avea dan geldiğini tahmin ettiğim kampanya mesajını okumayı protesto edip götümü duvara dönerek yatmaya devam ettim. başka bi yerde olsa telefonu herkesin görebileceği bir açıda tutar, operatörden gelmiş mesajı sanki çok seksi bir kızdan gelmiş triplerine girip göstere göstere okuyan ben değilmişim gibi. söylenerek kalkıp mesaja baktım.

bazen tanrının bizi duyduğunu düşündüğümüz anlar olur. o kadar acınacak hallere düşeriz ki ''hehe dayanamadı herhalde bu garibana'' diyerek yardım elini uzattığı anlar. işte o anlardan birinde geldi o mesaj. onun yerine toparla parayı tercih ederdim tabii.

- nasilsin darkside? akşam biseyler yapalim mi canim?

- aa super olur. finaller falan derken sikildim baya son gunlerde.

(sikilmek yazdım yaa. değiştiriyim şunu kocaman bir sik var ortada. skldim yazsam? o zamanda "dobra dobra bir sikilmek yazamıyor" diye gülebilir. bi de içim elvermedi sikilmek falan. noluyoruz lan, erkek adam yollar mı böyle mesaj? ne desem ki. biraz bunaldım.. evet bu iyi gibi "biraz bunaldım son günlerde".. doğru kelime bunalmak. oldu oldu...)

yaşan bu ahlaki travmaya rağmen haftasonunu evde gerçirmek zorunda kalan bir bünye için inanılmaz bir tekliftir. ama insanoğlu, detaylara takılıyor böyle. bazen de hemen atlayıp ''tamam nerde kaçta?'' diye bodoslama dalmak yerine naza çekiyor sanki çok önemli biriymiş triplerine girerek. tatlı bir açıklama yapma gereği duyuyor bazıları. fakat bunlarıda sürekli batırıyor

net olmanın rahatlığı varken işi yokuşa sürdüğünün farkına varmadan